BEİ’nin enternasyonalizme adanmışlığı yeniden üretmeye değerdir. Fakat bunu yapmak için BEİ geçmişinden bir başka ders daha almak gerekir: Küresel dayanışma dayatılamaz; küresel dayanışma kurulur.
İşçi sınıfı enternasyonal bir işçi sınıfı gücü oluşturmak için mücadele ediyor. Model önerense yalnızca Birleşik Elektrik İşçileri var.
Dondurucu soğukta dokuz gün süre grev gözcülüğünün ardından Pensilvanya Erie’deki işçiler 90 günlük bir anlaşmayla işlerine döndüler.
Amerika Birleşik Elektrik, Radyo ve Makina İşçileri’nden (BEİ) 1700’ünün grevi hızlıca ülkenin dikkatini çekti. Senatör Bernie Sanders sendikaya desteğini açıkladı ve hatta sendika başkanını yerel seçim kampanyasında konuşmaya davet etti. Nation’a göre “Trump döneminde ABD’deki ilk büyük üretim grevi” olan Erie, işsiz kalma, ücretlerinin artmaması ve şirketlerin küreselleşmesi sonucu pazarlık kabiliyetlerinin azalmasıyla karşı karşıya kalan Amerikan sanayi işçilerinin mücadelesinde yenilenmiş bir odak yarattı.
Fakat Erie yalnızca sorunu işaret etmiyordu. Aynı zamanda da bir çözümü de gösteriyordu.
On yıllar boyunca BEİ, işçi sınıfının küresel dayanışmasının önde gelen örneklerinden biri oldu. Sendikanın enternasyonalizme adanmışlığı en büyük hayalimiz olan, var olan küresel sisteme bir alternatif öneriyordu.
1980’lerden bu yana politika üreticileri ve şirketler insanın ve gezegenin önüne kârı koyan küresel bir dünya tasarlamaya uğraştı. Bu “neoliberal” küresel sistem, insanın değil ama sermayenin sınırları aşıp özgürce dolaşmasını sağladı. Şirketler en sömürülebilir işgücü ve çevresel koşullar için en uygun fiyatların peşinde dolaşabildiğinden yatırıma sıkışan ülkeler küresel “dibe vurma yarışında” birbirleriyle sidik yarıştırılıyor.
Donald Trump gibi sağcılar bunu Amerika ve dünya arasındaki bir rekabet olarak resmetmeye çalışırken gerçek mücadele ulus gözetmeksizin, sermaye ile işçi sınıfı arasındaydı. Bu nedenle de zaferin anahtarı işçi sınıfının sınırlar ötesine uzanan birliğiydi.
BEİ bunu başardı.
BEİ neoliberal küreselleşmeyi fark eden ve tepki veren ilk sendikalardan. Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması (NAFTA) yükseldiği sıralarda, Meksika’nın Frente Autentico del Trabajo’yla (FAT) uluslararası işçi dayanışmasının sembolü olan özel bir ittifak geliştirdi. BE ve FAT yapısal olarak birbirinden bağımsızdı fakat her biri bir diğerinin grevinde, kampanyalarında, örgütlenmesinde aktif rol aldı. Ülkeler arasındaki diyaloğu geliştirebilmek için yönetici olmayan üyeler arasında değişim programları yürüttüler. ABD-Meksika sınırında ortak bir eğitim merkezi kurdular ve birlikte bağış toplama kampanyaları yürüttüler.
Yaratıcı bir biçimde BEİ ve FAT, NAFTA’yı başka ülkelerdeki işçilerin işçi yasaları üzerinde baskı kurması için bir kaldıraç gibi kullandı. Meksika ve Kanada’daki ortaklarıyla birlikte FAT, Kuzey Karolina’da kamu sektöründeki toplu sözleşme görüşmelerinin kısıtlanmasının NAFTA’yı ihlal ettiği konusunda Meksika hükümetini baskıladı. Var olan pazarlık anlaşmaları işçilerin hakkını gözetmekten oldukça uzaktı, BE-FAT ittifakı var olan kıt korunmanın kaldıraç olarak kullanılabileceğini işaret etti.
