İzmir’de meydana gelen 6.9’luk depremin ardından TMMOB, İzmir Barosu ve İzmir Tabip Odası ortak basın açıklaması yaparak, deneyimli ekipleriyle görev almak istediklerini belirterek, yetkililerin işbirliği yapmamalarına tepki gösterdi.
113 yurttaşın hayatını kaybettiği depremin 6’ncı gününde arama kurtarma çalışmaları sona ererken enkaz kaldırma çalışmalarına başlandı. Çöken binaların yanı sıra, başta kamu binaları olmak üzere çok sayıda bina ağır hasar gördü. Çok sayıda hastane boşaltılırken, İzmir Adliyesi ve ek binaları ağır hasar aldı.
Depreme ilişkin bir araya gelen TMMOB, İzmir Barosu ve İzmir Tabip Odası ortak basın açıklaması yaptı. İzmir Barosu’nun Bayraklı Zeki Müren Parkı’nda kurduğu geçici çalışma alanında yapılan açıklamayı, İzmir Maden Mühendisleri Odası Başkanı ve TMMOB İl Koordinasyon Sekreteri Aykut Akdemir okudu.
“İşbirliği kabul edilmiyor”
Depremde zarar gören yurttaşların yaralarını sarmak için çalıştıklarını belirten Akdemir, önceliklerinin çalışmaların sağlıklı bir şekilde yürümesi ve işbirliği içinde olmak olduğunu söyledi.
Felaketin sorumluları ile ilgili gerekenin yapılması için takipte olacaklarını ifade eden Akdemir, “Yaşadığımız süreçte yurttaşlarımızın yaşam hakkı vazgeçilmez önceliğimizdir. Bununla birlikte barınma, sağlık, güvenlik gibi insani taleplerinin güvence altında olmasının takipçisiyiz” dedi.
Akdemir, salgın koşullarında yaşanan deprem ile birlikte olağandışı bir durum yaşandığına dikkat çekerek, “Bilim Kurulu ile afetlerde görev almış deneyimli ekibiyle, kadroları ile bilgi ve birikimini İl Hıfzıssıhha Kurulunda aktarmaya, müzakere etmeye, aksaklıkların tespiti ve çözümünde sahada da görev almaya hazır Tabip Odası’nın işbirliği kabul edilmemektedir. Binlerce avukatın ofisi altüst olmasına rağmen karşılıksız hukuki destek sunacağını açıklayan Baro’nun birikiminden adaletin tahsisi için faydalanılmalıdır” diye konuştu.
Kamu hizmetlerinin aksamaması için personelin güvenli koşulda görevini yerine getirilmesinin sağlanması gerektiğini dile getiren Akdemir, acil olmayan hizmetlerin durdurması ve iş önceliğinin afet yönetim çalışmalarını verilmesi gerektiğini belirtti.
Yine halkın bilgiye doğru ve şeffaf biçimde ulaşması gerektiğini kaybeden Akdemir, “Halk kendisiyle ilgili alınacak kararlara kurumsal siyasi örgütsel her düzeyde temsilcileriyle katılabilmelidir. Deprem bölgesi ve çevresindeki etrafında trafik akışı şu an olduğundan farklı ve etkin bir biçimde örgütlenmelidir. Geçici barınma alanlarının yerleri bir an önce belirlenmeli, önümüzdeki kış koşulları da dikkate alınarak bu alanlar sağlıklı ve güvenli yaşam için gerekli alt yapıya kavuşturulmalıdır” ifadelerini kullandı.
Pandemi koşullarında sağlık ve hijyenin önemi üzerinde duran Akdemir, alanda çalışan görevli ve yurttaşların salgın açasından güvenliğinin sağlanması gerektiğini vurguladı. Bu amaçla kişisel koruyucu araçların teminin sağlanması gerektiğini dile getiren Akdemir, ısınma, duş, tuvalet ihtiyaçlarının güvenli biçimde sağlanmasının gerektiğini belirtti. Akdemir, “Hasar görmüş veya boşaltılmış binaların yarattığı risklere karşı öncelikle yurttaşların can güvenliği sağlanmalıdır” diye ekledi.
Akdemir, son olarak “Aynı zamanda yurttaşlarımızın bu binalarda bulunan eşyaları güvence altına alınarak bir an önce kurtarılması için gerekli tedbirler alınmalıdır. Alanda yürütülen yardım destek çalışmalarının bütünsel olarak koordinasyonuna ihtiyaç bulunmaktadır. Bu kapsamda tüm yardım destek organizasyonlarının İzmir Büyükşehir Belediyesi koordinasyonunda yürütülmesi çalışmaların etkinliği ve verimini arttıracaktır” dedi.
Sendika.Org