Biz kadınlar tek tek biliriz yok sayılmanın ne demek olduğunu, sesinin duyulmamasının, fikrinin sorulmamasının, görmezden gelinmenin, adına karar alınmasının. Bugün kadınların gücü Hayır’da. Referanduma giderken yok sayılmaya karşı gücümüzü hatırlayacağız, gücümüzü hatırlatacağız Ülkenin nasıl yönetileceğini, yani tüm hayatımızı belirleyecek Anayasa değişikliğinde halkın yarısı olan biz kadınların adı bile geçmiyor! Anayasa değişikliği paketi AKP’li ve MHP’li […]
Biz kadınlar tek tek biliriz yok sayılmanın ne demek olduğunu, sesinin duyulmamasının, fikrinin sorulmamasının, görmezden gelinmenin, adına karar alınmasının. Bugün kadınların gücü Hayır’da. Referanduma giderken yok sayılmaya karşı gücümüzü hatırlayacağız, gücümüzü hatırlatacağız
Ülkenin nasıl yönetileceğini, yani tüm hayatımızı belirleyecek Anayasa değişikliğinde halkın yarısı olan biz kadınların adı bile geçmiyor!
Anayasa değişikliği paketi AKP’li ve MHP’li erkekler tarafından hazırlandı. (Ya da başka erkekler tarafından hazırlanıp onların önüne konuldu?)
Hazırlık sırasında kadınların fikri sorulmadı, tek bir kadın örgütünden, derneğinden, kadın vekillerden, hatta kabinedeki tek kadın bakandan bile görüş alınmadı.
Anayasa değişikliği Meclis’te görüşülürken Hayır diyen kadın milletvekilleri dövüldü. Küfürler havada uçuştu.
Maddelerinde kadının K’sinin bile geçmediği değişiklik paketi ile kadınlar yok sayıldı.
Sonra propaganda çalışmaları başladı. İktidarın 24 sayfalık Evet gazetesinde kadın sözcüğü bir kez bile yer almadı. Yapılacak değişikliklerin kadınlara ne getireceğine ilişkin tek bir cümle bile kurulmadı.
Dağ taş “Evet” billboardları, pankartları ile dolduruldu. Sağa bak Erdoğan, sola bak Binali Yıldırım. Kadınlar arada sırada bir fotoğraf karesinde kendilerine yer buldu, yine onlara dair tek cümle kurulmadı (!)
Neden mi?
Çünkü bu Anayasa değişikliğinde;
Hatırlarsın. Bugün Anayasa değişikliği teklifinde kadın sözünü bir kez bile geçirmeyenler, kadının adını silip bakanlığın adını da “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı” yapmışlardı. Kadını yok sayan bu Anayasa değişikliğine Evet demek, kadının adının da varlığının da silindiği bir geleceğe Evet demektir.
Biz kadınlar tek tek biliriz yok sayılmanın ne demek olduğunu, sesinin duyulmamasının, fikrinin sorulmamasının, görmezden gelinmenin, adına karar alınmasının… Eksik insan, eksik akıl, eksik etek görülmenin anlamını. En çok da biz kendi gücümüzü kullanmadıkça, karşıdakinin nasıl güç kazandığını biliriz.
Bugün kadınların gücü Hayır’da. Öyle bir güç ki aynı anda hem tek tek kadınların hem de ülkenin kaderini değiştirebilir. Öyle bir güç ki bu ülkede bir daha kimse kadınları görmezden gelerek adım atamaz!
Evet’de yokluk, Hayır’da biz varız, kadınlar var.
Ancak Hayır dersek, sesimiz duyulacak, varlığımız görülecek.
Ancak Hayır dersek, yaşamışız ölmüşüz dert etmeyenlere, hayatlarımızı, arzularımızı, hayallerimizi zerre umursamayanlara bizi sadece oy deposu, çocuk deposu olarak görenlere dur diyeceğiz.
Ancak Hayır dersek, “Tek Adam”a “benim adıma karar veremezsin” diyeceğiz, hayatımızdaki diğer adamlara da bunu deme gücümüz artacak.
Ancak Hayır dersek, evde, işte, okulda, toplumda, siyasette daha güçlü olacağız.
Ancak Hayır dersek, yıllardır mücadele ederek kazandığımız haklarımızı koruyabileceğiz, eşitlik, özgürlük mücadelemiz büyüyecek!
Ancak Hayır dersek, kadınlar olarak gerçek sorunlarımızı konuşabileceğimiz, çözmek için mücadele edebileceğimiz bir ülkemiz olacak!
Referandum öncesi son 15 gün yok sayılmaya karşı gücümüzü hatırlayacağız, gücümüzü hatırlatacağız!
Ne baba ne koca ne devlet, 16 Nisan’da mühür elimizde olacak, kararı biz kadınlar vereceğiz!
Milyonlarca kadınız, hayatın her alanında varız, buradayız!
Sandığa gidip gücümüzü gösterelim[2]!
Kadını yok sayana Hayır diyelim!
Dipnotlar:
[1] BM Raporuna göre Türkiye 82 kadın vekille 186 ülke arasında 132. sırada yer alıyor. Bakan oranı bakımından tek kadın bakanıyla, 193 ülke arasında 168. sırada. Kadın temsilinin en yüksek noktası 7 Haziran seçimlerinde olmuş, oran yüzde 18’e çıkmıştı. Bugün tüm yetkiyi tek adamda toplamak isteyenlerin iptal ettiği 7 Haziran seçimi sonrası, 1 Kasım seçimlerinde oran yüzde 14.5’e geriledi. Meclis’teki 82 kadın vekilden beşi şu anda cezaevinde. HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ın vekilliği düşürüldü. Tek adam güçlendikçe, kadınlar güçsüzleşti.
[2] Ka.Der, bu sloganla sosyal medyada düzenlediği kampanyayla tüm kadınları sandığa gitmeye çağırıyor.
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.