Eskişehir’de katledilen Ayşe Tuba Arslan’ın davasının üçüncü duruşması görüldü. Mahkeme sanık Yalçın Özalpay’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi
Eskişehir’de katledilen Ayşe Tuba Arslan’ın davasının üçüncü duruşması görüldü. Dava duruşması öncesi Eskişehir Demokratik Kadın Platformu ile Kadın Meclisleri’nden kadınlar basın açıklaması yapmak için adliye önünde toplandı.
Basın açıklamasını Eskişehir Demokratik Kadın Platformu adına Songül Argünağa okudu.
Argünağa, Arslan’ın hayatta kalabilmek için 23 kez önlerinde bulundukları adliyeye geldiğini söyledi. Argünağa sözlerine, “Fakat ne yazık ki Eskişehirin en işlek caddesinde, en işlek saatinde herkesin gözü önünde katledilirken de çantasında ‘’Benim ölümüm gerçekleşince mi bana yardım edeceksiniz’’ yazdığı başvuru dilekçesi vardı. Ayşe Tuba’nın tüm çabalarına rağmen duyuramadığı sesini haykırmak için bugün buradayız” diye devam etti.
Arslan’ın dosyasının uzlaştırma bürosuna gönderildiğini de belirten Argünağa, bir kadının katledilmesine giden yola taşların nasıl döşendiğini şu ifadelerle anlattı:
Ayşe Tuba şikayet ettikçe dosyaları savcılık tarafından Uzlaştırma bürosuna gönderildi, kendisini ölümle tehdit eden ve ne yazık ki neticede öldüren erkek Yalçın Özalpay ile uzlaştırılmak istendi. Belki artık yapmaz ümidi ile ikna edildi. Yalçın Özalpay daha da saldırganlaştı ve dosya her seferinde yeniden yeniden uzlaştırmaya gönderildi.
“Biz Ayşe Tuba kız kardeşimizin bedenini 44 günlük hastane odasındaki yaşam mücadelesinin ardından 25 kasımda Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslarası Dayanışma gününde omuzlarımızda taşıyıp toprağa verdiğimizi unutmuyoruz. Yasta değil isyandaydık, isyandayız” diyen Argünağa sözlerini “6284 sayılı kanunun uygulama sorunları çözülsün”, “Kadın cinayetlerinde iyi hal ve tahrik indirimi ile cezasızlık politikası son bulsun” talepleri ile sonlandırdı.
Savcı mütalaasında şu ifadelere yer verdi:
Sanığın söz konusu eylemleri eski eşi olan maktüle yönelik tasarlayarak, canavarca hisle ve eziyet çektirerek gerçekleştirdiğini gösterdiği, haksız tahrik hükümlerinin uygulanma şartının somut olayda gerçekleşmediği anlaşılmakta.
Mahkeme ise sanık Yalçın Özalpay’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Sendika.Org