Sudan Silahlı Kuvvetleri (SSK), iç savaş yaşanırken 1989’da yaptığı darbe sonucunda iktidara gelen Sudan Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir’i devirdi. Sendika.Org, Sudan’da askeri darbe sürecinde yaşananları okurları için derledi
Sudan halkı aylardır Sudan Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir’in istifa etmesi talebiyle sokakları, meydanları doldurmuştu. Halk, kolluk kuvvetin yaptığı saldırılara, baskılara karşı yılmadan talebini sokaklarda yükseltmeye devam etti. Eylemlerin ardından Beşir, bugün SSK tarafından yapılan darbe sonucunda devrildi. Beşir, iktidarı boyunca halkın protestolarıyla, eylemleriyle karşı karşıya kalmıştı. Bugün yapılan darbenin ardından Savunma Bakanı Orgeneral Avad Muhammed Ahmed bin Avf, geçiş hükümetinin başında olduğunu açıkladı.
Beşir, 2013’te benzin fiyatlarının ve ev tipi pişirici cihazların kullandığı gaz fiyatlarındaki artışlara karşı protestolarla karşı karşıya kaldı. Bu protestolarda 200’e yakın kişi öldü. 2016’da ise hayat pahalılığına karşı çok sayıda sivil itaatsizlik eylemleri gerçekleşti. Protestoların yayılmasına karşı pek çok bölgede OHAL ilan edildi ve karartmalar uygulandı.
Ekim 2018’de ise benzin ve ekmek fiyatlarına fahiş oranlarda zam uygulandı. Ekmek fiyatlarına uygulanan zam oranı %200’dü. Zamların üzerinden bir hafta geçmemişti ki 19 Ekim’de Atbara’da halk sokağa çıktı. Atbaralıların isyanı kısa sürede tüm ülkeye yayıldı. İsyan eden halkın talebi Beşir’in istifa etmesiydi. Son 5 gündeyse halkın isyanı da devletin şiddeti de yükseldi.
Bazı kaynaklara göre halkın talebi yalnızca Beşir’in istifa etmesiyken, bazı kaynaklara göre ise “sevra”ydı, yani devrim. Washington Post’ta yer alan habere göre, Sudan halkı ordunun sürekli olarak Beşir’i savunmasından bıkmıştı ve “Sudan ayağa kalkıyor, ordu ayağa kalkıyor” sloganlarıyla orduyu Beşir’e karşı darbe yapmaya çağırıyordu. Kitle Beşir’in istifa etmesi -veya ordu tarafından görevden alınması- talebiyle hem Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın, hem de Genelkurmay Başkanlığı’nın önünde haftalar boyunca eylemler düzenledi.
Sudan’ın resmi haber ajansı SUNA’nın aktardığına göre Ulusal Güvenlik ve İstihbarat Servisi (UGİS) dün bir açıklama yayımlayarak halkın barışçıl eylemlerinin Anayasal bir hak ve Sudan’ın İngiltere’den bağımsızlığını ilan ettiği Nisan 1956 ruhuna uygun olduğunu kaydetti. Bununla birlikte UGİS, Sudan’ın güvenliğini sağlama görevini sürdürdüğünü belirterek halkı “yağma yapmaması” konusunda da uyardı. UGİS bu açıklamayı yaparken SSK ise geçtiğimiz pazar günü halka biber gazları ve mermiler ile saldırmıştı.
SSK’nin yaptığı darbe sırasında neler oldu?
Bugün, SSK sabah saatlerinde devlet televizyon ve radyo merkezlerine girerek yayını durdurdu. Bu sırada SUNA, SSK’nin bir açıklama yapacağı haberini verdi. Söz konusu açıklama 9 saat kadar gecikti. Bu süreç boyunca Beşir’in yurt dışına kaçtığı, cunta tarafından gözaltına alındığı söylentileri yayıldı.
Saatler sonrasında Beşir’in Savunma Bakanı Orgeneral Avad Muhammed Ahmed bin Avf kameraların karşısına geçti. Beşir’in gözaltına alınarak güvenli bir yere götürüldüğünü belirten Avf, 2 yıl boyunca geçiş hükümetinin yöneteceğini ve kendisinin hükümetin başında olacağını; 3 aylık OHAL ilan edildiğini ve 1 ay boyunca da karartma uygulanacağını söyledi.
SSK’nin darbe yapmasıyla birlikte halk Genelkurmay Başkanlığı binasının önünde toplanmaya ve kutlama yapmaya başladı. Bu sırada toplumsal muhalefet örgütleri ise darbenin ardından sivil geçiş meclisi kurulması taleplerini yüksek sesle dile getirdi. Avf ise bu taleplere çoktan kulak tıkamıştı. Al Jazeera’nın aktardığına göre, muhalefet darbenin mevcut rejim tarafından yapıldığını, bu nedenle mücadelelerine devam edeceklerini kaydetti. Özgürlük ve Değişim Sendikası “Rejim, insanların ayaklanmasına neden olan yüzü ve kurumu aynı şekilde yeniden karşımıza çıkardı” açıklaması yaptı.
Mısır, açıklama yaparak darbeyi destekledi ve “Sudan halkının seçimi ve tercihidir” dedi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) ise Sudan’ın içinde bulunduğu durumu görüşmek üzere kapalı olarak toplandı.
Sendika.Org