Kızılcaköy’de halkın JES’e karşı mücadelesi polis ve jandarma saldırısına rağmen devam ediyor
Aydın Kızılcaköy’de halkın JES’e karşı mücadelesi polis ve jandarma saldırısına rağmen kararlı şekilde devam ediyor
Aydın’ın Efeler ilçesine bağlı Kızılcaköy ve komşu 5 köyün arazileri içerisinde jeotermal enerji santrali (JES) için sondajlara başlamak isteyen Güriş A.Ş şirketine karşı köylüler 100 günü aşkın bir zamandır direniyor. Topraklarında JES yapılmasına karşı günlerdir direnen Aydın Kızılcaköylülerin üzerine sabah saatlerinde TOMA gönderdiler. Jandarma ve polis, aralarında yaşlı, engelli, çocuklarında olduğu köylülere gazla, TOMA’larla saldırdı. Köylüler çocuklarını okula göndermeyerek JES yapılmak istenen alanın karşısında direnmeye devam etti.
Dünkü jandarma saldırısının ardından gece boyunca nöbetlerine ateş etrafında şarkılar, türküler söyleyerek devam eden Kızılcaköylüler sabah TOMA ve takviye edilmiş polis ve jandarmayı karşılarında buldu. Devletin kendilerine karşı tavrını protesto etmek için çocuklarını okula göndermeyerek direniş alanına getiren Kızılcaköylü kadınlar TOMA’lara “Yazıklar olsun, siz kimi koruyorsunuz? Şirketin polisi-jandarması mısınız siz? Bizler sizin anneniz yaşındayız. Bu çocuklar sizin de çocuklarınız olabilirdi” diye tepki gösterdiler. Aralarında yaşlı ve engellilerinde bulunduğu köylüler “TOMA yetmez bizi ezmeye, uçakları da göndersinler” dedi. Şirket çalışanlarının tel örgü çekmesine engel olmak isteyen köylülere jandarma ve polis biber gazı ile saldırdı.
Evrensel’den Özer Akdemir’in haberine göre köylülere gazlı müdahalenin ardından yapılan tartışmalarda jandarma yetkilileri Güriş şirketinin elemanlarının araziden çekileceğini, ancak karşılığında köylülerin de köye dönmeleri pazarlığını yapmak istedi. 30 dönümü aşan arazinin büyük bir kısmını tel örgü içine alan ve etrafa kameralar yerleştiren şirketin elemanlarının kameraları sökmelerini ve derhal alanı terk etmelerini isteyen köylüler ise vali gelene kadar nöbet yerinden ayrılmayacaklarını dile getirdi.
Köylülerin yanında bulunan Aydın Barosu Çevre Hakları Komisyonu üyesi Av. Hicran Danışman, jandarma yetkililerine yapılan işlemin hukuksuz olduğunu, araziye tel örgü çekilmesinin JES çalışmasının bir parçası niteliğini taşıdığını ve köylülerin yaşam alanlarını koruma mücadelesinin meşru olduğunu belirtti. Jandarma komutanının çekilen tel örgüleri işaret ederek “Benim işim burada bitti, askerleri çekeceğim ama köylüler de tel örgülere ve kameralara bir şey yapmayacaklarına dair söz versinler” sözleri dikkat çekerken, köylüler JES şirketi arazi etrafındaki tel örgüleri kaldırıp, alanı boşaltana kadar mücadelede kararlı olduklarını söylediler. Özellikle köylü kadınların “Teller sökülmeden gitmeyiz” kararlılığı dikkat çekiyor.
İlgili haberler:
Sendika.Org