Biliminsanları, Samanyolu boyutlarında ancak neredeyse tamamen karanlık maddeden oluşan bir galaksi keşfetti. Bu keşif sayesinde karanlık madde üzerine çalışılabilecek devasa objelerin elde edildiği ve karanlık maddeye dair daha fazla fikir sahibi olunmasının beklendiği söylendi
Biliminsanları, Samanyolu boyutlarında ancak neredeyse tamamen karanlık maddeden oluşan bir galaksi keşfetti. Bu keşif sayesinde karanlık madde üzerine çalışılabilecek devasa objelerin elde edildiği ve karanlık maddeye dair daha fazla fikir sahibi olunmasının beklendiği söylendi
Biliminsanları Samanyolu boyutlarında neredeyse tamamen karanlık maddeden oluşan bir galaksi keşfetti. Karanlık madde evrenin büyük bir kısmını oluşturan gizemli ve görünmez bir madde olarak yıllardır biliminsanlarının merakını cezbediyordu. Bu keşfedilen galaksideki yıldızlar, gezegenler gibi bilinen cisimleri oluşturan görünen madde miktarı sadece yüzde 0,01. Geri kalanının ise bilinmeyen karanlık maddeden oluştuğu düşünülüyor.
Biliminsanları henüz karanlık maddenin ne olduğuna dair bir fikirbirliği içerisinde değiller, fakat onun varlığından uzayda gösterdiği kütleçekim etkileri sayesinde neredeyse emin. Karanlık madde her neyse, evrendeki kütlenin yüzde 80’ini oluşturduğu biliniyor.
Karanlık maddeden oluştuğu düşünülen ve Dragonfly 44 olarak adlandırılan bu karanlık galaksi ilk kez 2015 yılında New Mexico’daki Dragonfly teleskopu tarafından keşfedilmişti. Sekiz lens ve algılayıcıdan oluşan bu teleskop uzaydaki diğer teleskopların göremediği çok düşük parlaklıktaki cisimleri görebilmek için dizayn edildi.
Dragonfly 44, Yale Üniversitesi’nden Dr. Peter von Dokkum ve ekibi tarafından Dünya’dan 300 milyon ışık-yılı uzaklıktaki Coma galaksi kümesi içinde bulunmuş 47 ultra dağınık galaksiden biri. Bu uzaklıktaki galaksiler normal teleskopların görebileceği mesafelerde olmasına karşın daha önce hiçkimse bu karanlık galaksileri görememişti. Dragonfly 44 bunların içinde en büyük ve parlak olanlardan biri; ancak Samanyolu’na kıyasla, büyüklükleri aynı olmasına karşın onun yalnızca yüzde 1’i kadar ışık yayıyor. Bu da tespit edilmelerini çok zorlaştırıyor.
Van Dokkum ve ekibi yakın zamanda fark etti ki Dragonfly 44, kendisini bir arada tutabilmek için gerekli kütleçekim kuvveti yaratabilecek kadar yıldız ve görülebilir madde içermiyor. İddia edilene göre galaksiyi bir arada tutan şey, içerdiği büyük oranda karanlık madde. Bu iddia ile yola çıkan araştırmacılar galaksinin sahip olabileceği karanlık madde oranını hesaplamaya koyuldular. Bunun için dünyadaki en büyük teleskoplardan biri olan Mauna Kea, Hawaii’deki W.M. Keck Gözlemevi’nde bulunan Keck II teleskopundan faydalandılar ve Derin Görüntüleme Çoklu-Obje Spektrografisi (Deep Imaging Multi-Object Spectrograph — DEIMOS) tekniği ile galaksideki yıldızların hareketlerini incelediler.
Dr. Van Dokkum’un bildirdiğine göre yıldızların hareketini incelemek, içeriği ne olursa olsun, içinde bulundukları galaksideki maddenin miktarını belirlemeyi sağlıyor. Açıklanan bilgiye göre galaksi içerdiği yıldızların kütlesinden çok daha fazla kütleyi barındırıyor olması gerek. Bir diğer ifadeyle galaksi kütlesinin yalnızca yüzde 0,01’i yıldızlardan oluşuyor. Bu bilgi sayesinde geri kalan maddenin karanlık madde olduğu düşünülürse, galaksideki karanlık madde oranı yüzde 99.99.
“Bu karanlık madde üzerinde çalışmak için büyük bir fırsat” diyor Dr. Van Dokkum ve ekliyor; “bu sayede neredeyse karanlık maddeden oluşan cisimlere sahibiz, böylece yıldızlar ve diğer cisimlerin yarattığı karmaşadan kurtulmuş oluyoruz. Daha önce sahip olduğumuz buna benzer galaksiler çok küçüktü. Bu buluş üzerinde çalışabileceğimiz devasa objeler için yeni bir sınıf yaratıyor.”
Kaynak: Fiziktoplulugu.org