Aydınlık gazetesinde “Fethullah’ın torunları AKP’ye oy verdi” diyen Rıza Zelyut’un kovulmasın ardından Sabahattin Önkibar sert bir yazıyla istifa etti. Ulusal Kanal ve Aydınlık’ın seçim sürecinde Cumhur İttifakı’nı destekleyen yayın çizgisine tepki gösteren Önkibar, “Ne oldu da Doğu Perinçek’in Ergenekon savunmasında Gladyo’nun iki numarası dediği Tayyip Erdoğan’a bugün örtülü destekler veriliyor?” dedi
İktidar ilişkilerinde 31 Mart yerel seçimlerinin yarattığı sarsıntı devam ederken, Aydınlık gazetesinde de buna bağlı sarsıntı yaşanıyor.
Gazetenin önemli isimlerinden Rıza Zelyut’un yazılarına son verilmesinin ardından bir diğer önemli isim Sebahattin Önkibar istifa etti.
Aydınlık’taki depremin ilk ayağı AKP’ye yakın Güneş gazetesinde yazdığı dönem Fethullah Gülen’e övgü yazıları kaleme alan, hatta Gülen Cemaati’nin vakfından ödül aldığı ortaya çıkan, Aydınlık’a geçtikten sonra ise Cumhuriyet operasyonunda görev alan ve tutuklu gazeteciler aleyhine ifadeler veren Rıza Zelyut oldu.
Zelyut seçim sonrasında kaleme aldığı yazısında oy oranlarına dikkat çekerek “Fethullah’ın Erzurum’daki torunları AKP’ye oy verdiler” yazdı.
Yazının ardından gazete Zelyut’un yazılarına son verdi. Genel Yayın Yönetmeni Mustafa İlker Yücel açıklamasında “Aydınlık gazetesi Ak Parti’ye oy veren halkımızı terör örgütleriyle ilişkili ve düşman cephede gösteren bu ifadeleri kesinlikle kabul etmemektedir” dedi.
Zelyut’un yazılarına son verilmesinin dumanı tüterken uzun yıllar ülkücü hareketin içinde yer alan, yakın dönemde MHP’nin yakın tarihine ışık tuttuğu ve Devlet Bahçeli’nin MİT ajanı olması gibi birtakım iddialara yer verdiği bir kitap da yazan Sabahattin Önkibar, “İstifa ediyorum çünkü!” başlıklı bir veda yazısı yazdı.
Doğu Perinçek’in Ekrem İmamoğlu’nu “Amerikancı” diye hedef aldığı yazısına tepki gösteren Önkibar, sert ifadelerle gazeteden ayrıldı:
Ben Aydınlık gazetesi ile Ulusal Kanal’a emperyal bir proje olan siyasal İslamcı AKP iktidarı ve onun türevleri olan dinci cemaatlerle mücadele etmek için gelmiştim.
Yıllarca bunu çok iyi yaptık lakin bir süredir Aydınlık gazetesi ve Ulusal Kanal’da iktidarı desteğe yorumlanacak yayınlar gözlemliyorum.
Keza, beka ticareti yapan iktidara dolaylı destekler söz konusu.
Dahası, 2014 seçimlerinde Aydınlık gazetesi tarafından “Aslanlı Yolun Adayı” olarak desteklenen Mansur Yavaş’ın, 31 Mart seçimlerinde manşetlerle infaz edilmesine şaşkınlığım var.
Aynı şekilde yine 31 Mart seçiminin arefesinde AKP İstanbul Adayı Binali Yıldırım’ın, Doğu Perinçek tarafından ziyaret edilmesini hiç anlamlandıramadım.
Evet ne oldu da Doğu Perinçek’in Ergenekon savunmasında Gladyo’nun iki numarası dediği Tayyip Erdoğan’a bugün örtülü destekler veriliyor?
Dün devleti FETÖ’ye teslim edip, PKK’ya operasyonu yasaklayanlar, bugün milli ve kurtarıcı ama milletin milyonlarca oy alarak lider olarak tescil gören Ekrem İmamoğlu gayrı milli öyle mi?
Doğu Perinçek’in “Amerikancı” deyip hücum ettiği Ekrem İmamoğlu, Doğu Perinçek’in vekili olarak Şule Perinçek’i ABD’ye götüren Türk-Amerikan Dernekleri (ATAA) tarafından bile selamlanmadı. Söyleyin bu Ekrem İmamoğlu nasıl Amerikancı?
Dün de yazdım ben Ekrem İmamoğlu’nun fedaisi ve avukatı değilim. Sadece ülkem için çıkış yolu arayan yurtsever bir gazeteciyim.
Kişiliğine ve mücadelesine büyük saygım olan Sayın Perinçek cevaplamalıdır, Tayyip’le Türkiye kurtulabilir mi?
Bu mümkün değilse, milletin hür idaresi ile önerdiği Ekrem İmamoğlu gibi isimleri peşin hükümlerle yaftalamak Türkiye’yi lider olarak seçeneksiz bırakmak ve dolaylı olarak Tayyip’e hizmet etmek olmuyor mu?
Sendika.Org