Borçla prangalanmış işçi, bu kez artık evinde de 24 saat denetlenen, işsiz kalmamak için çırpındırılan, ailesinin önünde çaresiz bırakılan değersiz bir nesneye dönüştürülmek istenmektedir
L. Willemez 2006 yılında yayınladığı “Tehlikedeki İş Hukuku” kitabında tersine bir evrimden söz ediyor. Özellikle Fransa üzerinden iş hukukunun solun bir disiplini olduğuna ve bu dersi verenlerin de sol partilerin organik aydınları olduğuna dikkat çekiyor.[i] Sonra ekliyor, 1980’li yıllardan sonra iş hukuku radikal olarak mantığını, bakış açısını değiştirdi. Artık, parlak öğrenciler için, özellikle lisans üstü eğitim yapan iş hukuku öğrencileri için bu alan “sosyal diyalog”culuk ve işten çıkarma uzmanlık alanı oldu diyor. Evet, Fransa’da iş hukuku disiplini ne yazık ki böyle bir evrim geçiriyor ve ne yazık ki artık işçiye düşman iş hukukuna dönüşüyor.
Peki, biz de durum ne? Birkaç istisna hariç doğuşundan itibaren Türkiye’de iş hukuku sağın bir disiplini oldu, iş hukuku kürsüleri işverenlere personel yetiştiren alanlar oldu. İş hukukuna da görkemli 1960’lar ve 1970’lerin bir bölümü soldan bir müdahale ile alan açmaya çalışsa da bu temel özellik değişmedi, tersine seksenlerden sonra “sol” hukukçuları da içten kuşatarak yerini pekiştirmenin ötesinde işçiye düşman hukuka dönüştü. Bunun somut örneğini 12 Eylül darbecilerinin bile sınıfın tepkisinden korkarak dokunmadıkları İş Kanunu’nun 2003 yılında değişikliği ile gördük. Ne yazık ki bir kışla talimatnamesi olan bu “yasa”nın altında DİSK’in de temsilcisinin imzası vardır, 60’larda iş hukuku disiplinini sola evirenlerin de.[ii]
Sermaye cephesi kâr hırsı ve sermaye birikimi tutkusu ile sınır tanımadan yol alır. Salgın hastalıklar sınıfsal karakterin bir turnusol kağıdı gibi ortaya çıktığı dönemlerdir. Avrupa Birliği’ne giriş ve uyum “salgın” hastalığı ile işçiler için bir kışla talimatnamesi olarak çıkarılan 4857 sayılı İş Kanunu da artık tehlikede. Şimdi salgına uyum, işçiye düşman hukuksal düzenleme zamanı. Kuşkusuz sınıfın direncine veya dirençsizliğine bağlı olarak; elbette örgütlerini de içererek.
Esnek çalışmanın ötesi yeni bir çalışma biçimi salgın üzerinden yapılandırıldı, test edildi ve kalıcılaştırılmak için de harekete geçildi. Yazıyı okunur kılmak ve uzatmamak için bu çabalar ile ilgili bazı haberlerin kaynağını vermek ile yetinelim.[iii]
Haberlerde de görüldüğü gibi sermaye cephesi pervasız olarak ne kadar saldırgan olacağını göstermektedir. Bu yeni esnek çalışma ile evde, her an gözetilen, denetlenen, bu denetimi gözetimi içselleştirmiş kişi olan panoptik işçi ile sermaye cephesi bir yandan maliyetlerini önemli ölçüde kısarken, öbür yandan işçiyi daha verimli ve üretken çalıştırma olanağına kavuşmakla kalmamakta onu bir odada atomize ederek sınıf duygusunu, dayanışmasını, örgütlenme isteğini de törpülemekte, onu değersiz, dayanaksız bırakmakta, yalnızlaştırmaktadır. Bu kadar mı ? Değil evin içine girerek mahrem alanı işgal etmekte, aile hukukunu çalışmanın bir parçasına dönüştürmekte, sosyal yaşamı anlamsızlaştırmaktadır. Zira yaşamının artık her anı denetlenmekte, gözetilmektedir: Evde bir büyük kamera vardır artık, sermaye cephesince izlenen.
Borçla prangalanmış işçi, bu kez artık evinde de 24 saat denetlenen, işsiz kalmamak için çırpındırılan, ailesinin önünde çaresiz bırakılan değersiz bir nesneye dönüştürülmek istenmektedir.
Elbette sınıfsal olan her salgın, aynı zamanda işçi sınıfı için de olanaklar sunmaktadır, bir başkaldırı gerekçesi olarak. Yaşam hakkı olarak toplu eylem yapma meşruiyetine ve geniş bir toplumsal muhalefet ve mücadele olanağına sahip olarak. Kuşkusuz, belki de önce en geri iş hukuku mevzuatına sahip çıkıp, sonra sıçrayarak daha ileri bir düzenleme için…
Dipnotlar:
[i] Laurent Willemez, Le droit du travail en danger, editions du croquant, Broissieux, 2006.
[ii] Yüksel Akkaya, Yeni İş Yasası: Neden ve Kimin İçin, Birikim, Sayı: 173, Eylül 2003.
[iii] https://www.gazeteduvar.com.tr/koc-ceosu-evden-calisma-35-bin-calisanimiz-icin-kalici-hale-geliyor-35-bin-calisanimiz-icin-kalici-hale-geliyor-haber-1511406
https://www.gazeteduvar.com.tr/akbank-esnek-calismayi-kalici-hale-getiriyoruz-haber-1513032
https://www.gazeteduvar.com.tr/avrupada-evden-calisanlarin-isten-kopma-hakki-icin-kampanya-haber-1513031
https://www.evrensel.net/haber/425715/calisma-evde-somuru-derinde
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.