BEİ ayrıca işçi sınıfının çıkarlarının dar anlamda taleplerinin masada süren görüşmenin yönetilmesiyle kazanılabileceğini biliyor. Küresel Adalet hareketindeki birçok soruna karşı aktif rol aldı ve Dünya Sosyal Forumu’na katıldı, bazen de Küresel Adalet Birlikteliği Taban Örgütleri Koordinasyon Komitesi’nde yer aldı.
Bugün de devam eden Küresel Adalet mücadelesinde BE Trump yönetiminin “NAFTA 2.0”ına, yalnızca işçileri koruyan önlemlerin zayıflığından değil aynı zamanda ilaç-telif tedarikindeki artışın hayat kurtaran ilaçların maliyetlerini arttırdığı, Yatırımcı-Devlet Uyuşmazlık Anlaşması mekanizmasındaki reformların yetersizliği ve kadınları, yerli topluluklarını ve çevreyi gözetmediğinde gerekçeleriyle de itiraz ediyor.
AFL-CIO’nun kötümserliğine karşı, BE giderek artan ABD’nin sınır dışı emperyalist girişimlerinin de karşısında duruyor. 2003’te Irak’ın işgaline tepki olarak kurulan Savaşa Karşıtı ABD İşçileri’nin aktif bir üyesi, Venezüella’ya Amerikan müdahalesine de yüksek sesle karşı çıkıyor ve İsrail’e karşı boykot, tecrit ve yaptırım kampanyanlarını örgütleyen ABD’nin ilk ulusal sendikası.
Diğer sendikalar neoliberal küreselleşmenin karşısında ulusçu korumacılık tuzağına düşerken BEİ alternatif bir enternasyonalist model üretmeye kendisini adamıştı. Örnek olarak Birleşik Çelik İşçileri, Trump yönetiminin çelik ve alüminyum gümrük vergileri düzenlemesini hoş karşılamıştı. BEİ bu hareketi kınamıştı: “Hiçbir koşulda gümrük vergilerine ya da ticaret anlaşmalarını karşı değiliz… Yine de ticaret taraflarından veya dostlarımızdan imtiyaz elde etmek için sopa olarak kullanılmasına, işçilerin yaşam standartlarının, toplumun sağlığı ve güvenliğinin yerine şirket kârlarını desteklemesine kesin olarak karşıyız.”
BEİ’nin enternasyonalizme adanmışlığı yeniden üretmeye değerdir. Fakat bunu yapmak için BEİ geçmişinden bir başka ders daha almak gerekir: Küresel dayanışma dayatılamaz; küresel dayanışma kurulur.
BEİ bunu pek çok farklı biçimde yaptı. Enternasyonalist perspektif tüm iletişim ve politik eğitim inisiyatiflerinde olgunlaştırıldı. Eylemin içinde ortak çalışmaya dayalı dayanışma kampanyaları örgütlendi. Yönetici olmayan üyelerin değişim programıyla yaptığı ziyaretler taban hareketi olarak ilişki kurmayı cesaretlendirdi.
Göçmenlerin küresel dayanışmayı kurmasındaki müstesna rolünü kavrayan BEİ, ABD’deki birlikte çalıştığı sendikaların üyesi olan belli ulusal kökenden işçilerle temas kurma kararlılığı gösterdi. Örnek olarak, bir FAT örgütçüsünün ziyareti ağırlıklı olarak Meksika kökenli işçilerin çalıştığı bir fabrikanın sendikalaşma kararı almasında etkili oldu.
BEİ mükemmel değil. Yine de dayanışma geçmişi, bu dayanışmayı kurarken attığı adımlar önemli modeller içeriyor.
Erie’deki grev şimdilik sonlandı, fakat greve neden olan koşullar -küreselleşme işçi sınıfını parçalayıp fethetmenin yollarını arıyor; hâlâ geçerli. Bu savaşı kazanmak için bir grevden fazlasına ihtiyaç var. Bunun için küresel düzeyde işçi sınıfının ve diğer ezilen grupların sınırları aşan dayanışmasına dayalı bir yapıya ihtiyaç var.
Kolay olmayacak. Fakat BEİ’nin enternasyonalizme adanmış tarihi nasıl ilerlenebileceğini göstermekte
[fpif.org’daki İngilizce orijinalinden Edip Mert Arslan tarafından Sendika.Org için çevrilmiştir]
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.