İktidar içinden yapılan bir uyarı ile 2020’nin başında Sedat Peker yurtdışına çıktı. Peker’e içerden tehdit gönderdiği söylenen Çakıcı, Nisan 2020’de afla tahliye edildi. Nisan 2020’de Peker’in örgütüne operasyon başlatıldı. Şimdi de yine Çakıcı ile rekabet içinde olan Karagümrük Çetesi’ne operasyon düzenlendi
AKP-MHP ittifakı arası müzakereler eşliğinde iktidarın mafyatik örgütler ile ilişkilerinin yeniden düzenlenmesi “organize suç örgütleri ile mücadele” adı altında sürdürülüyor.
2015’ten sonra 5 yıl boyunca AKP-MHP ittifakına hizmet eden Sedat Peker 2020 başında yurtdışına kaçmış, Peker’e hapisten tehdit gönderdiği söylenen bir başka faşist mafya lideri Alaattin Çakıcı da Devlet Bahçeli’nin ısrarlı çabaları sonucu 16 Nisan 2020’de afla dışarı çıkarılmıştı.
Çakıcı ile rekabet halindeki Peker’in örgütüne 9 Nisan’da operasyon düzenlendi. Bugün de (11 Haziran) yine Çakıcı’nın rakibi olan cezaevindeki Ergin Kardeşlerin yönettiği Karagümrük Çetesi’ne operasyon düzenlendi.
DHA’nın haberine göre İstanbul merkezli 4 ilde eş zamanlı düzenlenen operasyonda düzenlendi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, kamuoyunda “Nuriş Kardeşler” ya da “Ergin Kardeşler” olarak bilinen, liderliğini cezaevinde bulunan Nuri Ergin’in yaptığı suç örgütüne İstanbul merkezli 4 ilde operasyon düzenledi. Nuri Ergin’in de aralarında bulunduğu 27 kişi hakkında yakalama kararının çıkarılmasının ardından 53 adrese eş zamanlı baskınlar yapıldı. Özel harekât polislerinin de destek verdiği operasyonda çok sayıda kişi gözaltına alındı.
1998’de Fransa’da tutuklandıktan sonra kendi isteğiyle Türkiye’ye getirilen faşist mafya lideri Alaattin Çakıcı, Karagümrük Çetesi’ni yöneten Ergin Kardeşler gibi diğer mafya unsurlarının yattığı Kartal Özel Tip Kapalı Cezaevi’ne yerleştirilmiş, burada rahat bir tutukluluk hayatı yaşamaya başlayan Çakıcı’nın isteğiyle gece yarısı koğuşuna lahmacun getirttiği, avukat dövdüğü, cep telefonu kullandığı ve Nuri Ergin’le mektuplaştığı ortaya çıkmıştı.
Bir süre sonra Çakıcı’nın “Bu cezaevi ya ona ya bana dar gelecek” dediğinin ileri sürülmesi üzerine Nuri Ergin, basına “Bana dostane mektuplar yazan biri düşman ise başımız üstünde yeri var. Önümüz bayram, açıkta kalınır” şeklinde bir açıklama yolladı.
Çakıcı da avukatı aracılığıyla kamuoyuna gönderdiği başka bir mektupla Ergin kardeşlere şöyle seslendi: “Nuriş ve Vedat denen, kişilik ve milliyet erozyonuna uğramış, garip göçebegillere: Biraz adamlığınız varsa, basına demeç vermeyin, bu cezaevinde siz altı kişi bir arada yatıyorsunuz, ben de tek yatıyorum. Gereğini yapmazsanız, yapmayıp da basına demeç verirseniz şerefsizsiniz.”
Çakıcı’nın adamları Karagümrükspor lokalini bastı, buna karşılık olarak 19 Nisan 2000’de de Nuriş’in adamları, Gültepe ve Zeytinburnu’nda iki kahvehaneyi taradı. Bir kişi öldü, 10 kişi yaralandı. Olaydan sonra yapılan operasyonlar sonucunda aralarında Ergin’in firari olarak aranan adamı Yavuz Erdoğan’ın da bulunduğu dört saldırgan silahlarıyla birlikte yakalandı.
Ergin ve Çakıcı cezaevindeyken, adamları dışarıda çatışmayı sürdürdü. Çakıcı ve adamları hakkında Nuriş’in adamlarına yönelik gerçekleştirilen saldırılar hakkında davalar açıldı.
İlgili haberler:
Sendika.Org