Son 1 yılda hangi işkolları büyüdü hangileri küçüldü? Hangi sendikalar üye kaybı yaşarken hangi sendikalar örgütlenmede ivme kazandı. İşkollarındaki daralma sendikal harekete nasıl yansıdı? İşkolları tesciline dair düzenleme hangi sendikaları büyütürken hangilerinde erimeye yol açtı?
31 Ocak’ta Resmi Gazete’de yayımlanan işkolu ve sendika istatistiklerini, 2020 Ocak ayı istatistikleri ile kıyaslayarak geçen 1 yılda işkolları ve sendikaların büyüme / daralma eğilimini görebilmek mümkün.
Yeni kurulan sendikalar
2020’nin ilk 6 ayında 11, ikinci 6 ayında ise 11 yeni sendika kuruldu Ocak 2020’de 185 sendika varken Ocak 2021 itibariyle sendika sayısı 200’e ulaştı. . En fazla sendika en büyük işkolu olan ama örgütlenme oranı açısından en örgütsüz 3’üncü işkolu olan büro ve ticaret işkolunda kuruldu. Son 1 yılda kurulan sendikaların işkolu dağılımına baktığımızda büro-ticaret işkolunda 5, taşımacılık işkolunda 4, turizm işkolunda 4, inşaat iş kolunda ise 3 yeni sendika olduğu görülüyor.
Yeni sendikal arayışlar bu işkollarındaki örgütlenme oranlarının düşüklüğü ile yakından alakalı. Adeta torba işkoluna dönüşen büro-ticaret işkolunda farklı alt sektörler ve hatta işyeri düzeyinde sendikalar kuruluyor. Üstelik bu işkolunda örgütlü ve toplu sözleşme yetkisine sahip 2 büyük sendika olan Tez Koop İş ve Koop İş sendikalarının üye sayısı son 5 yılda neredeyse 2 katına çıkarak 100 bini aştığı halde bu işkolunda sendikalı oranı halen %6,88. Toplu Sözleşme (TİS) odaklı sendikaların radarına girmeyen küçük işyerleri, örgütlenmesi zor olan işyerleri, esnek çalışmanın yaygın olduğu işyerlerinde çalışanlar kurdukları sendikalarla kendileri için çıkış arıyor ya da bu alanda örgütlenmenin stratejik önemine inanan hareketler sendikaların kurulmasında inisiyatif alıyor.
Benzer bir durum inşaat sektörü için de geçerli. En büyük 3’üncü işkolu olan inşaat alanında sendikalaşma oranı %3,95. Bu oranın %3,82’sini kamu işçisini örgütleyen Yol İş sendikası oluşturuyor. Ağırlığı özel sektörde müteahhitler, taşeron şirketler ve alt taşeronlarda çalışan 1.267.095 işçi sendikasız çalışıyor. Bu alanda militan bir sendikal çizgi izleyen, şantiyelerdeki eylem ve direnişleri örgütleyen sendikaların üye sayısı henüz toplamda %1’i bulmuyor. Bu veri sınıf hareketinde niteliğin bazen niceliği aşan etkilere sahip olduğunu gösteriyor. Öğretici, sonuç alıcı eylem çizgisi inşaatlarda yaygınlaşıyor. Bunların bir kısmının polis terörü ile bastırılması da tekrarlanması ve yaygınlaşmasını engellemiyor.
Yine örgütlenme oranın düşük mevsimlik ve geçici çalışma oranının yüksek olduğu işkollarından konaklama ve eğlence işkolunda 4 yeni sendika kurulmuş olması da mevcut esnek çalışma düzeni nedeniyle sendika hakkına erişemeyen emekçilerin örgütlenme çabası olarak yorumlanabilir.
Büyüyen ve daralan işkolları
Sektörlerin son 1 yıl içindeki durumuna bakacak olursa
Çalışan sayısının en fazla arttığı işkolu inşaat. Bu işkolu 208.929 kişi arttı. Oysa aynı dönemde bu sektördeki sendikalaşma oranında yarım puanlık bir düşüş var.
