Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri ve belediye eş başkanlarından oluşan HDP heyeti, son dönemde saldırılara maruz kalan Kars Belediyesi Eş Başkanları Şevin Alaca ve Ayhan Bilgen’e destek ziyaretinde bulundu
HDP Kars İl Örgütü binasında basın toplantısı düzenlendi. Heyet adına açıklama yapan HDP Halklar ve İnançlar Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları, Kars Belediyesi’nin Türkiye’ye model olacak ve bütün farklı siyaset kimliklerin temsiliyetinin olduğu bir meclisle yönetildiğini hatırlattı.
Kars Belediyesi’ne yönelik yandaş medya tarafından saldırı kampanyaları örgütlendiğini belirten Hatimoğulları, “Bizler bu kampanyanın amacını, nelerin hedeflendiğini, özellikle Türkiye’deki son 3-3,5 yıllık siyasi sürece baktığımızda bunun hangi amaçla yapıldığını gayet iyi biliyoruz. Kars Belediyesi, HDP tarafından kazanılmış bir belediyedir” ifadelerini kullandı.
Hatimoğulları, açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
Kars Belediyesi bugün bütün Türkiye’ye model olacak, bütün farklı siyasetlerin temsiliyetlerinin olduğu bir meclisle yönetiliyor. Bu meclis, tamamen Kars halkları için, kentin yeniden inşası için canla başla çalışmaktadır. İşte tam da yandaş medyanın AKP iktidarının ve küçük ortağı MHP’nin tahammül edemediği nokta budur. Çünkü burada böylesi bir çalışma olması istenmemektedir.
Çünkü onların derdi yerel yönetimlerin esas vazifesini yerine getirmesi değil; yerel yönetimlerin kendilerinin siyasi uydusu gibi çalışmasını istiyorlar. Oysaki Kars Belediyesi özgün faaliyetleri ve farklı siyasi partilerin temsil edildiği bir meclisle çalışmalarını başarılı bir şekilde yürütmektedir. Bugün Kars Belediye Meclisindeki bu çeşitlilik aslında Türkiye’nin çeşitliliğini göstermektedir.
Benim Barış Meclisi sürecinden tanıştığım değerli Ayhan Bilgen, belediye eş başkanımız o sürecin mimarlarındandır. Bu ülke insanlarının kardeşçe, huzur içinde, ayrıştırılmadan, kutuplaştırılmadan nasıl yaşayabileceğine dair güçlü söz kurmayı başarmış ve Türkiye Barış Meclisi’nin önemli neferlerinden biri olmuştu. İşte tam da o anlayışın, yerel yönetimlere yansımalarını Kars Belediyesinde görüyoruz.
Bugün Kars Belediyesini, Kardeş Aile Kampanyamızı bu şekilde hedefleyerek, daha çok dayanışma ve ortaklaşmaya ihtiyacımız olan bugünlerde yapmaya çalıştıkları şey yerel yönetimleri etkisizleştirmektir. Bakın koronavirüs günlerinde yemediler, içmediler Batman Belediyesi dahil 8 belediyemize kayyım atadılar. Sebep; çünkü dezenfektan ve maske dağıtıyorlardı, çünkü koronavirüsle mücadele konusunda halka gerekli hizmeti sağlıyorlardı. İşte buna tahammül edemediler.
Elbette bununla da yetinmediler Korona günlerinde. Adana, Mersin, İstanbul Belediyeleri gibi birçok büyükşehir belediyesinin yardımlaşma ve dayanışma için açtıkları hesaplar bloke edildi. Bakın aşevleri kapatıldı. Çünkü diyorlar ki hiç kimse hiç kimseyle dayanışamaz. Herkes, bütün toplum bir tek ele bakacak o da Cumhur İttifakı; onun dışında kalanların birbiriyle dayanışmasına, birbirine el uzatmasına müsaade etmeyeceğiz diyen bir otoriter zihniyetle karşı karşıyayız. Oysaki pandemi günlerinde, bu ve benzeri olaylarda merkezi hükümete düşen görev nedir? Elbette koordineli bir şekilde yerel yönetimlerle bu hizmetleri sağlamaktır.
Bugün AKP’nin ve Cumhur İttifakının virüsle mücadeledeki başarısızlığının simgesi, işte şu taktığımız maskenin dağıtım biçimi oldu. Maskeleri dağıtamaz hale geldiler. Defalarca yöntem değiştirdiler. Oysaki merkezi hükümet, yerel yönetimlerin görevini yerine getirmesine müsade etseydi, onlarla koordineli çalışsaydı, bencil bir şekilde siyasi çıkarları uğruna toplumun sağlığını hiçe saymasaydı bu maskeler çok daha başarılı bir şekilde toplumun her kesimine, her sokağa, her eve ulaşmış olurdu.
