1 Eylül Dünya Barış Günü’nde, Emek ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla gerçekleştirilen mitinglerde kayyumlara tepki öne çıktı
İstanbul
Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla “Emeğimizi ve demokrasiyi savunmak için barış şart!” diyerek, kitleler Kartal’da bir araya geldi.
12.00’da Ahmet Şimşek Koleji önünde kortejler kuruldu ve mitingin yapılacağı Kartal Meydanı’na doğru yürüyüşe geçildi.
Kortejlerde taşınan pankartlarda “savaş politikalarına”, “kayyum darbesine” ve “erkek şiddetine” karşı tepkiler öne çıktı. Kortejin en önünde İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri imzasıyla taşınan “Savaşa karşı barış, kayyuma karşı halk iradesi” yazılı pankart yer aldı.
Yürüyüşün ardından alana giren kitle, platformdan çalınan ezgiler eşliğinde halaya durdu. Bir süre çekilen halayların ardından miting, tertip komitesi adına Atilla Özdoğan’ın konuşmasıyla başladı. Tertip Komitesi adına yapılan ortak açıklamayı ise Orhan Alkaya ve Şebnem Korur Fincancı okudu.
Yapılan açıklamada, “AKP-Erdoğan iktidarının ‘milli güvenlik’ adına uyguladığı savaşçı ve yayılmacı politikalar, ülkemizi, Suriye’de, Doğu Akdeniz’de ve Ortadoğu’nun tamamında emperyalistler arası paylaşım mücadelesinin bir parçası haline getirdi. Milli güvenliği, beka meselesi olarak gösteren AKP ve Erdoğan iktidarı, Suriye’de ve bölgede Kürt halkının kazanımlarını bir tehdit olarak görmekte, bunun üzerinden yürüttüğü milliyetçi, savaş ve çatışma yanlısı politikaları ile muhalefeti ve tüm toplumsal kesimleri susturmaya, yedeklemeye, ayrıştırmaya ve hizaya çekmeye uğraşıyor” denildi.
Öte yandan mitingde konuşmacı olması beklenen Ahmet Türk, hakkındaki davalar nedeniyle imza vermek zorunda olduğu için mitinge katılamadı. Türk’ün mitinge gönderdiği mesaj okundu.
Türk’ün Barış Mitingi’nde okunan mesajı ise şöyle:
Bugün çok istememe rağmen hakkımdaki davalar nedeniyle imza vermem gerektiği için aranızda bulunamıyorum. Bugün barış mücadelesi için alanlarda olan her birimiz biliyoruz ki barış adaletle, eşitlikle özgürlükle gelecek. İradesine sahip çıkan kayyumlara teslim etmeyen halkın kararlılığı, inadı, örgütlü duruşu ve mücadelesi ile gelecek.
Ankara
Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri 1 Eylül Barış Mitingi öncesi Ankara Garı’nda saygı duruşunda bulundu. Ankara Garı önünde yapılan açıklamada “Biz barış diyoruz ve barışı ülkenin dört bir tarafına yayacağız!” denildi.
Daha sonra kitle saat 16.00’da Atatürk Kültür Merkezi’nden Tandoğan Meydanı’na yürüdü.
Ankara Kadın Platformu da “Yaşamı, doğayı, eşitliği, özgürlüğü, barışı savunuyoruz” pankartıyla katıldı. Platform adına konuşan Kadın Savunma Ağı’ndan Buse Üçer, “Bugün kadın düşmanlığını, çocuk düşmanlığını, erkek şiddetini iktidar politikası olarak karşımıza çıkaran AKP iktidarının karşısında kadınlar da var demek için buradayız. Kadınların, halkın iradesini gasp eden, savaş çığırtkanlığı yapanlara inat barış talebini yükseltmek için bugün 1 Eylül de alanlarındayız” diye konuştu.
Van
Van halkı 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde Musa Anter Barış Parkı’nda bir araya geldi.
Kadınlar beyaz kıyafetleri ve tülbentleriyle yürüyüşe katıldı, “Savaşa karşı barış için sen de ayağa kalk” pankartıyla alana girdi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) ise “Savaşa, darbelere, baskılara karşı barışa ses ver” pankartı ile alana girdi.
Batman
Batman Demokrasi Platformu’nun 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla düzenlemek istediği etkinlik, Batman Valiliği tarafından yasaklandı. Batman Demokrasi Platformu’nun Gülistan Caddesi’nde düzenlemek istediği 1 Eylül Dünya Barış Günü şöleni, valiliğin yasak kararı nedeniyle gerçekleştirilemedi. Yasak kararına ilişkin platform bileşenleri, HDP il binası önünde basın açıklaması yaptı.
