Ankara Üniversitesi’nde Hak-İş/Öz Sağlık-İş ve Gazi Üniversitesi’nde Türk-İş/Sağlık-iş tarafından imzalanan sözleşmeler işçiler tarafından tepkiyle karşılandı. Farklı dönemler ve farklı işyerleri için olsa da bir birinin aynı iki sözleşme imzalandı
Taşerondan kadroya geçişin olduğu Nisan 2018 tarihinden itibaren 3 yıla yakın Yüksek Hakem Kurulunun (YHK) çerçeve sözleşmelerine mahkûm olan işçilerin, gerçek bir toplu sözleşme beklentisi şimdi de sarı sendikalara takıldı.
Anti demokratik bir şekilde yürütülen TİS sürecinde, TİS taslağı işçilerin hiç haberi olmadan hazırlandı, TİS görüşmeleri işçilerden kaçırıldı, işçiler sözleşmeden ancak sözleşme imzalandığında haberdar olabildi.
Kapalı kapılar arkasında bir sır gibi imzalanan sözleşmede işçilerin var olan hakları da elinden alındı. Taşeron döneminde en çok yaşanan sorunlardan biri olan iş tanımlarındaki belirsizlikler devam ederken, işçilerin en öncelikli taleplerinden olan kıdem ve eğitim farkı da sözleşmede yer almadı. Çerçeve sözleşmede yer alan bulaşıcı hastalık risk primi ve gece çalışması farkı (YHK’de yüzde 10 fazla ödeme vardı. Sağlık Bakanlığına bağlı hastanelerde yüzde 35) kaldırıldı.
Mart ayına kadar zam hükümleri belirtilen sözleşmede mart ayından sonrası da TÜRK-İŞ ve hükümet arasında imzalanan Kamu Çerçeve Protokolü’ne paslanarak işçilerin Mart sonrası yeni belirsizliklerle karşı karşıya kalmasına yol açtı.
Ankara Üniversitesi’nde Hak-İş/Öz Sağlık-İş ve Gazi Üniversitesi’nde Türk-İş/Sağlık-iş tarafından imzalanan sözleşmelerde yer alan maddeler neredeyse birebir aynı. Öyle ki imzalanan TİS’te yer alan maddeler Yüksek Hakem Kurulunun (YHK) çerçeve sözleşmeleri ile ya aynı ya da daha gerisinde.
Öz Sağlık-İş’in imzaladığı sözleşme ile Yüksek Hakem Kurulunun (YHK) çerçeve sözleşmesi ve ilgili kanunların karşılaştırması için tıklayınız…
Sendika.Org