Artışın yaşandığı bir diğer işkolu ise sağlık ve sosyal hizmet olmuş. Bu işkolunda çalışan emekçilerin sayısı 184.844 artmış. Bu artış taşeron işçiye kadro adı altında sunulan kandırmaca sonucu ortaya çıkan işkolu karmaşasının artık sona ermesi ve 1 Kasım 2020 itibariyle kamu kurumlarındaki işçilerin kendi işkollarına tescil edilmesiyle yaşandı.
En fazla küçülen işkolu ise 142.389 kişilik azalma ile genel işler. Onu 83.155 kişi azalan savunma ve güvenlik işkolu; 75943 kişi küçülen konaklama ve eğlence işkolu takip ediyor. Her 3 işkolundaki daralmayı da yine 1 Kasım 2020 itibariyle kamu kurumlarındaki işçilerin kendi işkollarına tescil edilmesiyle açıklamak mümkün. Konaklama ve eğlence sektöründeki daralmada pandemi koşullarının da şüphesiz etkisi bulunmaktadır. Fakat bunun ölçümü mevcut verilerle mümkün değil.
Son 1 yılda işkollarındaki artış ve azalma şöyle
Büyüyen ve üye kaybı yaşayan sendikalar
İşkolları ve sektörlerdeki büyüme ve daralma sendikalara nasıl yansıdı? 200 sendikanın her birine tek tek odaklanmak imkânsız bu nedenle öncelikle 3 büyük konfederasyon ve örgütlenme oranı yüksek sendikalardan yola çıkmak gerekebilir.
Son 1 yılda üye sayısı 10 binden fazla artan 8 sendika var. Rekor düzeyde üye artışı yaşayan sendika Hak İş’e bağlı Öz Sağlık-İş. 2020 Ocak ayında 42.097 üyesi olan bu sendika son bir yılda 143.273 yeni üye kazanmış. Bu akıl almaz büyümenin iktidar desteği ile kamu hastaneleri ve kamuya bağlı sağlık ve sosyal hizmet işkolunda olduğunu kaydetmek lazım. Bu nedenle 185.370 sağlık işçisi kağıt üzerinde sendikalı olsa da fiili anlamda ne denli örgütlü ve kolektif bir güç tartışmalı. Sağlık iş kolundaki bir diğer sarı sendikanın yani Türk İş Sağlık İş’in de hatırı sayılır bir üye artışı var. 1 yılda 25.545 yeni üye ile 43.051 kişiye ulaşmış.
Üye artışı yaşayan diğer 2 sendika ise büro-ticaret işkolunda bulunan sendikalar. İşkolunun en büyük sendikası Tez Koop iş 33.239 yeni üye kazanarak 107.823 üyeye ulaşmış. İkinci büyük sendikası Koop İş de 34.157 yeni üye kazanarak 104.308 üyeye ulaştı.
İşkollarında yaşanan değişiklikler ve işkolu tescili düzenlemeleri bazı sendikaların ise üye kaybı yaşamasına neden oldu. 10 binden fazla üye kaybı yaşayan sendikaların 3’ü savunma ve güvenlik işkolunda. Öz-İş, Güvenlik İş, Öz-Güven Sen. Üye kaybı bu denli fazla olmasa da aynı işkolundaki DİSK’e bağlı Güvenlik-Sen’in de %0,02 ile barajın altında kaldığını eklemek gerekir. Ağırlıklı olarak yerel yönetimlerde örgütlü Güvenlik Sen’in hem üye hem yetki kaybı genel işler işkolundaki değişikliklerle beraber okunmalı.
Üye kaybı nedeniyle çok küçük farklarla var olan toplu sözleşme hakkını kaybeden ve baraj altında kalan 3 sendika var. DİSK’e bağlı Güvenlik Sen, DİSK Tekstil ve Hak İş’e bağlı Oleyis sendikası 1 yılın sonunda yetki kaybı yaşamış oldu.
