Eğitim Sen bir açıklama yayımlayarak, MEB’in gerekli tüm önlemleri almadan, okulları 1 Mart tarihinde açma kararında ısrar etmesinin doğru olmadığını gerekçeleriyle söyleyerek taleplerini sıraladı. Açıklamada “Hiçbir telafi programı yapılmadan bu sınavların yapılması, eğitsel olarak doğru olmadığı gibi etik-politik olarak da yerinde bir karar değildir” denildi
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) bir açıklama yayımlayarak Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) gerekli tüm önlemleri almadan, okulları 1 Mart tarihinde açma kararında ısrar etmesinin doğru olmadığını gerekçeleriyle söyleyerek taleplerini sıraladı.
Eğitim Sen yaptığı yazılı açıklamada şunu hatırlattı:
Bulaş riski bakımından yetişkinlerle benzer nitelikler taşıyan bir öğrenci grubu olan liselerde 12. sınıflar için okullar açılmakta, tüm seviyelerde 1 Mart ile 19 Mart tarihleri arasında, birinci dönemin yapılmayan sınavlarının yüz yüze yapılacağı ve bu sınavların 1 Kasım 2020 tarihine kadar olan konuları kapsayacağı belirtilmektedir.
Açıklamada, liselerde bir yandan 12. sınıflar için yüz yüze eğitime geçilmesi, diğer yandan hızla 9., 10. ve 11. sınıflarda sınavların yüz yüze yapılmaya başlanacak olması okul nüfusunun artmasına ve hareketlenmesine yol açacağı belirtilirken, “Liselerde sınavların yapılmasının planlanması, gerek takvimi, gerek kapsamı ve gerekse salgın koşullarında uzaktan eğitimde yaşanan eşitsizlikleri bir nebze ortadan kaldırabilecek telafi programlarının düşünülmemiş olması nedeniyle büyük sorunlar içermektedir” denildi.
Açıklamanın devamında şunlar söylendi:
Bu sınavlar her ne kadar 1 Kasım 2020’ye kadar olan konuları kapsıyor olsa da biliyoruz ki eğitim sürecinde çok ciddi sınıfsal eşitsizlikler, toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri ve anadili farklı olan öğrencilerin karşı karşıya kaldığı eşitsizlikler, eğitim sürecini çok olumsuz etkilemiş ve eğitim hakkının kullanılmasını büyük ölçüde sekteye uğratmıştır. Bu nedenlerle hiçbir telafi programı yapılmadan bu sınavların yapılması, eğitsel olarak doğru olmadığı gibi etik-politik olarak da yerinde bir karar değildir.
Eğitim Sen taleplerini şöyle sıraladı:
- Eğitim emekçilerine aşı yapılmasına gecikmeksizin bir an önce başlanmalıdır.
- Okulların ne zaman açılacağı, aşı takvimi, telafi programlarının kapsamı ve niteliği, okul içinde salgınla mücadele ve benzeri konulardaki karar süreçlerine, eğitim bileşenlerinin ve onların demokratik örgütlerinin katılımı sağlanmalıdır.
- Liselerde birinci dönem yapılamayan sınavların yapılması kararı iptal edilmeli ve bu sınavlar yüz yüze eğitime geçildiğinde mutlaka telafi programı yapılarak gerçekleştirilmelidir.
Açıklamanın sonunda, tedbirlerin hayata geçirilmemesi halinde bir kayıp kuşak yaratılacağı uyarısı yapıldı:
Yüz yüze eğitime geçebilmek için başta aşı olmak üzere alınabilecek tüm tedbirleri alma ve hızla bu tedbirleri uygulamaya geçirme imkânları varken, hâlâ bu tedbirleri hayata geçirmemenin kayıp bir kuşak yaratacağı bilinmelidir. Bunun sorumluluğu başta MEB olmak üzere iktidarın kendisindedir. Eğitim Sen olarak süreci yakından takip edeceğimizin, öğrencilerimizin ve tüm eğitim bileşenlerinin sağlıklı eğitim hakkını savunmaya devam edeceğimizin bilinmesini istiyoruz.
Sendika.Org