Ama onların seçtiği yöntem; herkes bize bakmak ve bize mahkum olmak zorundadır. Hayır değerli arkadaşlar hiçbirimiz onlara mahkum değiliz. Bugün ne Kars halkı ne Türkiye hakları ne Ankara, İzmir, Adana, Mersin halkları onlara mahkumdur. Salgın sürecinde bile partizanlık, siyasi ayrımcılık yapıp hizmetin halka ulaşmasını engellemeye çalışanlarla bizler uzlaşma niyetinde olmadık, olmayacağız da.
Bizlerin Kardeş Aile Kampanyası hedeflendi. Bakın Kardeş Aile Kampanyası bugün bir toplumun esasen olmazsa olmazı olan, zor günlerde dayanışmanın sembolü olan bir kampanyadır. Bu kampanyayı HDP başlatmıştır. Ama HDP’nin bu manada hesabına giren herhangi bir nakdi katkı yoktur. Bugün amacımız; Türkiye’de yaşayan bütün halkların, Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Lazıyla, Azerisiyle, Çerkesiyle sayamadığım 72 milletten insanın arasında bir eşleşmeyi sağlamak ve bu dayanışma köprüsüyle bütün farklı halklardan ve inançlardan ihtiyaç sahibi insanların, katkı sağlayabilecek ailelerle buluşmasını sağlamaktır. Bunun için bize diyorlar ki Kars Belediyesi hedef gösterilerek, sahte Kızılay diyorlar, bir örgüt ismi vererek örgütün KIZILAY’ı diyorlar. Bugün bizim yaptığımız bu kampanya şu an ismini zikrettiğimiz kurumsal Kızılay’dan zaten uzak dursun istiyoruz. Çünkü bugün AKP iktidarı Kızılay dahil her kurumun ismini cismini kirletme konusunda nam salmıştır. Bugün Kızılay’ın aracı olduğu yolsuzluğu Başkentgaz ve çocuk istismarıyla bilinen Ensar Vakfı’na aktarılan paraları biliyoruz, bunu kamuoyu biliyor. Bunu TBMM’de belgeleriyle biz paylaştık. O nedenle biz diyoruz ki bu tarz Kızılaylarınız sizin olsun, biz burada sadece ve sadece tertemiz bir dayanışma içerisindeyiz. Bizim Kardeş Aile Kampanyasındaki hedefimiz, ihtiyaç sahibi ailelerle dayanışmak ve dayanışmayı gerçekleştirmektir. Bütün baskılara, engellemelere rağmen bunu sürdürmeye devam edeceğiz.
Kars Belediyesi’ne dönük ayrıca şunu belirtmek istiyorum burası farklı halkların yaşadığı bir bölge. Son derece de siyasi çeşitliliğe sahip olan bir bölge. Bu ilimizde HDP belediyesi iki değerli eş başkanımız ve belediye meclis üyelerimiz, halklar arasında köprü kurma anlamında önemli emekler harcamaktadırlar. Yine bugüne kadar Kars Belediyesinin kaynaklarını çetelere peşkeş çekenlere karşı oldukça net, temiz, insana ve doğaya hizmet odaklı faaliyet yürütmektedir belediyemiz. İşte bu belediyenin bu şekilde çalışma yürütmesine tahammül etmeyenler, yani bir yandan siyasi görüşünden dolayı bunu kabullenmeyenler öte yanda çetelere çıkar sağlamayı reddettiği için saldırılara uğramaktadır.
Bugün yandaş basının hedef haline getirmesinin yanı sıra adları uyuşturucu kaçakçılığına, cinayetlere karışmış olanlar belediyemize zarar vermeye çalışıyor. Buradaki hedef esasen iki değerli eş başkanımıza sert bir mesaj vermektir. Ama iki başkanımız, meclis üyelerimiz ve partimiz HDP nasıl seçimden bugüne kadar hesap verilebilir bir çalışma yürüttüyse, nasıl kente katkıyı şeffaf bir şekilde yürüttüyse, büyük bir borçla aldıkları belediyeyi her şeye rağmen, projeleri desteklenmemesine rağmen kıt kaynaklarla yürütmeyi başardılarsa, bundan sonra da büyük bir dayanışmayla başaracaklardır. Bizim çağrımız Kars halklarınadır: Belediyemize zarar vermek isteyen merkezi hükümetin siyasi çıkarlarına karşı, burada belediyemize zarar vermek isteyen yerel çıkar gruplarına karşı belediyemizi ve belediye eş başkanlarımızı en güçlü biçimde sahiplenmenin zamanıdır.
Bu çıkar gruplarına hiçbir şekilde pabuç bırakmamak için Kars halklarının ve STK’lerinin tek vücut halinde belediyemizin yanında durarak bu dayanışmayı göstermesi önemlidir. Bakın, bunun yansımaları Türkiye kamuoyunda da güçlü olmuştur. Demokrasi İçin Birlik (DİB) bir imza kampanyası başlattı. 122 kurumun imzası bir gün içinde sağlanmış oldu. Bunun devamı gelecektir. Belediyemizi hedefleyenler şunu çok iyi bilmelidir ki; Türkiye’deki vicdan sahibi herkesin desteği ve dayanışması devam edecektir.
Sendika.Org