Kendi yolundan yürüyenler
Elbette bu makro veriler ve sendikalar kadar üye sayısı açısından kitleselleşemeyen ama izledikleri aktif, militan ve bağımsız çizgi ile sendikal harekete etki eden, öncü eylemler yapan sendikalara da odaklanılmalı. Bu sendikaların üye sayısına bakarak nicelik açısından değerlendirilmesi tek başına bir veri olmasa da 1 yıl içinde üyelik durumları şöyle:
Şu an aktif direnişleri süren Bağımsız Maden İş, PTT-Sen, DGD-Sen’in üye sayısında kendi örgütlenme ölçeklerine oranla artış olduğu görülüyor. Hatta halen aktif bir direnişi olan taşeron posta emekçilerinin sendikası PTT-Sen işkolunda yetkili bir sendika. DİSK’e bağlı Nakliyat İş, Yemek Sepeti gibi örgütlenmesi son derece zor bir işletmede örgütlenmeyi başardı. Her ne kadar işverenin işkolu değişikliği hamlesi ile bu örgütlenme sekteye uğrasa ve burada kazandığı 2000 kadar üye istatistiklere yansımasa da üye sayısında artış olduğu görülüyor.
DİSK Dev Sağlık İş’in 657 yeni üye ile neredeyse 2 katı büyüdüğünü görmek mümkün. DİSK Enerji Sen’in durumuna ise özel olarak değinmek gerekiyor. 2020 Ocak ayında 585 olan üye sayısı 6 ay sonraki 2020 Temmuz istatistiğinde 1486’ya çıkan Enerji Sen, işkolunda baraj altında kalmanın etkisi ile üye kaybı yaşayarak 415 üye kalacak şekilde eridi. Enerji Sen’in 2020’nin ilk 6 ayındaki büyümesinin nedeni İBB’ye bağlı İSKİ ve İGDAŞ’ta gerçekleştirdiği örgütlenme çalışmalarıydı. Sendikanın bu örgütlenme hamlesi İBB’de DİSK’e bağlı başka sendikaların bütünlüklü bir örgütlenme adımıyla desteklenmeyince sönümlendi. Fakat pandemi döneminde sayaç okuma işçileri ile İstanbul halkı için ortak bir talep etrafında mücadele örgütleyen sendika nicel erimeye rağmen nitel açıdan etkin bir çizgi izlemeye devam etti.
Gıda İş ve Dev Turizm İş’in de yerel yönetimlerdeki işkolu tescili sonrası erime yaşadığı görülüyor. Her iki sendikada sadece kamu değil özel sektörde de örgütlenmeye dönük bütünlüklü bir sınıf perspektifine sahip olduğu için bu azalma sarsıcı bir sonuca yol açmayacak gibi duruyor.
Son olarak konfederasyonların son 1 yılda üye sayısına bakmak resme bakarken daha geniş bir perspektife erişmemizi sağlayacaktır.
Son 1 yılda Türk İş 113.657 yeni üye kazanarak 1.131.749 üyeye ulaştı. Hak İş bu dönemde 44.992 yeni katılımla 711.295 üyeye ulaştı. DİSK’in toplam üye sayısı ise 9.014 artarak, 193.866 oldu. Bağımsız sendikaların toplam üye sayısı ise 3.190 azalarak 25.764 oldu.
Son 1 yılda sermaye-devlet cephesindeki eğilimler ve sınıfa yönelik hamlelerin sarı sendikalarda orantısız bir büyümeye yol açtığını gösteriyor. Çalışma hayatında güncel çatılmaların yaşandığı inşaat, büro-ticaret, gibi işkollarında sendikalaşma oranı halen çok düşük. Öte yandan üye sayısı az olduğu halde güncel ve etkili direnişler yürüten sendikalar ise üye sayısı ve yetki gibi parametreler açısından güçlü olunmadığı durumlarda bile fiili, meşru bir mücadelenin sendikal harekete etki edebileceğini, toplumun bağrında karşılık bulabileceğini gösteriyor.
Gelecek yazıda: Metal, Maden, Enerji, Sağlık gibi stratejik işkollarında son 5 yılda gözlenen eğilimler, değişen parametreler neler? İşveren güdümlü sendikalar nasıl bir seyir izledi? Hangi sendikal çizgi sınıf mücadelesinde karşılık buldu?
Sendika.Org (Özge Yurttaş)