ÇEVBİR, son dönemde sık sık eleştirilere konu olan film altyazısı çevirileri ile ilgili bir açıklama yayımlayarak sorunun temelinde sektörün “ucuz işgücü” politikasının yattığına dikkat çekti. Örgütsüz çevirmenleri örgütlenmeye çağıran ÇEVBİR, izleyicilerin de tepkilerini doğru adreslere yöneltmesini istedi
Çevirmenler Meslek Birliği (ÇEVBİR), son dönemde sık sık eleştirilere konu olan film altyazısı çevirileri ile ilgili bir açıklama yayımlayarak, sorunun temelinde sektörün “ucuz işgücü” politikasının yattığına dikkat çekti.
“Kimi zaman ekranlarınızda izlediğiniz dizi ya da filmlerin çevirisinden yakındığınızda, bu çevirileri kalitesiz bulduğunuzda, sorumluluğun sadece çevirmene ait olmadığını hatırlayın istiyoruz” diyen ÇEVBİR, birçok ülkede el üstünde tutulan altyazı ve seslendirme çevirmenlerinin Türkiye’de işverenler, yerli platformlar, yerli kanallar ve yabancı platformlar ve aracı kurumların düşük ücret ve kabul edilemeyecek sözleşme koşulları dayatması altında olduğunu belirtti.
Çevirmenlerin 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında işlenme eser sahipliğinden doğan mali ve manevi hakları gasp edildiğine dikkat çeken ÇEVBİR, iş teslim sürelerinin de olağanüstü kısa olduğunu belirtti.
Çevirmen ücretlerinde ulaşılması gereken asgari seviyeyi ilgili kurumlarla paylaştıklarını hatırlatan ÇEVBİR, ayrıca etik ilkeler ışığında tip sözleşmeler de hazırladıklarını belirtti.
ÇEVBİR örgütsüz çevirmenleri örgütlenmeye, izleyicileri de bu mücadelede kendilerine destek olmaya çağırdı:
“Bunun için örgütsüz meslektaşlarımız ve izleyicilerden destek bekliyoruz. Özellikle izleyicilerden dileğimiz, tepkilerini hangi koşullarda çalıştığı bilinmeyen bir meslektaşımıza yöneltmek yerine asıl sorumlu olan ve sahip oldukları ekonomik olanakları iyi çeviri dışında her şey için kullanabilen kanallara, platformlara ve aracı kuruluşlara yöneltmeleri. Tüm meslektaşlarımızı da ÇEVBİR çatısı altında bir araya gelmeye, taleplerimizi birlikte sahiplenmeye davet ediyoruz.”
ÇEVBİR’in altyazı-seslendirme çevirileri hakkında açıklamasının tam metni:
Sosyal medyada, çeşitli TV kanalları ve dijital platformlarda yayınlanan dizi ve filmlerin altyazı ve seslendirme çevirileri hakkında şikâyetler, hatta ithamlarla karşılaşıyoruz. Söz konusu şikâyet ve ithamların doğrudan çevirmenlere yöneltildiğini, bunun ardında ise alana ve bilhassa alandaki büyük emek sömürüsüne dair bilgi eksikliği olduğunu görüyoruz.
Her alanda olduğu gibi çeviri alanında da “kötü” olarak değerlendirilen işler, “iyi” olarak değerlendirilenlerden daha fazla konuşuluyor, eleştiriliyor. Bunun farkındayız. Eleştirinin, gelişimi ve değişimi beraberinde getirdiğine inanıyoruz ancak eleştirinin bitip şikâyet ve ithamların başladığı noktada, kimi zaman ekranlarınızda izlediğiniz dizi ya da filmlerin çevirisinden yakındığınızda, bu çevirileri kalitesiz bulduğunuzda, sorumluluğun sadece çevirmene ait olmadığını hatırlayın istiyoruz. Altyazı ve seslendirme çevirmenlerinin icra ettiği meslek, dünyanın birçok ülkesinde el üstünde tutulan bir alanken Türkiye’de işverenler, yerli platformlar, yerli kanallar ve yabancı platformlar için çeviri hizmetini üstlenen aracı kurumlar tarafından meslektaşlarımıza “ucuz işgücü” gözüyle bakılarak çok düşük ücretler ve kabul edilemeyecek sözleşme koşulları dayatılıyor. Çevirmenlerin 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında işlenme eser sahipliğinden doğan mali ve manevi hakları gasp ediliyor. Bunun yanı sıra bilgi birikimi, araştırma ve yaratıcı emek gerektiren çeviri süreci, akıl almaz teslim tarihleriyle sıkıştırılıyor. Mesleğimizin bu şekilde değersizleştirilmesi, yetkin çevirmenlerin meslekten uzaklaşması ve gerek dijital platformlarda gerek TV kanallarında karşılaştığınız çevirilerin, ne yazık ki, yer yer “kötü” olması sonucunu doğurabiliyor.
Biz ÇEVBİR olarak, ÇEVBİR çatısı altındaki altyazı-seslendirme çevirmenleri olarak, bu durumla mücadele ediyoruz ve etmeye devam edeceğiz. Yukarıda anılan tüm kurumların çevirmen ücretlerinde ulaşması gereken asgari seviyeyi, ÇEVBİR olarak kamuoyuna duyurduğumuz ve ilgili kurumlarla paylaştığımız tarifelerde detayıyla belirttik. Ayrıca etik ilkeler ışığında hem işverenlerin hem çevirmenlerin haklarını koruyan tip sözleşmeler ÇEVBİR tarafından hazırlanarak ilgili kurumlar ve kamuoyuyla paylaşıldı.
Başka birçok alan gibi bu alanda da olumlu yönde adımların atılabilmesi için ilgili tarafların işbirliği içinde hareket etmesi gerekiyor. Bunun için örgütsüz meslektaşlarımız ve izleyicilerden destek bekliyoruz. Özellikle izleyicilerden dileğimiz, tepkilerini hangi koşullarda çalıştığı bilinmeyen bir meslektaşımıza yöneltmek yerine asıl sorumlu olan ve sahip oldukları ekonomik olanakları iyi çeviri dışında her şey için kullanabilen kanallara, platformlara ve aracı kuruluşlara yöneltmeleri. Tüm meslektaşlarımızı da ÇEVBİR çatısı altında bir araya gelmeye, taleplerimizi birlikte sahiplenmeye davet ediyoruz. İyi çeviriye yönelik ortak talebimizi ancak bu şekilde hayata geçirebiliriz.
Çevirmenler Meslek Birliği Yönetim Kurulu
Sendika.Org