ODTÜ’lüler, 9. ODTÜ Onur Yürüyüşü’ne yapılan polis saldırısını protesto etmek için bugün “Baskı, şiddet, nefret varsa ders yok” sloganıyla boykottaydı. ODTÜ Rektörlüğü önünde basın açıklaması yapan ODTÜ’lüler yasaklara ve baskılara karşı taleplerini açıkladı
Geçtiğimiz günlerde düzenlenen 9. Onur Yürüyüşü’ne polis saldırmış, saldırıda 21 öğrenci ve 1 akademisyen darp edilerek gözaltına alınmıştı. Saldırının ardından dün ODTÜ Rektörlüğü önünde eylemde olan ODTÜ’lüler bugün “Baskı, şiddet, nefret varsa ders yok” diyerek dersleri boykot etti. Boykota akademisyenler de katıldı.
Rektörlüğün önünde basın açıklaması yapan akademisyenler, “Akademik kurumlar her türlü düşüncenin özgürce ifade edildiği, eğitim ve öğretim faaliyetlerinin özgürce gerçekleştiği ortamlardır. Bunu sağlamak da üniversite yöneticilerinin en temel görevleri arasındadır. Köklü bir demokratik geleneğe sahip olan ODTÜ’de üniversitemiz yönetimine bu sorumluluklarını bir kez daha hatırlatırız ve özeleştiri başta olmak üzere gereken adımları derhal atmalarını kendilerinden talep ederiz” denildi.
ODTÜ'de boykota katılan akademisyenler, öğrencilerine ve meslektaşlarına yönelik saldırıyı rektörlük önünde yaptığı açıklama ile protesto etti. #ODTÜBoykota pic.twitter.com/JohrZP7BKM
— sendika.org (@sendika_org) May 14, 2019
Akademisyenlerin ardından öğrenciler basın açıklaması yaptı. Öğrenciler, kampüsün uzun süredir polis ablukası altında olduğu, yapılan etkinliklere sürekli polis saldırdığı belirtilerek “[10 Mayıs’ta gerçekleşen] saldırının açık bir farkı var; Verşan Kök, kolluk kuvvetleriyle bu saldırıyı birlikte organize etmiş, müdahale edilmesi için polisi kendisi çağırmıştır” denildi.
ODTÜ öğrencileri ise yaptıkları açıklamada Kök’ün istifa etmesini gerektiğini belirterek, baskı ve şiddete karşı taleplerini sıraladı#ODTÜBoykota#VerşanKökODTÜyeRektörOlamaz /video: @kolektiflerhttps://t.co/Bl2YrxiWiU pic.twitter.com/qnZrLJfVUM
— sendika.org (@sendika_org) May 14, 2019
Öğrenciler, ODTÜ’de “güzel ve dayanışmacı” olan her şeyin nefretle yok edilmesi üzerine kurulu anlayışın Kök’ün yönetiminde cisimleştiğini belirterek “Yaşadıklarımızın tesadüf olmadığının farkındayız. Tek adam rejimi altında AKP, haksızlıklara karşı çıkmayan, özgürlükleri için ses çıkarmayan suskun ve kabullenmiş bir toplum yaratmak istiyor. Buna en çok karşı çıkma potansiyeli olan üniversite gençliği de işte bu nedenle saldırı altında” dedi.
Üniversite bileşenlerinin sorunlarını birlikte çözebildiğini, yasaklara ve baskılara karşı “Biz varız” diyebildiğini belirten öğrenciler, açıklamalarının devamında şunları söyledi:
Şimdiye kadar başaramadınız, daha çok beklersiniz. Ne rektörlüğü artık kendinden menkul bir hal alan Verşan Kök ne de AKP, ODTÜ’nün kazanılmış değerlerine; eşitlik, özgürlük ve dayanışmayla özdeşleşen ortak yaşam kültürüne, dokunabilir. Dün bir aradaydık, bugün de bir aradayız, yarın da bizden sonra bu okulda okuyacak arkadaşlarımıza, hayatının en güzel senelerini geçirebileceği özgür bir ODTÜ ve gelenek bırakacağız.
Bu noktada somut taleplerimizi bir kez daha dile getiriyoruz.
1- Kampüse hiçbir şartta polisin girişine izin verilmemesi
2- Öğrenci toplulukları ve gruplarının faaliyetlerinin engellenmemesi
3- ODTÜ’deki Devrim Yürüyüşü, Onur Yürüyüşü, şenlikler gibi geleneklerimizin korunması
4- Arkadaşlarımızı ve hocalarımızı gözaltına aldıran, özgürlük isteyene, karşı durana saldıran Verşan Kök ODTÜ’ye rektör olamaz. Hiçbir meşruiyetinin kalmadığı o koltuktan derhal istifa etmelidir.
5- İstifa sonrası yeni gelecek yönetim tüm ODTÜ bileşenleri tarafından seçilmeli ve ODTÜ geleneklerine uygun şekilde hareket etmelidir.Bugünden itibaren bu taleplerin gerçekleşmesi için daha fazla yan yana olacak ve birlikte mücadele edeceğiz.
2012’de iktidarın kampüsümüze binlerce polis ve TOMA’yla saldırısına karşı “ODTÜ Ayakta” eylemleriyle sesimizi yükselttik, Berkin Elvan hayatını kaybettiğinde, Soma’da 301 işçi daha fazla kâr için katledildiğinde binlerce kişi olarak boykottaydık. Bugün de sadece ODTÜ’de yaşadıklarımız için değil genel anlamda polis varsa, şiddet varsa, nefret varsa ders yok, boykottayız diyoruz. Şiddete karşı yılmak ve sinmek yerine okulumuzu ve değerlerimizi savunuyoruz. Nefrete, ayrımcılığa, ırkçılığa, sömürüye bu okulda yer olmadı, olmayacak. Üniversitelerde eşitliği ve özgürlüğü hakim kılmak için hala ayaktayız!
Sendika.Org/ Ankara