Sakarya’nın Hendek ilçesindeki havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamaya ilişkin gözaltına alınan 4 kişi tutuklandı. İş Güvenliği Uzmanı Aslı Bozkurt ifadesinde işçilerin patlama tehlikesini söylediğini ancak fabrika yönetiminin önlem almadığını belirtti
Sakarya’nın Hendek ilçesindeki havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamanın ardından gözaltına alınan Fabrika sorumlu müdürü Asiye Angın, iş güvenliği uzmanı Aslı Bozkurt ve ustabaşı Erşan Öztürk tutuklandı.
Halk TV’nin haberine göre, mahkemede ifade veren İSG Uzmanı Aslı Bozkurt, işçilerin yanlarında gereğinden fazla malzeme bulundurduklarını ve bunun da üretim baskısının sonucu olduğunu belirtti. Ustabaşı Erşan Öztürk ise müfettişlerin denetime gelmeden önce fabrika yönetiminin bilgilendirildiğini belirtti.
“Patlamanın nedeni üretim baskısı”
İSG Uzmanı Aslı Bozkurt ifadesinde şunları söyledi:
En büyük aksaklık işçilerin gerekenden çok kimyasalmadde ve barut bulundurmaları sorunudur. İşçiler daha fazla üretim yapabilmek adına ve baskılar neticesinde zorunlu olarak bunu yapıyordu. Her uyardığımda, ‘Biz ne yapalım? Bizden sayı istiyorlar. Sayıyı yetiştirmek zorundayız’ diyorlardı. Mevzuat gereği yanlarına en fazla 1 kilogram malzeme almaları gerekirken fazla miktarda patlayıcı madde bulunuyordu. Güvenlik gereği bir kovanın yarısına kadar dolu olması gerekirken, genellikle 10 litrelik kovanın yarısı veya yarısından fazlası doluydu. İşveren temsilcisi Hasan Ali Velioğlu’nu uyardığımda ‘bu işi yıllardır yapıyoruz. Sen ne biliyorsun. hiçbir şey olmaz’ diyordu. Her işçinin ne kadar malzeme ürettiği kontrol ediliyordu. Günlük üretilen mallar A4 kağıda elle yazılıyordu. İşçiler endişe taşıdığı için iş yetiştirme çabasına giriyordu. Tedbirleri unutarak daha fazla üretiyorlardı. İşletmede önemli olan her zaman daha fazla mal üretimiydi. Vefat eden Havva Çelik’in çalıştığı labaratuvarda 40-50 tabak üretim yapılması gerekirken, 120-150 tabak üretiliyordu. Çalışanlarda özel ayakkabı, antistatik kıyafet ve donanım görmedim. Torpil bölümünde terlikle çalışan işçiler görüyordum. koruyucu kıyafetlerin zimmetle teslim edildiğini bildiren evraklar var ise de gerçekten verilip verilmediğini bilmiyorum. kullanıldığını görmedim. Çalıştığım işletme şirkete çalışmaya devam ediyordu. Gücüm bir yere kadardı. Yaptırım gücüm yoktu. Aksaklık ve eksikliklerin giderilmemesi ve çalışmış olduğum iş yerlerinde en fazla tehlike arz eden işletmenin Coşkunlar olması nedeniyle 22 mayıs 2020’de istifa mektubu verdim. Çünkü işçilerden sürekli şikayet gelmekteydi. İşçiler ‘Aslı hanım burası patlayacak. başımıza bir şey gelecek. bir şey yapın’ diyorlardı. Benim ise sözüm geçmiyordu. Çalışanların yanında fazla hammadde bulundurması ve koruyucu kıyafet hususunda hiçbir eksiklik giderilmedi.
İşçi Emel Şengül, muska tabir edilen havai fişeklerin nemlendiğini ve malzemelerin güneşte kurutulduğunu söyledi:
Muskalar nemlenme yapmıştı. Malzemeleri güneşte kuruttuklarını gördüm. patlamadan 3-4 gün önce malzemelerden duman çıktığını söylemişlerdi. Patlayıcıları kimyagerlerin kontrol etmesi gerekirken, bunu ustabaşılarımız yapmaktadır. Makine arıza yaptığında gerekli bakımlar yapılmıyordu
İşçi Sevim Delimehmet ise ifadesinde, “Rutubetten dolayı malzemeleri güneşe seriyorlardı. Güneşe serilen malzemeler yanıcı olduğu için patlamasından korkarak, çok kez uyarmamıza ve söylememize rağmen ‘Bir şey olmaz. siz devam edin’ derlerdi” dedi.
Ustabaşı Erşan Öztürk ise ifadesinde kendisini “Kosova’ya göndereceğimiz muskanın tutkalının fazla sürülmesi nedeniyle koku yaptığını tespit ettim. muska bölümünün yan tarafındaki saçağın altında masanın üzerinde koli değiştirme işi yapıyorduk. kolileri havalandırıp yeniden kolileyerek kaldırıyorduk ve depoya koyuyorduk. Malzemeleri açık alana serme ve kurutmaya bırakma gibi bir durum söz konusu olmadı” sözleriyle savundu.
Öztürk ayrıca müfettişlerin denetime gelmeden önce kendilerine haber verildiğini belirtti.
Sendika.Org