Emperyalizme ve Faşizme Karşı Devrimci Gençlik Dergisi’nin 13. sayısı, “Her şeye rağmen kim ne derse desin, ferman devletinse üniversiteliler bizimdir” kapağıyla yayında
Emperyalizme ve Faşizme Karşı Devrimci Gençlik Dergisi’nin 13. sayısı, “Her şeye rağmen kim ne derse desin, ferman devletinse üniversiteliler bizimdir” kapağıyla çıktı. Dergi 1 Ocak’ta başlayıp 3 aydır kesintisiz devam eden Boğaziçi Direnişi’ni esas alan bir temelle gençlikle buluşuyor. Dergi içerisinde Başyazı, Manşet, Tarih, Kadro, Orta Sayfa, Melek’in Kaleminden, Faşizm ve Üniversite üstbaşlıkları bulunuyor.
Üstbaşlıklarda işlenen konular şöyle:
Başyazı: Her şeye rağmen kim ne derse desin, ferman devletinse üniversiteler bizimdir başlığıyla yayınlanan yazı Boğaziçi Direnişi’nin son dönemde suskun olan toplumsal muhalefeti hareketlendirdiğini, Boğaziçi Direnişinin dinamizmi ve kurucu gücüyle siyasal bir örgütün nasıl olacağını sunduğunu anlatıyor.
Manşet: İktidar Çıkmazda; Ezilenler İsyanda başlığıyla yayınlanan yazı, gençliğin neo-liberalizme karşı tüm dünyada kurduğu ortak direnişin ve bu direnişlere karşı başta AKP yönetimi olmak üzere iktidarların direnişi bastırmak için uyguladığı faşist politikaları anlatıyor.
Tarih: Hayal Gücü İktidara başlığıyla yayınlanan yazı da, 12 Eylül faşist darbesi sonrası öğrenci dernekleriyle başlayıp, Öğrenci Koordinasyon’u, harç eylemler, Öğrenci Kolektifleri’nin kuruluşu, MP3 eylemleri, Haziran İsyanları, Öğrenci Dayanışmaları’nın kurulması gibi bugüne kadar gelen gençlik hareketini anlatıyor.
Kadro: Direniş: Yeni Kadro Profilinin Adımları diyerek yayınlanan yazı, bugün direnişisin içerisinde bulunan bir öznenin kendini biçimlendiirmesi gereken rol ve değişikliklerle, bağımsız, kitlesel, militan bir öğrenci hareketinin toplumsal muhalefeti etkisi altına alacağı anlatılıyor.
Orta Sayfa:Devrimci, militan, bağımsız ve kitlesel bir mücadele programıyla yeni bir öğrenci hareketinin olanakları başlığıyla karşımıza çıkan yazı AKP’nin salgın yönetiminde üniversitelerin durumunu, Boğaziçi Direnişi, Özerk-demokratik üniversite mücadelesinin bugününü, dayanışmalarda var olan bazı parti gençliklerinin dayanışmalar içinde takındığı yanlış tutum ve davranışları, Özerk Demokratik Üniversite mücadelesinin bugünkü önemini vurguluyor. Yazının ayrıca özellikle okuyanların tartışma talebine açık olduğu vurgulanıyor.
Melek’in Kaleminden: Özerk- demokratik – feminist üniversite mücadelesi üzerine diyerek yayınlana yazı üniversiteli kadın+ hareketinin bugün neo-liberal, kadın düşmanı homofobik, rektörlere karşı verdiği mücadeleyi, dönemin feminist örgüt modelini ve özerk demokratik feminist üniversite mücadelesinin bugünün kurucu gücündeki önemini anlatmıştır.
Faşizm Eski dünya ölüyor ve yeni dünya doğmak için mücadele ediyor, şimdi canavarlar zamanı başlığıyla okuyucuların karşısına çıkan yazı da Covid-19 pandemisinin işçi sınıfı hastalığına dönüşüm sürecini, Boğaziçi Direnişi’yle birlikte karşımıza daha çok çıkan elektronik kelepçe, drone ve mobese kayıtlarıyla devrimci avının dijital faşizme dönüşünü ve devrimcilerin yenilik aygıtları kullanımının önemi anlatılmıştır.
Üniversite: Salgın koşulları üniversitesinde bir dönemeç: Boğaziçi Direnişi başlığıyla yayınlan yazı da Boğaziçi Direnişi’nin her kesimi barındıran kapsayıcılığı, üniversiteli kimliğinin dönüşümü, AKP’nin direnişin Haziran İsyanına benzer bir yayılmadan duyduğu korkuyu, Özerk-demokratik üniversite mücadelesinin hâlâ günceliğini koruduğu, bugün en gençliğin en geniş kitle örgütünün kuruluşunun üniversiteyle olacağı vurgulanmıştır.
Sendika.Org