HaberTürk yazarı Fatih Altaylı, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya’nın kendisini arayarak, “Tüm olanlar için bir günah keçisi, bir kurban arıyorsanız ben buradayım” dediğini aktardı. Yerlikaya önümüzdeki hafta kentte esnek mesaiye geçileceğini de duyurdu
HaberTürk yazarı Fatih Altaylı, 25 Ekim’de yazdığı “İstanbul Valisi sınıfta kaldı” başlıklı köşe yazısında Vali Ali Yerlikaya’yı pandemi yönetimi konusunda eleştirmişti. Altaylı, bugünkü (27 Ekim) köşe yazısında Yerlikaya’nın açıklamalarına yer verdi.
Altaylı, Yerlikaya’nın kendisini arayarak, “Tüm olanlar için bir günah keçisi, bir kurban arıyorsanız ben buradayım” dediğini aktardı.
“Tüm olanlar için bir günah keçisi, bir kurban arıyorsanız ben buradayım” diyerek sorumluluğu üstlenmeye hazır olduğunu söyleyen Yerlikaya şunları ifade etti:
Ekim ayında İstanbul’da salgının en üst seviyeye geleceğini İl Pandemi Kurulumuzda öngörmüştük. Tatilden dönecek olanlar, köylerinden, memleketlerinden gelecek olanlarla beraber bir yükseliş olacağını biliyorduk. Bununla ilgili olarak başından beri uyarılarımızı yaptık.
Pandeminin başından beri en yakın çalıştığı kişinin İstanbul Büyükşehir Beledisyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğunu ifade eden Yerlikaya, “Benim işim siyaset değil. Hizmet. Bunun için de Ekrem Başkan’la sürekli temas halindeyiz. Çok da iyi çalışıyoruz bilesiniz. Hiçbir sıkıntı yok” dedi.
İstanbul’da salgının yeniden yükselmesindeki en önemli nedenin toplu ulaşım olduğunu ifade eden Yerlikaya, ulaşıma ilişkin şöyle konuştu:
Bunu unutmayalım. Bu toplu ulaşımı rahatlatamazsak bu salgını kesemeyiz. Bunu da taşıt sayısını arttırarak yapamayız. Metrobüs zaten limitte. 17 saniyede bir otobüs geçiyor. Bunu daha da kısa süreye indiremeyiz. Diğer hatlarda da sefer sayısını arttırsak bu kez de durak yoğunluğu sorun olarak karşımıza çıkıyor. Vatandaşa durakta bekleme diyemeyiz.
İstanbulluların hasta hasta işe gittiğini ifade eden Yerlikaya “Çünkü COVID’den korkuyor ama işten atılmaktan daha çok korkuyor. Bu noktada bir sorun var” diye konuştu.
Alınacak en önemli önlemin “esnek mesai” olduğunun altını çizen Yerlikaya, “Çünkü toplu ulaşım ve ulaşım sorununu başka türlü çözmemiz mümkün değil. Tabii bunu sadece kamu çalışanları ile yapamayız. İstanbul’da toplam çalışanlara kamu çalışanlarının oranı yüzde 8 civarı. Gerisi özel sektör. Yani 400 bin civarı kamu çalışanı var diyelim kabaca. Özel sektörde ise 5 milyon. Yani benim kamu çalışanlarını esnek mesaiye geçirmem sorunu çözmüyor. Bu durumda bizim özel sektörle ve üniversitelerle de oturup konuşmamız gerekiyordu” diye devam etti.
Yerlikaya haftaya esnek mesaiye geçeceklerini ifade ettiği açıklamalarını şöyle sürdürdü:
Önce işverenlerle görüştüm. İSO Başkanı Erdal Bahçıvan ile konuştuk, işveren sendikaları ile konuştuk. Sonra sendikalarla görüşmeye geçtik. DİSK, TÜRK-İŞ, HAK-İŞ hepsi ile. Bütün başkanlar çok olumlu yaklaştı. Üniversite rektörleri ile görüştüm. Eylül ayında bu kararı almıştık. Görüşmeler, hazırlıklar yapıldı. Haftaya tüm gazeteleri, yayın kuruluşlarını ziyaret ederek bu esnek mesaiyi anlatacağım ve buna geçeceğiz. En önemli tedbir bu olacak emin olun.
Kasım ayı ile birlikte “esnek mesaiye” geçileceğini ifade eden Yerlikya, bir suçlu aranacak olursa kendisinin suçlu olduğunu da vurgulayarak sözlerini şöyle bitirdi:
Burada hükümetimiz ile beraber hareket ediyoruz. Bildiğimizi okuyamayız. İçişleri Bakanımız, Maliye Bakanımız çok destek veriyor. Merak etmeyin. Bu haftadan itibaren salgının frenine basmış oluruz. Ama ille de bir suçlu lazımsa. Haklısınız. Ben suçluyum.
Sendika.Org