“Trump, seni başkan yaptırmayacağız…” dedi ve demeye devam edecek New York Times!
ABD siyasetini, yaklaşan başkanlık seçimlerini izleyenler Trump’ın bir türlü açıklamadığı vergi beyannamelerinin önemini bilir.
Bilmeyenler için kısaca özetleyelim. ABD’de vergi mükellefi kişiler ve şirketler her yıl vergi beyannamesi doldurarak önceki yılın gelir ve giderlerini, vergi kesintilerini, değişik muafiyetleri, vs. dikkate alarak ödemeleri gereken vergi miktarını belirler. Bu miktar, bazen ödenmiş, kesilmiş vergilerden fazla olabilir ve de ek vergi ödemesi gerektirir. Bazen de az olur ve vergi idaresi fazla kesilmiş vergi miktarını mükellefe geri öder.
ABD’de başkan adaylarının, seçilmiş başkanların bu beyannameleri açıklamaları yerleşmiş bir uygulama. Trump da 2016 seçim kampanyası sırasında beyannamelerini açıklayacağını söylemesine rağmen çeşitli bahanelerle bugüne kadar bu açıklamayı savsakladı. Şu ana kadar Trump’ın ne kadar vergi ödediği bir iki yıla ilişkin kısmi bilgiler dışında spekülasyon konusu idi. Bir yanda Trump’ın kendisini çok başarılı bir iş adamı olarak pazarlayışı, bir yanda da “sürekli zarar eden” yatırımları yüzünden hiç vergi ödememiş olma ihtimali bu konunun sürekli gündemde kalmasını sağlıyordu.
Ta ki, dün ve bugün New York Times gazetesi 2000-2017 arası Trump’ın 18 yıllık vergi beyannamelerini ele geçirdiğini ve Kasım’da yapılacak seçimlere kadar beyannamelerdeki bilgileri peyderpey yayımlanacağını duyurana kadar. Bu yazının başlığının meşruiyeti New York Times’ın bu kararından geliyor. Anlaşılan o ki, beyannamelerde Trump’ın vergi kaçırmak için yaptığı inanılmaz muhasebe akrobasileri mevcut ve bunları yavaş yavaş öğreneceğiz. Haliyle Biden cenahı ve Trump’ın karşısındaki kesimler de bu bilgileri sonuna kadar kullanarak Trump’ı sıkıştıracak.
İlk gün açıklanan bilgilerden çok çarpıcı olan birkaçını paylaşalım:
Tahmin edilebileceği üzere ilk günkü açıklamalar bile yeterince Trump’ın prestijini, imajını ve karakterini ciddi biçimde zedeleyecek nitelikte.
Maalesef, Trump’ın yeniden seçileceğine kesin gözüyle bakma sol kesimlerde de oldukça yaygın. Bence mesnetsiz bu tahminin etkisi de genellikle kitleleri pasifize edici ve moral bozucu oluyor.
Öteden beri Trump’ın seçilme ihtimalinin olmadığını iddia ediyorum. Dayandığım en önemli iki gelişme COVID-19 salgınındaki başarısızlık ve ırkçılığa karşı gelişen hareketlilik idi. Daha sonra hala önlenemeyen ABD’nin Batı yakasındaki yangınlar da bu gelişmelere eklendi. Şimdi de New York Times’ın ortaya çıkarmakla kalmadığı, başkanlık seçimlerine kadar her gün gündemde kalacak vergi kaçakçılığı dosyası ve “seni başkan yaptırmayacağız” tavrı…
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.