Eğitim Sen İstanbul 5 Nolu şube yürütme kurulu üyesi kadın öğretmen, 20 Nisan Salı günü saat 11.25’te telefonla aranıp kendisine bir tebligat verileceği söylenerek Kartal İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne çağrılması üzerine karakola giden kadın tehdit edilmişti. Eğitim Sen’de yapılan açıklamada, “Baskılar ve tehditler bizi yıldıramaz!” dedi
Eğitim Sen İstanbul 5 Nolu şube yürütme kurulu üyesi kadın öğretmen için saat 15.00’te açıklama yapıldı. Açıklama Eğitim Sen İstanbul 5 Nolu şubede yapıldı.
Eğitim Sen İstanbul 5 Nolu şube yürütme kurulu üyesi kadın, tebligat bahanesiyle Kartal İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne çağrılmıştı. Emniyet müdürlüğüne giden kadın öğretmen, tebligat yerine üç erkek polis memurunun tehditleriyle karşılaşmıştı.
EĞİTİM SEN ŞUBE YÖNETİCİSİ KADIN ÖĞRETMENİ TEBLİGAT BAHANESİYLE KARAKOLA ÇAĞIRIP TEHDİT ETTİLER
Eğitim Sen’de yapılan açıklamanın tamamı şu şekilde:
Eğitim Ve Bilim Emekçileri Sendikası İstanbul 5 Nolu Şube Yürütme Kurulu üyesi kadın arkadaşımız 20 Nisan Salı günü saat 11.25 te telefonla aranarak kendini polis diye tanıtan kişiler tarafından tebligatta bulunulmak üzere Kartal İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne çağrıldı. Kartal İlçe Emniyet Müdürlüğüne giden arkadaşımız erkek polis memurları tarafından güvenlik şube ile alakası olmayan alt katta bulunan Çocuk Büro Amirliğine götürülmek istendi. Arkadaşımız durumun tebligatla alakalı olmadığını anlayınca etrafta bulunan üç erkek polis memuru tarafından asıl çağrılma nedeni olarak; sendika olarak çağrıcısı ve örgütleyicisi olduğumuz İstanbul Sözleşmesinin kaldırılmasına yönelik eylem ve protestolara katılma, Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin kayyum rektör prostestolarına katılma ve destekleme gibi birçok sendikal faaliyetimiz krimanilize edilerek tehdit edilmiştir. Öğretmen arkadaşımızın demokratik ve meşru hakkı olan sendikal faaliyetleri dolayısıyla eylemlere katıldığını söylemesine rağmen polislerin hakkı ve haddi olmadan bir öğretmeni/ eğitim emekçisini “eğitim kurumunda çalışan, öğrencileri olan bir öğretmene ve devlet memuruna yakışmadığı” gibi yasal dayanaktan yoksun bir yöntem ile emniyete çağırmasını ve tehdit edilmesini kabul etmiyoruz. Nitekim Anayasanın 34.Maddesinde açık bir şekilde belirtildiği gibi “Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir”. Böylesi girişimlerin yaklaşan 1 Mayıs öncesi emekçilerin talepleri başta olmak üzere, pandemiyle katmerleşen sorunları örtmek, var olan toplumsal eşitsizlikleri gizlemek, kadınların haklı ve meşru taleplerini baskı ile sindirmeye çalışmak olduğunu biliyoruz. Meşru, demokratik ve sendika yürütmesinde bulunmanın haklılığı ile eylemlere katılan arkadaşımızın yanında olduğumuzu belirtiyor, devlet erkinin arkasına sığınarak yasadan uzaklaşanları uyarıyoruz. Baskılar ve tehditler bizi yıldıramaz!
Son olarak Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası olarak 1 Mayısa giderken; binlerce yıldır olduğu gibi emeğiyle her gün kendini yaratan , var eden milyonlarca işçi ve emekçiyi savunmaktan; kadınların eşit ve özgür bir toplum mücadelesinden; gençlerin güvenli ve adil bir gelecek talebinden; temiz ve yaşanabilir bir dünya hayalinden; emekten, demokrasiden, laiklikten, barıştan ve aydınlık bir gelecek mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğimizi bilmenizi istiyoruz!
Baskılar, Tehditler Bizi Yıldıramaz! Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz! Yaşasın Eğitim Sen! Yaşasın KESK!
Sendika.Org