Çukurova Halkevleri, Pandemi gerekçesiyle bölgesel trenlerin iptal edilmesini, TCDD önünde protesto etti. Polisin saldırdığı Halkevleri üyeleri taleplerini TCDD’ye iletti
Çukurova Halkevleri, Pandemi gerekçesiyle bölgesel trenlerin iptal edilmesini, TCDD önünde protesto etti. Pandemi bahanesiyle trenlerin iptal edilmesi ile yurttaşların kalabalık dolmuş ve otobüslerde seyahat etmek zorunda kaldıklarını belirten Halkevleri üyeleri, bu durumun bir halk sağlığı sorunu olduğunu belitti.
Açıklamalarında Boğaziçi direnişine destek verdiklerini belirten Halkvleri üyelerine saldıran polis, açıklamayı engellemeye çalıştı. Polis engelini geri püskürten Halkevciler açıklamalarını tamamlayarak, TCDD’ye dilekçe verdi.
Halkevleri’nin açıklaması şu şekilde:
Yaklaşık 11 aydır Adana, Tarsus ve Mersin bölgesel tren seferleri işletilmemektedir. TCDD 27 Mayıs 2020 tarihinde resmi internet sitesinde yaptığı açıklama ile 28 Mart tarihinden itibaren bölgesel tren seferlerinin durdurulduğunu şu cümleler ile açıklamıştır: “Koronavirüs salgını ile mücadele kapsamında şehirlerarası yolculukların kısıtlanması nedeniyle yüksek hızlı ana hat ve bölgesel tren seferleri 28 Mart 2020 tarihinden itibaren geçici olarak işletilmeyecektir.”
4 Mayıs 2020 tarihinde kademeli olarak şehirlerarası giriş çıkış kısıtlamaları kaldırılmaya başlandı, ilerleyen süreçte yüksek hızlı tren seferleri açılmıştır. Daha sonra TCDD, “Koronavirüs salgını ile mücadele etme kapsamında sadece tüm bölgesel tren seferleri geçici bir süreyle durdurulmuştur“açıklaması dışında herhangi bir açıklama yapmamıştır.
Bölgesel tren seferlerinin işletilmemesini pandemiye dayandıran TCDD’ye, “Şehirlerarası otobüs, uçak, yüksek hızlı tren, şehir içi otobüs, dolmuş, metrobüs, metrolar COVID-19 önlemleri alınmaya çalışılarak açıkken, Adana- Tarsus – Mersin seferleri aynı şekilde önlemler alınarak neden açılmıyor?” diye soran Halkevleri üyeleri bu durumun halk sağlığı sorunu olduğunu belirtti:
Adana- Tarsus – Mersin hattında, pandemi koşullarında çalışmak zorunda bırakılan işçiler ve zorunlu seyahat edenler, ekonomik zorluklara hem de halk sağlığı yok sayılarak penceresi açılmayan küçük araçlarla yüksek bir ücret karşılığında seyahat etmeye mahkum bırakılıyor. Pandemi sürecinde erkek şiddetinin yükseldiği, özellikle sokağa çıkma yasağına yakın saatlerde kadınlar için sokakların daha güvensiz olduğu koşullarda ulaşım araçlarındaki alternatiflerin az olması kadınlar açısından ayrı bir güvenlik tehdidi oluşturmakla birlikte, kamusal alanlarda kadınların kendini var edebilmesini de engellemektedir.
Açıklamanın ardından TCDD’ye dilekçe veren Halkevciler, dilekçesinde şu soruları yöneltti:
Salgın koşullarında Halk yararına olmayan politikaları ile halk sağlığını daha da tehlikeye atanlara ve halkın yaşadığı bu sorunu görmezden gelenlere sesleniyoruz: Halkın ucuz, sağlıklı, nitelikli ulaşım hakkı vardır, engellenemez. TCDD, Ulaştırma ve Altyapı bakanlığı derhal görevini yapmalıdır! Halkevleri olarak taleplerimiz nettir. Bölgemizdeki tren seferlerinin, pandemi koşullarına uygun şekilde ve halk sağlığı önlemleri alınarak derhal başlatılmasını istiyoruz!
Sendika.Org