İktidar madem Ece Ayhan’ın dizelerini kullanıyor, CHP de Ece Ayhan’ın “meçhul öğrenci anıtı” şiirinden bir dizeyi tüm parti binalarına asmak suretiyle cevap verebilir bu trajikomik baskılara
CHP’nin “128 milyar dolar nerede?” afişleri önce bilboardlardan söküldü savcılıklar tarafından. İlk açıklamalar asılan afişlerin arkasındaki “Saray” silueti nedeniyle Cumhurbaşkanı’na hakaret idi.
CHP daha sonra üzerinde “Saray” silueti olmayan “128 milyar dolar nerede?” pankartları astı; bunlar da parti binalarına uzatılan vinçler tarafından söküldü. “Cehape zihniyeti muhtemelen Saray’a bir gönderme yapıyor, biz en iyisi sökelim, ne olur olmaz” denilmiş gibidir.
En son üzerinde yalnızca “128” yazan pankartlar da gece yarıları indirildi. Yani üstünde “milyar”, “dolar”, “Saray silüeti”, “nerede” olmayan, sadece “128” yazılı afişler de indiriliyorsa CHP’nin önünde tek pankart seçeneği kalmıştır.
***
Sayın Erdoğan da bazı konuşmalarında Şair Ece Ayhan’ın “Yalınayak Şiirdir”inden alıntılar yapar: “Biz tüzüklerle çarpışarak büyüdük kardeşim/ Velhasıl onlar vurdu biz büyüdük kardeşim” Mağduriyet söylemini, kendini her daim haklı çıkarmayı, Cumhuriyet tarihinin dönemsel ve geçici bazı uygulamalarını kendilerine sürgit uygulanan baskı politikalarıymış gibi göstermeyi çok iyi beceren bir parti için bulunmaz güzellikte dizelerdir.
Demokratlığı yaz yağmuru gibi kısa süren AKP aslına rücu ederek kendi dışında kalanlara hayat imkânı vermemeye kararlı gibidir. AKP’nin dönemsel demokratlıkları gibi CHP de dönemsel muhalif direnişler sergilemektedir. Merkez Bankası’nın eriyen döviz rezervlerinin akıbetini en masumane yollarla sorgulama imkânını bile bulamamaktadır. Dönemsel direnişini bu sefer çabuk bitirmemeli, AKP’nin “götürü usulü” anlaştığı kepçe-vinç-inşaat taşeronlarına karşı yeni pankartlar hazırlamalıdır
***
İktidar madem şair Ece Ayhan şiirlerini/mısralarını kullanıyor; CHP’de Ece Ayhan’ın “meçhul öğrenci anıtı” şiirinden bir dizeyi tüm parti binalarına asmak suretiyle cevap verebilir bu trajikomik baskılara.
“meçhul öğrenci anıtı” şiiri, devlet dersinde öldürüldükleri için tabiattan tahtaya kalkma fırsatı bulamamış çocuklara yazılmıştır. Sınıf arkadaşları ona çocuk bayramlarında zarfsız kuşlar gönderecektir diye biter. Şiirin son kısımında, hep “solgun halk ayaklanmaları” potansiyeli taşıdığı için öldürülen çocuklara adı yerine numarasıyla seslenmeyi tercih eder Şair. Devlet dersinde öldürülen çocukların adı Türk, Kürt, Ermeni adlarından herhangi biri olabilirdi. Yaşadığımız anonim kadersizliği tarif için tercih edilmiş, yeni mezara konmuş ama adı henüz yazılmamış mezar taşındaki numara gibidir “Aldırma 128” seslenişi.
Tek doğru ve ortak cevap bu pankart olabilir: “Aldırma 128!”
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.