Sözcü yazarı Çiğdem Toker, Saray merkezli kampanyanın sermayeye gelir kapısı olduğunu söyledi, yapılacak ayni ve nakdi bağışların beyannamede bildirilen vergi matrahından düşürülebileceğine dikkat çekti
Saray’ın, CHP’li büyükşehir belediyelerinin ve sivil toplum örgütlerinin başlattığı bağış kampanyalarının önünü kesmek için uygulamaya koyduğu “Milli Dayanışma Kampanyası” sermayeye gelir kapısı oldu.
İlk olarak vergi uzmanı Ozan Bingöl’ün dikkatini çektiği düzenlemeyi Çiğdem Toker, Sözcü’deki köşesine taşıdı.
Cumhurbaşkanlığı tarafından başlatılan yardım kampanyalarına makbuz karşılığı yapılan ayni ve nakdi bağışların, beyannamede bildirilen vergi matrahından indirilebileceğine dikkat çeken Toker, şöyle devam etti:
Yani? Yanisi, köprü, otoyol, tünel, havalimanı, şehir hastanelerini yapıp işleten müteahhitler, bütçeden 18,9 milyar TL garanti, kira ödemeleri alacağı gibi, Covid-19 için yapacakları bağışları vergiden düşebilecek.
Toker’in yazısının tamamı için tıklayın!
Koronavirüs salgınına karşı mücadeledeki boşluğu görerek CHP’li büyükşehir belediyelerinin ve sivil toplum kuruluşlarının peş peşe başlattığı bağış kampanyalarına gösterilen ilgi, Saray/AKP iktidarını harekete geçirmiş, Tayyip Erdoğan “Milli Dayanışma Kampanyası” ilan ederek vatandaşlara IBAN numarası vermişti.
Saray merkezli kampanyanın duyurulmasının üzerinden 24 saat geçmeden İçişleri Bakanlığı tarafından diğer kampanyalar “yasadışı” ilan edilmiş, CHP’li büyükşehir belediyelerinin banka hesapları bloke edilmişti. Bakan Soylu, kararı “Vali izin vermeden ‘Ben yardım topluyorum’ derseniz başka bir devlet, yeni bir hükümet oluşturmak istiyorsunuzdur” sözleriyle gerekçelendirmişti.
Sendika.Org