SES Ankara Şubesi kimi sağlık çalışanlarına yapılan ek ödemelerle ilgili bir değerlendirme yayımladı. Uygulamada oluşan adaletsizliklerin sıralandığı değerlendirme raporunda sağlık çalışanlarına ayrım yapılmaksızın çift maaş verilmesi, bir yıl süresince yıpranma payı ve yine ayrım yapılmaksızın 1 derece ilerleme verilmesi talepleri yer aldı
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şubesi, kimi sağlık çalışanlarına yapılan ek ödemelerle ilgili bir değerlendirme raporu yayımladı.
Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan “Sağlık çalışanlarına yönelik 3 ay tavandan ek ödeme yapılacak” açıklamasının ardından SES tarafından “Döner sermayenin tavandan verilmesine yönelik müjde genel itibariyle, pandemi sonrası 20 yıllık döner sermaye uygulamasının ve özerk bütçeli hastanelerin çöktüğünün göstergesidir. Kamu hastanelerinin pandemi sonrası ayaktan ve yataklı hizmetlerinde %80 oranında hizmet sunumunun düşmüş olması, salgın döneminde hastanelerin gelirlerinde %80’lik düşmeye işarettir” değerlendirilmesi yapıldı ve şu talepler öne çıkarıldı:
- Tüm sağlık emekçilerine salgın süresince çift maaş verilsin,
- Bir yıl süresince yıpranma payı verilsin,
- Tüm sağlık emekçilerine 1 derece ilerleme verilsin.
Ek ödemeler sonrası yayımlanan değerlendirme raporunda düzenlemenin mecburiyetten hayata geçirildiğine şu ifadelerle dikkat çekildi:
Söz konusu kararın makam onayında ‘Sağlık personelin gelirlerinde önemli bir paya sahip olan ek ödemelerin kaynağını sağlık tesislerinin geliri oluşturmaktadır. Hastalığın yayılmasını önleyici tedbirler kapsamında aciliyeti olmayan ve ertelenebilir sağlık hizmetlerinin verilmemesi sebebiyle sağlık hizmetinin arz ve talebinde düşüşle beraber, sağlık tesisi gelirlerinde ve dolayısıyla personele yapılan ek ödemede de azalma meydana gelmiştir’ vurgusu sendikamızın daha önceki açıklamalarında olduğu gibi düzenlemenin mecburiyetten hayata geçtiğini göstermektedir. Sendikamız sağlık emekçilerinin genel itibarıyla, gelirlerinin sağlık hizmetlerine arz talep dengesi ile belirlenmesinin ‘ücret esnekliği’ olduğunu ifade etmiştir.
Raporda, genel itibariyle uygulamada oluşan adaletsizlik ve sorunlar şöyle sıralandı:
- 4/D statüsünde çalışan sağlık emekçileri hiçbir şekilde ödemelerden yararlandırılmamıştır.
- Taşeron statüsünde çalışan sağlık emekçileri ödemelerden yararlandırılmamıştır.
- İşkur üzerinde çalıştırılan sağlık emekçileri düzenlemeden yararlandırılmamıştır.
- Yardımcı hizmetler ve idari hizmetler sınıfı personel ya bu ödemelerden yararlanamamış yada ödemeler cüzi tutarlarda kalmıştır.
- Aile Hekimliğinde görev yapan sağlık emekçileri düzenlemelerden yararlandırılmamıştır.
- Lise mezunu hekim dışı sağlık emekçileri çok düşük (20tl ile 400 tl arasında) tutarlar üzerinden yararlanabilmiştir.
- 112 Acil Sağlık Hizmetleri gibi özellikli alanda görev yapan lise mezunu sağlık çalışanlarına yapılan ödemeler ile bir önceki ay ödemeleri arasında 20 tl fark oluşmuştur.
- Hemşire, tekniker, teknisyen, tıbbi sekreter, hasta bakım personeli vb unvanlara yapılan ödemelerde kısmi süreli COVID-19 hastalarına verdikleri hizmet ya da acil, yoğun bakım gibi özellikli hizmetlerde çalıştıkları süreler göz ardı edilmiş ve katsayıları 2 olması gerekirken 1,7 olarak yararlanabilmişlerdir.
- Düzenlemede Sağlık Bakanlığı hastanelerinde hekim grubunda sadece covid 19 kliniklerinde çalışanlar yararlanmış, üniversite hastanelerinde ise sadece COVID-19 kliniklerinde çalışanlara %100 üzerinden ödeme yapılacağı kararlaştırılmıştır. Bu durum sağlık hizmetlerinin tamamlayıcı ve bütünlüklü yapısına aykırı olup, diğer birimlerde riskin yok görülmesi gerçeklik ile bağdaşmamaktadır. Uygulama çalışma barışını olumsuz etkilemiştir.
- Bu süreçte kanser gibi nedenler ile çalışamayan ve idari izinli sayılan sağlık emekçileri ödemelerden yararlanamamıştır.
- Pandemi süresince asistan hekimlerin nöbet ücretleri kesilmiş ve gelirlerinde düşme olmuştur ancak asistan hekimleri risk altında çalışmasına rağmen tavandan ödemenin %50’si üzerinden ödeme yapılmıştır.
- Düzenleme ile özellikle özellikli hizmetlerde çalışan personellerin bir ay önceki ödemeleri ile arasındaki fark çok cüzi düzeyde kalmıştır.
- Üniversite hastanelerinde düzenlemenin daha dar kapsamda tutulması nedeniyle idari ve yardımcı hizmetler sınıfı kapsam dışında tutulmuştur.
- Üniversite hastaneleri Nisan ayının sonu gelmesine rağmen henüz Mart ayı ödemelerini almamıştır.
- Düzenleme kapsamına sosyal hizmet çalışanlarının alınmaması, sosyal hizmet alanındaki artan iş yükü ve riskin görmezden gelindiğini göstermektedir.
- Düzenlemelerin il ve kuruluş yöneticilerine verdiği inisiyatif nedeniyle uygulamada adaletsizliklerin olduğu gözlenmiştir.
- Düzenlemede kesin olmayan kapsam, uygulamanın yönetim aracı olarak kullanılması, çalışanlar üzerinden baskı yaparak görev tanımı dışındaki işleri yaptırılması ve idarelere usule uygun olmayan görevlendirmelerin verilmesi olanağı sağlamıştır.
- Mevcut ödemeler ile sağlık emekçileri arasında gelir farkı artmış, çalışma barışını olumsuz etkileyerek, ekip çalışmasının pandemi kapsamında olumsuz etkilemiştir.
Salgın süresince sağlık çalışanlarının bakmakla yükümlü olduğu kişilerin evlerinde oluşu, ulaşım sıkıntıları, konaklama sıkıntıları ve beslenme sıkıntılarının artması nedeniyle sağlık çalışanlarının da masraflarının arttığına dikkat çekilen değerlendirme raporu, sağlık çalışanlarına ayrım yapılmaksızın çift maaş verilmesi, bir yıl süresince yıpranma payı ve yine ayrım yapılmaksızın 1 derece ilerleme verilmesi talepleriyle sonlandırıldı.
Sendika.Org