Diyarbakır
1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda düzenlenen mitingin sloganı “Onurlu barış için demokratik çözüm” oldu. Düzenlenen mitingde belediyelere atanan kayyumlara karşı tepkiler gösterildi. Miting alanında “Birlikte kazandık, birlikte savunacağız”, “Kazanımlarımızın gasp edilmesine hayır”, “Kadın yaşamdır, yaşamı öldürme” yazılı pankartlar yer aldı.
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli ve görevden alınan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı’nın katıldığı miting, demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına saygı duruşuyla başladı.
Tertip Komitesi adına söz alan Sait Demir, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü kutlayarak, “Umudumuz, bugünün barış, özgürlük ve huzura vesile olmasıdır. 40 yıldır savaş sürüyor. Bu savaşta insanlar yaşamını yitirdi, göçe maruz kaldı. Ama bu savaştan sonuç alınmadı. Artık kalıcı barışın sağlanması gerekiyor” diye konuştu.
ESP Eş Genel Başkan Yardımcısı Beycan Taşkıran da “Kayyum saldırılarıyla irademiz gasp edildi. Faşizm, sizin iradeniz yok diyor. Biz yıllarıdır direnerek, irademizin varlığını ortaya koyduk. Bundan sonra da mücadele ederek, ortaya koyacak. Bizim barışımız, kayyumla, faşizmle değil, Türkiye ve Ortadoğu halklarıyla olacaktır” “Bizim barışımız, kayyumla, faşizmle değil; Türkiye halklarıyla olacaktır” dedi.
1 Eylül Dünya Barış Günü’nde, İnsan Hakları Derneği Hatay Şubesinin çağrısıyla Köprübaşı’nda basın açıklaması yapıldı. “Faşizme ve Savaşa karşı; Demokrasi ve Barış İstiyoruz” pankartının açıldığı açıklamaya HDP, SYKP, Devrimci Parti, Halkevleri, AKA-DER, TÖP-G, SODAP, SES Hatay Şubesi katıldı.
“Kayyuma Hayır, Barış Hemen Şimdi”, “Kadın, Yaşam, Özgürlük”, Amed Halkı Yalnız Değildir”, Kadın Cinayetleri Politiktir”, “Savaşa Hayır Barış Hemen Şimdi”, Talana, Kıyıma, Kayyuma Hayır” sloganlarının atıldığı açıklamada, kayyumlara ve kadın cinayetlerine karşı tepki vardı.
Basın açıklamasını okuyan Mürsel Tonguç Salmanoğlu şunları söyledi:
31 Mart 2019 yerel seçimlerde yüksek oy oranıyla seçilen Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş-Başkanı Adnan Selçuk Mızraklı, Mardin Büyükşehir Belediye Eş-Başkanı Ahmet Türk, Van Büyükşehir Belediye Eş-Başkanı Bedia Özgöçke Ertan’ın haklarında devam eden soruşturma ve kovuşturmalar gerekçe gösterilerek görevden alınmaları da yeni bir barış sürecinin inşasını zora koyacak siyasi kararlardır. Türkiye’nin yönetim sisteminin otoriterleştiği koşulların ortadan kaldırılarak demokrasi ve insan haklarına dayalı yeni bir toplum sözleşmesi yapması, barıştan ve barışı savunmaktan geçmektedir. Bunun için de ülkemizdeki demokrasi güçlerinin kararlı birlikteliği sürdürülebilir yeni bir barış sürecinin başlaması için en önemli güvence olacaktır.
Açıklama oturma eylemiyle sona erdi.
Antalya
“Barışı ve Demokrasiyi Birlikte Kazanacağız!” sloganıyla yapılan çağrıda yüzlerce Antalyalı Güllük Aydın Kanza Parkında bir araya geldi. Barış taleplerini haykıran kitle sık sık “Savaşa hayır, Barış Hemen Şimdi”, “İşbirlikçi AKP, Ortadoğudan defol” sloganları atıldı.
Yürüyüş sonrası yapılan basın açıklamasını Emek ve Demokrasi Güçleri adına okuyan Eğitim Sen Antalya Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Çiğdem Altıntaş Peker “Toplumsal kutuplaşmayı arttıran, toplumsal barışımıza en büyük saldırı olan seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınmasını reddediyoruz. OHAL’i yeniden uygulamaya sokan bu hukuksuz, tek adam siyaseti demokrasinin en temel ilkesi olan seçme ve seçilme ilkesini, kendi deyimleri ile “seçimle gelen seçimle gider” ilkesini yok sayan, hiç kimseyi ikna etmeyen gerekçelerle halkın iradesine ipotek koyan, yolsuzluk ve hukuksuzluktan ibaret bir sistemdir. Türkiye’nin sorunlarını barışçıl yollarla, demokrasi ortamında çözülmesini istemeyen, savaş siyasetinden beslenen bir sistemdir.” dedi
Sendika.Org