“Teşkilatta yorgunluk” değil, “toplumda memnuniyetsizlik” sorunu olduğunu söyleyen Star yazarı İlhami Işık, “Yeni şeyler söyleyemeyen bir teşkilat tepeden tırnağa dönüşse bile siyasi sonuç doğurmaz” dedi
Star yazarı İlhami Işık, Erdoğan’ın teşkilattaki yenilenme çabasını eleştirdi. İktidarların, kendi çıkarları ile toplumun sağduyusunu özdeşleştirmesinin büyük bir yanılgı olduğunu söyleyen Işık, bugünkü sorunun “teşkilatta mental yorgunluk” değil, “toplumda memnuniyetsizlik” olduğuna dikkat çekti ve ekledi: “Yeni şeyler söyleyemeyen bir parti teşkilatı tepeden tırnağa dönüşüme uğrasa bile hiçbir siyasi sonuç doğurmaz”
Tayyip Erdoğan, “metal yorgunluk” nitelemeleri eşliğinde parti içi tasfiye ve yenileme çalışmalarına hız kazandırmaya çalışırken, teşkilat içinden itirazlar da gelmeye devam ediyor.
Star gazetesi yazarı İlhami Işık, Erdoğan’ın durum tespitini yetersiz bulduğunu söylediği yazısında eski anlayışla yeni kadroların hiçbir olumlu sonuç doğurmayacağı uyarısında bulundu.
Işık, yazısına özünde AKP’ye eleştiriler içeren bir genelleme yaparak başladı:
Başarılı partiler ya da başarılı iktidar yönetimleri çoğu kez, ilginç bir yanılsamanın içinde, gerçeklikle var olan bağlarını yavaş yavaş yitirirler. Bu yanılsamanın etkisi o kadar büyük oranda körleştiricidir ki, hiç kimse gerçek anlamda ne olup bittiğinin farkına bile varamaz. Bu yanılsamaya neden olan esas algının kökeninde şu bakış açısı yatmaktadır:
Başarılı bir parti ya da başarılı bir iktidar yönetimi zaman içinde ve eski başarılarının da etkisi ile bir süre sonra kendi inançları ile toplumun “sağduyusu” arasında bir özdeşlik kurar. Parti veya iktidar yönetimi kendi inançlarını ulus veya toplum nezdinde egemen kıldığını sanır. Bu doğal ve apaçık durum, onları, hiç kimsenin hiçbir zaman için farklı olabileceklerini aklına bile getiremeyeceği şekilde toplumun “sağduyusu” ile özdeşleştirmeyi başardığı düşünülür. Artık parti veya iktidar yönetimi ile halk arasında sıkı bir örtüşmenin oluştuğuna inanılır ve böylece toplumda bir homojenlik sağlandığı ve her şeyin garantide olduğu inancı parti ve iktidar yönetimi çevresinde yaygınlaşır.
Bugün Türkiye toplumunda iktidarın taleplerine karşı umutsuzluk ve bezginlik halinin ağır bastığını ifade eden Işık, Erdoğan’ın “mental yorgunluk” nitelemesi de “basit” buldu:
Kimileri bu durumu mental yorgunluk olarak yorumlayabilir. Belki de öyledir. Ama ben meselenin bu kadar basit olduğunu düşünmüyorum. Benim için ölçü coşkudur. Toplumu saran genel bir coşku dalgasıdır.
Bugün en yoksun olduğumuz şey heyecan ve coşku duygularının bir salgın hastalık gibi herkese sirayet etmesi değil de tam tersine, donukluğun genel olarak egemen halet-i ruhiyeyi temsil ediyor olmasıdır.
Coşkusunu kaybetmiş bir toplum siyasi anlamda hoşnutsuzluğun en inandırıcı göstergesidir. Memnuniyetsizlik önce coşkuyu kemirir ve onu bir sağduyu krizine dönüştürür.
Toplumu saran memnuniyetsizlik durumu ve krizinin teşkilat yenilenmesi ile giderilemeyeceğini, hatta teşkilat yenilenmesinin öncelikli tedbirler arasında dahi olamayacağını ifade eden Işık, yazısını şöyle noktaladı:
Yeni şeyler söyleyemeyen bir parti teşkilatı tepeden tırnağa dönüşüme uğrasa bile hiçbir siyasi sonuç doğurmaz.
Hoşnutsuzluk ve memnuniyetsizliği aşacak yegane çözüm paketi, yeni bir siyaset etme biçimi ve onun çok kapsayıcı söylemi ile ancak mümkün hale gelebilir.
Eski şeyleri tekrar eden yeni bir teşkilatlanma hiçbir bakımdan inandırıcılık kazanmaz.
Sendika.Org