Sol Parti MYK üyesi Deniz Demirdöğen, 1 Mayıs’ta örgütlü oldukları her mahalleyi 1 Mayıs alanına çevirmeyi hedeflediklerini belirterek iktidarın baskıları karşısında “Toplumsal muhalefet, Gezi’de, Hayır’da olduğu gibi şimdi de sokağın enerjisini açığa çıkartacak, yaratıcı, meşru, militan mücadele çizgisi örgütlemelidir” diyor
1 Mayıs 2021’e işçi sınıfı açısından ağırlaşan yaşam ve çalışma koşulları, toplumsal muhalefetin geneli açısından da pandemi gerekçesiyle tırmanan baskılar eşliğinde yaklaşıyoruz. Ancak emek hareketi sermaye saldırıları karşısında güçlü bir direniş sergileyemiyor, toplumsal muhalefet parçalı ve dağınık.
Sosyalist hareketin temsilcileriyle 1 Mayıs 2021’e giderken genel manzara hakkındaki değerlendirmelerini ve ne yapılması gerektiğine dair önerilerini konuştuk. Ayrı ayrı yayımladığımız bu söyleşileri “1 Mayıs 2021” dosyasında bir araya getireceğiz.
“Pandemi şartlarının ağırlaştığı bir dönemin içerisinde bu seneki 1 Mayıs’ın kitlesel mitingler ile kutlanabilme imkânları ortadan kalkmıştır” diyen Sol Parti MYK üyesi Deniz Demirdöğen, 1 Mayıs’ta örgütlü oldukları her mahalleyi 1 Mayıs alanına çevirmeyi hedeflediklerini belirtiyor.
Demirdöğen iktidarın baskıları karşısında da “Toplumsal muhalefet, Gezi’de, Hayır’da olduğu gibi şimdi de sokağın enerjisini açığa çıkartacak, yaratıcı, meşru, militan mücadele çizgisi örgütlemelidir” diyor.
Sendika.Org: 1 Mayıs 2021’e giderken karşı karşıya olduğumuz manzaraya ilişkin değerlendirmeniz nedir? 1 Mayıs’ta ne yapacaksınız?
Deniz Demirdöğen: 2021 1 Mayıs’ına tüm dünyada salgın krizinin, ekonomik krizin derinleştiği ve neoliberal kapitalist düzenin sorgulandığı bir dönemde giriyoruz.
SOL parti olarak, “Bu Böyle Gitmez, Değiştirelim, SOL EMEKTİR” çağrısıyla tüm emekçi halkımızı bu çürümüş düzeni değiştirmeye çağırıyoruz. Ülkemizde de iktidar lebalep kongreler yaparken, halk salgında ölmekte, işsiz kalmakta ve sefalete sürüklenmektedir. Bu çürümüş düzene karşı, emekçi halkımızı emeğin laik, demokratik, bağımsız cumhuriyetini kurmaya çağırıyoruz.
Pandemi şartlarının ağırlaştığı bir dönemin içerisinde bu seneki 1 Mayıs’ın kitlesel mitingler ile kutlanabilme imkânları ortadan kalkmıştır. SOL Parti olarak, tüm emek ve demokrasi güçlerini, tüm yurtta emekçilerin bulunduğu her yeri, işyerlerini, sokakları, yaşam alanlarını 1 Mayıs alanı haline getirmeye çağırıyoruz. 1 Mayıs’ta örgütlü olduğumuz her mahalleyi 1 Mayıs alanına çevirmeyi hedefliyoruz.
İktidar, pandemiyi fırsata çevirip, emek güçleri ve toplumsal muhalefet üzerinde baskı kurmaya çalışmaktadır. İktidar tarafından, 1 Mayıs’a yönelik tüm çalışmaların yasaklaması kabul edilemez. İktidarın, 1 Mayıs yasağını teşhir etmeye ve bu yasağa karşı, meşru, demokratik mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.
2021 1 Mayıs süreci pandemi ve yasakların gölgesinde geçiyor. Bu durumu ve sosyalistlerin tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Saray rejimi, kendisine yönelik her türlü muhalefeti baskı altına almaya çalışmaktadır. 128 milyar dolar ile ilgili asılan pankartlara yönelik yasaklama kararı, SOL Parti olarak, örgüt binalarımıza İstanbul Sözleşmesi ile ilgili astığımı pankartlara yönelik yasaklama kararlarında olduğu gibi, iktidar 1 Mayıs’ta da emekçilerin haklarının, taleplerinin görünmemesi için tüm yurtta yasaklamalar getirilmiştir. İktidar, pandemide görmezden geldiği, salgının tüm faturasını kesmeye çalıştığı emekçilerin 1 Mayıs ile birlikte yükselecek isyanını bastırmaya çalışmaktadır. Geçtiğimiz haftalarda, 1 Mayıs ile ilgili yapılan açıklamalar engellenmiştir.
Tüm bu baskılara ve yasaklamalara karşı emek, demokrasi güçlerinin, sosyalistlerin sokaklarda, işyerlerinde, hayatın aktığı her yerde emekçilerin sözünü, talebini, isyanını görünür kılması önemlidir. Saray rejimi, tüm aykırı sesleri bastırarak iktidarını devam ettirebileceğini zannediyor. Toplumsal muhalefet, Gezi’de, Hayır’da olduğu gibi şimdi de sokağın enerjisini açığa çıkartacak, yaratıcı, meşru, militan mücadele çizgisi örgütlemelidir. 1 Mayıs’ta her yerde birliği, örgütlenmeyi ve mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz.
İki yıldır 1 Mayıs süreçleri sönük geçiyor, eski birlik görüntüsü yok. Sizce bunun temel gerekçesi nedir?
1 Mayıs, emeğin, emek güçlerinin birlik, mücadele ve dayanışma günüdür. Bu noktada, her 1 Mayıs emeğin, sermayeye karşı, düzene karşı meydanlardan sözünü, taleplerini yükselttiği gündür. Geçtiğimiz 1 Mayıs pandemi şartlarından dolayı bu birliğin sağlanması mümkün olmamıştır. Ancak, her şeye rağmen bu 1 Mayıs’ın birlik ve dayanışma içerisinde kutlanabileceğini düşünüyoruz. Bu hususta, özellikle emek örgütlerinin misyonlarının önemli olduğunu düşünüyoruz. Her şeye rağmen, 2021 1 Mayıs’ında tüm yasaklamalara karşı verilecek mücadele emeğin birlik ve dayanışmasını ortaya çıkartacağını düşünüyoruz.