Tayyip Erdoğan, NATO Zirvesi öncesinde yaptığı basın toplantısında NATO ile tarihsel ittifaka ve Türkiye’nin müttefik olarak sorumluluklarını hep yerine getirmesine dikkat çekerek S-400 geriliminde topu ABD’ye atarak ABD’nin vermediği patriot füzelerini dile getirdi. Erdoğan, F-35’lerin Biden ile görüşmedeki en önemli konulardan biri olacağı vurgusunu yaptı. Erdoğan, ABD’nin Afganistan’dan çekilmesinin ardından oradaki süreci yürütmeye talip olduklarını da belirttti. Sermaye ise bu görüşme öncesinde yapılan şirket buluşmalarından memnun olduğunu ifade ederken ticari ilişkilerin artırılmasında DTÖ ve OECD ilişkilerinin önemine dikkat çekti
Erdoğan, NATO Zirvesi öncesi Atatürk Havalimanı’nda bir basın toplantısı yaptı. Erdoğan, yaptığı açıklamada NATO açısından önemli bir konumda bulunulduğunu vurgulayarak Türkiye’nin NATO’ya katıldığından beri müttefik olmanın bütün sorumluluklarını yerine getirdiğini ön plana çıkardı. Erdoğan’ın sözleri şöyle:
Biz kendi sınırlarımızı korurken, NATO’nun sınırlarını da koruyoruz. Farklı cephelerden verdiğimiz mücadelelerde haklı olarak ittifak ruhuna uygun şekilde hareket edilmesini bekliyoruz. Zirve sırasındaki müttefiklerimize başta terörizm olmak üzere ülkemize yönelik tehditler karşısında dayanışma göstermelerini beklediğimizi de ifade edeceğiz. 1952’den bu yana ihtiyaç duyulan her dönemde ittifaka sağladığımız katkılar, Türkiye’nin NATO’daki yeri ve önemi konusunda birer mihenk taşıdır. Günümüzde de NATO’nun yüzleştiği sınamalar karşısında güvenilir bir müttefik olarak kritik sorumluluklar üstlendik, üstleniyoruz. 2030’a giden süreçte Türkiye’nin ittifak içindeki rolünün daha da önem kazanacağına inanıyoruz.
Erdoğan yaptığı açıklamanın ardından Haber Global’den Umut Erol, Erdoğan’ın NATO Liderler Zirvesi’nde ABD Başkanı Joe Biden’ın ile yapacağı görüşmede hangi konuların ele alınacağının sordu. Erdoğan, Biden’ın Ermeni soykırımını tanımasını gündeme getireceklerini ifade ederken konuşmasında müttefiklik vurgusu dikkat çekti:
Birinci derecede Türkiye-Amerika ilişkilerini şöyle masaya bir yatırmamız gerekiyor. Görüşme alanımız çok geniş. Zira 24 Nisan, bizler için maalesef çok çok olumsuz bir süreç oldu. Böyle bir yaklaşımı tabii ki beklemezdik ama bu yaklaşım bizleri ciddi manada üzmüştür ve bunu gündeme getirmeden geçmeyi tabii doğru bulmamız mümkün değil. Zira Türkiye rastgele bir ülke değil. Türkiye, Amerika ile NATO’da müttefik bir ülke. İki müttefik ve bu iki müttefikin kalkıp da bu konuda NATO’yla yakından uzaktan alakası olmayan Ermeniler konusunda böyle bir yaklaşımın içerisine girilmesi bizi rahatsız etmiştir, üzmüştür. Tabii bunu hatırlatmadan geçmek mümkün değildir.
ABD ile olan yakın zamandaki gerilimlerin sebeplerinden olan S-400 füzelerinin alınmasını ABD’nin verdiği sözlerine uymamasından kaynaklandığını belirten Erdoğan, aynı şekilde F-35 konusunda da Türkiye’nin kendi üstündeki sorumlulukları yerine getirdiğini vurguladı.
Şu anda savunma sanayine yönelik masaüstünde kalan birçok konu olduğuna işaret eden Erdoğan, “Bunların da en önemlisi, F-35 konusudur. Bu konuda Türkiye, maalesef ahdini yerine getirdiği hâlde ahdini yerine getirmeyen, sözleşmeye uymayan bir Amerika vardır” dedi. Erdoğan, bunun yanında patriotlar konusu olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
Bu konuda da yine Amerika sözünde durmamış, bunları geri almış. Geri alınca tabii bizler de bu arada Rusya’yla bir anlaşmaya gitmek suretiyle malum S-400’ler konusunda adım attık ve S-400’leri aldık. Bütün bunların yanında tabii daha başka birçok savunma sanayiinde başlayıp da devam edemediğimiz konular var. Gönül tabii bunların hiçbirini arzu etmiyor.
Erdoğan konuşmasında, ABD’nin Afganistan’ı terk etme hazırlığında olduğunu ve bundan sonraki süreci Türkiye’nin devam ettirebileceğini vurguladı:
Kaldı ki şu anda Amerika malum yakın bir zamanda Afganistan’ı terk etmenin şu anda hazırlığı içerisinde ve burayı terk ettiği andan itibaren de orada süreci devam ettirecek güvenilir tek ülke malum Türkiye ve bu konuda da zaten arkadaşlarımız muhataplarına gereken cevapları da verdiler. Şu anda onlar da bundan memnunlar, mutlular. Bunları da ayrıca Afganistan sürecini falan da kendileriyle görüşeceğiz.
Dünya Gazetesi’nin Patronlar Anlatıyor programındaki konuk ise Amerikan Şirketler Derneği (AmCham) Başkanı Tankut Turnaoğlu oldu. Turnaoğlu, Türkiye’de 2000’e yakın ABD şirketinin varlığından söz ederken “2020 içerisinde, COVID döneminde, global ticaretin negatif olarak etkilendiği bir dönemde, G7 ülkeleri arasında arasındaki ticaretin büyüdüğü tek ikili ABD-Türkiye olmuştur.” dedi. 100 milyar dolarlık ticari hacme dikat çeken Turnaoğlu, pandemiye rağmen bu hedefte atılan adımların da olumlu olduğunu belirtti. Türkiye’nin ABD’nin ithalat yaptığı ülkeler arasında 31. sırada olduğunu belirterek ticari hacmin önemine dikkat çekti. Bu yüzden ABD yatırımları konusundaki en hassas noktanın “Türkiye’nin öngörülebilirliği” olduğunu ifade ede Turnaoğlu, OECD, DTÖ gibi kurumlarla olan ilişkinin artırılması dünya ticareti içerisinde de Türkiye’nin payının artırımını sağlayacağını ifade etti. Turnaoğlu, Erdoğan’ın ABD’li şirketlerin CEO’larıyla görüşmesi ve ABD Dış İşleri Bakan Yardımcısı Wendy Sherman’ın Türkiye’ye ziyareti ve bu ziyarette Amerikan Şirketler Derneği’yle görüşmüş olmasının ABD-Türkiye arasındaki ilişkide ticari ilişkilerin daha da önemsendiğini gösterdiğini belirtti.
Türk Amerikan İş Konseyi ve Amerikan Şirketler Derneği olarak ilk defa bir ortak çalışmayla hem Biden’a hem Erdoğan’a mektup yazdıklarını belirten Turnaoğlu, iki ülke arasındaki ilişkinin tarihsel önemine vurgu yaptıklarını söyled. Turnaoğlu, İki ülke arasındaki ticari ilişkilerin potansiyellerinin her iki lidere de hatırlatılmasının görüşme öncesinde olumlu şekilde algılandığını ifade etti.
Sendika.Org