TSK, El Kaide refakatinde İdlip ve çevresine intikalini sürdürüyor. Tahrir’uş Şam’ın haber ajansı İba, 80 askerin Daret İzza bölgesinde YPG’ye karşı nöbet tutmak için Suriye’ye giriş yaptığını duyurdu
TSK, El Kaide refakatinde İdlip ve çevresine intikalini sürdürüyor. Nusra Cephesi’nin ana gövdesini oluşturduğu cihatçı çatı örgütü Heyet-i Tahrir’uş Şam, 80 askerin Daret İzza bölgesinde YPG’ye karşı nöbet tutmak için Suriye’ye giriş yaptığını duyurdu
TSK, El Kaide refakatinde İdlip ve çevresine intikalini sürdürüyor. Nusra’nın ana gövdesini oluşturduğu cihatçı çatı örgütü Heyet-i Tahrir’uş Şam’a yakın kaynaklar, dün (23 Ekim) TSK’ye ait ikinci konvoyun Suriye’ye giriş yaptığını yazdı.
Mepa News’in haberine göre, Tahrir’uş Şam’ın haber ajansı İba, gelişmeleri şu şekilde duyurdu:
80 Türk askeri Kefer Lusin köyünden Suriye topraklarına araçları ile giriş yaptı.
Halep kırsalında bulunan Heyet-i Tahrir’uş Şam’a bağlı askeri sorumlu “Huzeyfe el-Tahir” konuya ilişkin “Konvoy Halep’in batı kırsalındaki ‘Simon Kalesi’ (Qalʿat Simʿān) bölgesinde Kürt militanların mevzilerine bakan nöbet noktalarının ikincisini teslim almak için Suriye topraklarına giriş yaptı.
“Türk konvoyu beraberlerinde askerlere ait ferdi silah, ‘Doçka’ tipi makineli tüfekler, askerlere hizmet amaçlı bazı malzemeler ve nöbet noktasını hazırlamak için kullanılan araçlar ile giriş yaptılar” diyen Tahrir’uş Şam komutanı El-Tahir, şöyle devam etti:
Hatırlatmak gerekir ki geçen hafta 100 Türk askeri özgürleştirilmiş bölgelere giriş yapmışlardı. Sebebi ise Halep’in batı kırsalına bağlı Salve köyünde kendileri için tayin edilen Kürt militanlara karşı ilk nöbet noktasını teslim alma amaçlı idi. Böylece TSK’ye ait Kürt militanlara karşı iki nöbet noktası bulunmakta.
Cihatçılara yakın hesaplar, TSK konvoyunun, dün (23 Ekim) gece saatlerinde İdlip’e girdiği ana ilişkin olduğu belirtilen görüntüler yayımladı.
#Idlib: Turkish army convoy with 80+ soldiers entered #Idlib tonight. The Turkish soldiers will take positions near #Afrin Canton. pic.twitter.com/oxhwJfqo5n
— WorldOnAlert (@worldonalert) 23 Ekim 2017
TSK, İdlip’e 8 Ekim’deki keşif amaçlı girişinde Daret İzza kasabasında Nusra Cephesi unsurlarıyla görüntülenmişti.
TSK unsurlarının geçiş yaptığı ve mevzilendiği bölge Nusra (yeni adıyla Şam’ın Fethi Cephesi) liderliğindeki Heyet-i Tahrir’uş Şam örgütünün kontrolünde. Aynı zamanda YPG kontrolündeki Afrin’in güney sınırında.
TSK, İDLİP’E GİRDİĞİNİ DOĞRULADI: “GÖZLEM NOKTALARI İÇİN KEŞİF YAPILDI”
Dört gün sonra, 12 Ekim’de askeri konvoylar İdlip’e gönderildiğinde yine Nusra nezareti söz konusuydu. Tahrir’uş Şam’ın haber ajansı İba, gece Atme sınır kapısından 100 Türk askeri ile 33 askeri aracın bölgeye giriş yaptığını duyurdu.
TSK KONVOYU NUSRA NEZARETİNDE İDLİP’E GİRDİ
Buna ilişkin 13 Ekim’de bir açıklama yayımlayan TSK, gece saatlerinde İdlip’e girildiğini resmen teyit etti.
Açıklamada, Astana Süreci çerçevesinde İdlip Gerginliği Azaltma Bölgesinde görev yapacak TSK unsurlarının Gözlem Noktaları teşkil etmeye başladığı belirtilirken, tam olarak nerede konuşlanıldığı ve hangi “yerel unsurlarla” işbirliği yapıldığına değinilmedi.
TSK: GÖZLEM NOKTALARI KURDUK; NUSRA: ATEİSTLERE KARŞI TÜRKLERE YER VERDİK
TSK’nin keşif ziyareti ve dört gün sonrasında gelen askeri sevkiyata ilişkin Tahrir’uş Şam’ın dini liderlerinden Ebu’l Feth el-Fergali’den taraflar arasındaki sıkıntılı işbirliğine dair çarpıcı bir fetva yayımladı.
El-Fergali, TSK’nin kendilerinden Afrin’deki “ateist gruplara” karşı üç yerde mevzi oluşturmak için izin istediğini, kendilerinin de, “mücahitlerin geçmekte olduğu dönemin gerekleri”ni gözeterek bu izni verdiklerini belirtti ve ekledi: “Buralarda [İdlip’te devredilen yerlerde] veya Allah’ın hükmünün belirleyici olduğu yerlerde hiçbir şekilde kontrolü ele almaya çalışmayacaklar.”
El-Fergali’nin ardından, Tahrir’uş Şam’ın medya yetkililerinden Muhammed Nazzal da TSK’nin İdlip’e girmesinin koşulların “Bulundukları bölgeleri denetim altına almamaları”, “Herhangi bir köy veya şehrin yönetimine karışmamaları”, “Bizim üzerlerindeki mutlak hakimiyetimiz, herhangi bir zamanda onları buradan çıkaracak güce sahip olmamız” şeklinde sıralıyordu.
RUSLAR TSK-NUSRA BULUŞMASINI NEDEN SOBELEDİ? – ALİ ERGİN DEMİRHAN
Nusra yetkilisinin şu sözleri ise Rusya ve müttefikleri tarafından çoktan bir kenara not edilmiştir: “Ve, şu anda olan biten hiçbir şey, kimilerinin öyle göstermeye çalıştığı gibi Astana Anlaşması’nın sahada uygulanması değil.”
Sendika.Org