12 hukuk kurumu, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın nefret suçu içeren sözlerini eleştirdiği için Ankara ve Diyarbakır barolarına soruşturma açılmasına ortak açıklamayla tepki gösterdi
Hukuk kurumları, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın eşcinsellik, nikâhsız beraberlik ve HIV taşıyıcıları için sarf ettiği nefret suçu içeren sözlerini eleştirdiği için Ankara ve Diyarbakır barolarına soruşturma açılmasına ortak açıklamayla tepki gösterdi
Avukat Hakları Grubu, Avukat Hareketi, Avukatlar Sendikası, Çağdaş Avukatlar Grubu, ÇHD İstanbul şubesi, Demokrasi İçin Hukukçular, Hukukta Sol Tavır Derneği, Katılımcı Avukatlari, Kartal Hukukçular Derneği, ÖHD İstanbul Şubesi, Özgürlükçü Demokrat Avukatlar ve Sosyal Hukuk’un ortak imzasıyla yayımlanan açıklamada “İnsan haklarını her koşulda savunan baroların yanındayız” dedi.
Tayyip Erdoğan ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün, Erbaş’ın beyanlarını savunduğunu ve baroları suçladığını hatırlatan hukuk kurumları “İktidar yetkililerinin bu beyanları, yargıya talimat niteliğindedir. Nitekim Ankara ve Diyarbakır Baroları hakkında, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın bu sözlerini, Anayasa ve uluslararası sözleşmeler bağlamında eleştiren açıklamaları nedeniyle soruşturma başlatılmıştır” ifadelerini kullandı.
Hukuk kurumları, Ali Erbaş’ın söz konusu ifadeleri “Diyanet İşleri Başkanı” sıfatıyla, bir kamusal gücü kullanarak sarf ettiğini belirterek “Bu yanıyla devleti bağlayıcı niteliktedir. Cumhurbaşkanı ve Adalet Bakanının aynı söylemi savunmuş olması, temel insan haklarını olduğu kadar, demokratik devletin en önemli temellerinden biri olan laiklik ilkesini de ağır bir şekilde ihlal etmiştir” dedi.
Baroların, Avukatlık Kanunu 76. maddesi uyarınca insan haklarını ve hukuk devleti ilkesini korumak için her türlü girişimde bulunmalarının hem yetkileri, hem de sorumlulukları olduğunu kaydeden hukuk kurumları, devamında şunları kaydetti:
Her kurumu bağlayıcı nitelikteki Anayasanın 2, 10 ve 136. maddeleri, AİHS 13. maddesi ve İstanbul Sözleşmesi gereğince, hangi nedenle olursa olsun, devleti temsil eden hiç kimse, kamu gücünü kullanırken; dinsel nedenlerle belirli toplumsal kesimleri suçlayamaz, hedef gösteremez. Baroların bunu hatırlatması, görevleri gereğidir.
Hukuk kurumları, barolara açılan soruşturmaların yargı bağımsızlığına müdahale olduğunu ve bunun kabul edilemeyeceğini belirterek “TBB başkanının ise, Ankara Barosunu itham eden cümleler kurması, avukatlık ve demokratik değerlerle en küçük bir bağının kalmadığını gösteren yeni bir adım olmuştur. İnsan haklarını ve Anayasal ilkeleri her koşul altında savunan Barolarla dayanışma içinde olacağımızı kamuoyuna duyuruyoruz” ifadelerini kullandı.
“Siyasi iktidarın avukatlık mesleğine ve barolara müdahalesine izin vermeyeceğiz” diyen 12 hukuk kurumu, hukuksuz soruşturmalara karşı Ankara ve Diyarbakır barolarının yanında olduğunu belirterek açıklamayı sonlandırdı.
Sendika.Org