Samantha Brown, 700 e yakın kemik parçası içeren bir plastik torbayı açtığında pek de umutlu sayılmazdı. Hepsini incelemek oldukça uzun sürecekti ve hiçbiri herhangi bir insan türüne ait olmayabilirdi.

Daha önce Denisova Mağarası’nda bulunmuş olan iskeletler, bilinmeyen antik bir insan grubuna aitti. Araştırıcılar bu gruba Denisovanlar adını verdi. Parmak kemiğinden elde edilen DNA, bu arkeolojik alanı dünyadaki en önemlilerden biri haline getirdi.

Brown, torbadaki kemiklerin her birine ait olan proteinleri inceleyerek, kemiğin bir insana ait olup olmadığını anlamaya çalıştı. Ayı, bizon, sırtlan ve hatta mamut ve yünlü gergedan kalıntılarına rastladı, fakat hiçbir insan kemiğine ulaşamadı. Her ne kadar şansının düşük olduğunu düşünse de daha sonra Denisova Mağarası’ndan çıkarılmış olan kemiklerden bir miktar daha toplamak için Sibirya’ya gitti.

Şansı 2015 yılında, test ettiği 2 cm uzunluğundaki ince bir uzun kemik parçasını incelediğinde hominin kolajeni bulduğunu gördüğünde dönmüştü. Kemiklerden birinin bir hominine ait olmasının sıra dışı olduğunu belirtiyor. Fakat Almanya’daki meslektaşlarının keşfine herhangi bir şeyin onu hazırlaması mümkün değildi. Bu kemik parçasından antik insanın tüm genomunu dizilediler ve kemiğin 100 bin yıl önce yaşamış annesi Neandertal, babası Denisovan olan bir kıza ait olduğunu keşfettiler. Genç kıza “Denny” ismini verdiler.

Kaynak: Evrim Ağacı