HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları Oruç, Hatay’da yaşanan ve yerleşim alanlarını da etkileyen orman yangınlarını Meclis gündemine taşıyarak “Yangın alanları ve çevresinde hangi maden ruhsatları vardır?” diye sordu
HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları Oruç, Hatay’da yaşanan ve yerleşim alanlarını da etkileyen orman yangınlarını Meclis gündemine taşıdı.
Yangınların nedeni üzerinden ciddi şüpheler ve iddialar oluştuğunu belirten HDP’li Hatimoğulları, “Hatay’daki bu yangının, daha önce 8 Eylül 2020 tarihinde yine soru önergesi ile gündeme getirdiğimiz Samandağ’daki yangının 7 Eylül’de yapılması planlanan Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) ihalesinin hemen öncesinde gerçekleşmesinde olduğu gibi; söz konusu bölgede yapılacak olan maden projesi varlığı bölgede yaşayan yurttaşlarda yangının maden projesi ile ilgili olabileceğine dair şüpheler uyandırmıştır” dedi.
“HATAY’DA YANAN ALANLAR, YAKIN ZAMANDA MADEN RUHSAT ALANLARI İÇİNE ALINMIŞTI”
Hatay Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün köylere gönderdiği 30 Eylül tarihli resmi yazıda, 12 Ekim tarihinde Arsuz ilçesine bağlı Hüyük Mahallesi’nde krom madeni projesi ile ilgili ÇED toplantısı yapılacağını duyurduğunu hatırlatan HDP’li Hatimoğulları, “Bir gece önce Valilik tarafından toplantının ertelendiği iletilmişse de bölgede maden istemeyen halk 12 Ekim’de Hüyük’te toplanmış ve tepkisini ortaya koymuştur. Hüyük Mahallesi Muhtarı Rıdvan Ani, ‘Yaşam alanlarımız maden için yok ediliyor. Hatay’da iki hafta kadar önce güney yamaçları yakıldı. Şimdi kuzey yamaçları’ demiştir” ifadelerini kullandı.
HDP’li Hatimoğulları, 1950 yılında çıkan 6831 sayılı orman yasasının 2002 yılına kadar sadece 14 kez değişirken AKP iktidarı sürecinde 41 kez değişikliğe uğradığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Orman yasası ile ormanlık alanların amaç dışı kullanılması sağlanmıştır. Kentleşme adına, 2-B arazisi olarak orman dışına çıkartılan bu ve benzeri yerlerin yapılaşmaya açılması bu tür tehditlerin yaşanmasına ve yangınların çıkmasına sebep olmaktadır. Anayasanın 169’uncu Maddesi Ormanları Korumak ‘Devletin ve vatandaşların görevidir’ sorumluluğunda en çok iktidara görev düşmektedir. Bu sorumluluk gereğince önlemler alması, düzenlemeler yapması gerekmektedir. Rant uğruna orman alanlarının maden aramalarına açılması, turizm yatırımlarına açılması ve/veya kiralanması işlemlerinden bir an önce vazgeçilmelidir. Yurttaşların ormanlık alanın vasfı dışında hiçbir müdahaleye açık olmayacağı yönündeki talepleri karşılanmalıdır.
HDP’li Tülay Hatimoğulları, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:
- Kontrol altına alındığı bilgisi paylaşılan yangın, Orman Genel Müdürlüğü internet sitesinde neden “devam ediyor” olarak gözükmektedir? Yangın neden halen söndürülememiştir?
- Yangının çıkış nedeni belirlenebilmiş midir? Yangının çıkış nedeni titizlikle araştırılacak mıdır?
- Gözaltına alınan şüpheliler hakkındaki süreç hangi aşamadadır? Soruşturma süreci şeffaf ve hızlı bir şekilde yürütülecek midir? Soruşturma sonucu şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylaşılacak mıdır?
- Bölgede yaşanan yangınlarda net olarak ne kadar büyüklükte alan zarar görmüştür? Kaç tane ve hangi cins ağaç-bitki yanmıştır? Zarar gören tüm canlılar için tespit çalışması yapılacak mıdır?
- Evleri, işyerleri, bahçeleri, araçları vs. yanan yurttaşların zararları karşılanacak mıdır?
- Yangın bölgesinde yaşayan yurttaşlar için alınan önlemler nelerdir?
- Yangınlarda oluşan maddi ve manevi kayıpları önlemek üzere kentsel yerleşimlere açılan alanlar ile orman alanları arasında koruma bandları oluşturmak üzere çalışmalarınız olacak mıdır?
- Yangın sonrasında bölgedeki ekosistemi yeniden canlandırabilmek için çalışmalarınız var mıdır? Varsa nelerdir?
- Çıkan yangınların, son dönemde Türkiye’de bazı bölgelerin maden sahası olarak ilan edilmesiyle ilişkisi var mıdır? 12 Ekim’de yapılması planlanan krom maden projesi için ÇED toplantısı duyurusu yapılan bölgede yangının çıkması tesadüf müdür?
- Yangın alanları ve çevresinde hangi maden ruhsatları vardır?
- Anayasa’nın 169. Maddesinde “yanan orman alanı yeniden orman haline getirilir” hükmü yer almaktadır. Bu yükümlülük tarafınızca denetlenmekte midir? Yanan ormanlık alanların kesinlikle imara açılmaması için özel önlemler almayı planlıyor musunuz?
Sendika.Org