Hatay Tabip Odası, kent genelinde artan koronavirüs (COVID-19) vakalarına ilişkin yaptığı açıklamada “Bakanlığın sadece ‘maske-mesafe-hijyen ile salgını önleyebilirim’ zihniyeti başarısız olmuştur” dedi ve bir dizi acil önlem maddesi sıraladı
Hatay’da koronavirüs (COVID-19) vakalarının artış göstermesinin ardından İl Hıfzıssıhha Kurulu kararıyla sokak sokak, ev ev karantina uygulamasına girilip, yurttaşların yoğun olduğu cadde ve sokaklarda sigara yasağı ile 65 yaş üstü için kısmi sokağa çıkma kısıtlaması getirildi.
Sendika.Org’a konuşan Hatay Tabip Odası Başkanı Dr. Sadık Nazik, kentte vaka sayılarının ciddi bir oranda artış gösterdiğini belirterek “Hatay Devlet Hastanesi’nde poliklinik alımları durduruldu, herkesi eski hastaneye yönlendiriyorlar. Ve gün geçtikçe her bir servisi kapatıp pandemi servisi olarak ilan ediyorlar” dedi.
Dr. Nazik ayrıca, Hatay Tabip Odası olarak hem İl Hıfzısıhha Kurulu’nda hem de İl Pandemi Kurulu’nda yer almak için resmi yazıyla Hatay Valiliği’ne başvuruda bulunduklarını ancak bir yanıt alamadıklarını kaydetti.
Hatay Tabip Odası da dün (16 Kasım) kentte artan COVID-19 vakalarına ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı.
Hastanelerde yoğun bakım servislerinin neredeyse dolduğunu, her gün yeni bir servisin COVID-19 hastaları için ayrılır duruma geldiğini belirten Hatay Tabip Odası, “Sadece Covid-19 hastaları değil, diğer hastalar da servis, yatak, yoğun bakım sıkıntısı yüzünden sağlık hizmeti almakta zorluklar yaşamaktadır. Acillerde ve ilçe sağlık müdürlüklerinde test için hastalar saatlerce beklemek zorunda kalmaktadır” ifadelerini kullandı.
Açıklamada, filyasyon ekiplerinin vakalara yetişemediği, teşhis edilen hastaların bir veya iki gün ilaç beklemek zorunda bırakıldığı vurgulanarak “Temaslı hastalar belirti gösterdiğinde 112 ambulansları yetersiz kalmakta, özel aracı olmayan kişiler toplu ulaşım araçlarıyla hastanelere gitmek zorunda kalmaktadır” denildi.
Hatay Tabip Odası, gelinen noktada salgın politikasının bütünüyle iflas ettiğini vurgulayarak “Bakanlığın sadece ‘maske-mesafe-hijyen ile salgını önleyebilirim’ zihniyeti başarısız olmuştur” dedi.
Açıklamanın devamında şu ifadeler kullanıldı:
“İşyerleri, fabrikalar tam kapasite çalışmaya devam ederken, insanlar işe gitmek için servis ve toplu ulaşım araçlarında neredeyse üst üste giderken, yemekhanelerde ve işyerlerinde işçiler yakın mesafede bulunmak zorundayken bu salgın kontrol edilemez. Salgın bilimsel yöntemlerle, şeffaf olarak, çeşitli kurumların birlikte çalışması ile yönetilmemektedir. Salgın ile ilgili verileri maalesef Sağlık Bakanlığı Pandemi Kurulu Üyeleri bile bilmemektedir. Halktan saklanan verilerle halkın pandemiyi önemsemesi beklenemez. Ama halkımız şunu bilmelidir ki vakalar belirtilenin çok üzerindedir. Vatandaşlar maske ve mesafe kuralına uymalı, kalabalık ortamlardan kaçınmalıdır. Zorunlu olmadıkça evden dışarı çıkılmamalı, dışarı çıkıldığında maskeler burun kısmını kapatacak şekilde takılmalıdır.”
Hatay Tabip Odası açıklamanın sonunda, bir dizi acil öneri maddesi sıraladı:
- Tüm ülkede iller arası giriş-çıkış kısıtlaması, 14 güne kadar toplumsal hareketliliğin azaltılması/sokağa çıkma kısıtlaması, temel/zorunlu ve acil mal ve hizmet üreten işler dışında bütün işlerde çalışmanın durdurulması olmak üzere virüsün yayılmasını azaltacak/durduracak önlemler hızla hayata geçirilmelidir.
- Salgının kontrol altına alınamamasının sorumluluğunu vatandaşlara yıkıp sadece “Maske-Mesafe-Hijyen” tekerlemesiyle pandemiyle başa çıkılamaz. Yapılması gereken, Dünya Sağlık Örgütü’nün başından beri önerdiği gibi çok sayıda test yaparak hastalık tanısı konanlara katı bir izolasyon uygulamak, evde izolasyon koşullarının sağlanamadığı durumlarda yerel yönetimlerle de işbirliği yaparak barınma olanakları sağlamaktır.
- COVID-19 dışı hastaların aylardır ertelemek zorunda kaldıkları sağlık hizmeti ihtiyacı daha fazla bekletilemez. Bölge ve nüfus özellikleri dikkate alınarak “pandemi dışı hastaneler” belirlenmeli ve ilan edilmelidir.
- Salgın mücadelesi ancak yüksek motivasyonlu ve yeterli sayıda sağlık çalışanlarıyla kazanılabilir. COVID-19 pandemisinin oluşturduğu istihdam ihtiyacı göz önüne alınarak hiçbir delile dayanmadan KHK ile ihraç edilmiş ve ataması yapılmayan hekimler/sağlık çalışanları acilen göreve başlatılmalı; aylardır pandemi mücadelesi nedeniyle yorgun düşmüş sağlık çalışanlarının çalışma koşulları ve özlük hakları hızla düzeltilmelidir.
- Türkiye’de salgının sekiz aydır kontrol altına alınamamasının sorumlusu kuşkusuz on binlerce yurttaşımızın hayatına mal olan pandemi sürecinden başarı hikâyesi çıkarmaya çalışanlardır. Bugüne kadar izlenen eksik, yanlış, tutarsız uygulamalara derhal son verilmeli, acilen aklın ve bilimin ışığında açık, şeffaf, güvenilir, toplumun bütün kesimlerinin katılımına açık yeni bir salgın politikası oluşturulmalıdır.
Sendika.Org