Hürriyet gazetesi yazarı Tolga Tanış söylenilenin aksine ABD’nin Cerablus operasyonuna muharip hava desteği vermediğini yazdı
Hürriyet gazetesi yazarı Tolga Tanış söylenilenin aksine ABD’nin Cerablus operasyonuna muharip hava desteği vermediğini, Gülen krizi nedeni ile operasyona yönelik “olumlu” mesajlar veren ABD açısından Cerablus operasyonunun sorunları ortaya çıktıkça YPG desteği ve sınıra örülen duvar seçeneğinin ön plana çıkacağını yazdı
Hürriyet gazetesi yazarı Tolga Tanış bugün yayımlanan “Cerablus problemleri” başlıklı yazısında Cerablus operasyonu öncesi Karkamış’ta olduğunu belirterek gözlemlerini ve Cerablus operasyonunun Türkiye için yaratacağı sorunları yazdı.
Tolga Tanış yazısında, söylenenlerin aksine Cerablus operasyonunun, Türkiye ve ABD arasındaki Suriye makasını büyüttüğünü ve ABD’nin, Cerablus’a muharip hava desteği vermediğini yazdı.
Koalisyon muharip hava desteği vermiyor
CENTCOM’un 242526 Ağustos operasyon notlarında bölgede tek bir koalisyon hava saldırısı olmadığının görüleceğini yazan Tanış şu ifadeleri kullandı: “Zira istese de veremez (muhabrip hava desteği). Çünkü hem El Rai’de hem de Cerablus’ta Ulusal Güvenlik Yasası’na (Title 50) göre örtülü operasyonlar yürüten CIA’den destek alan örgütler var. Ve bu örgütlerin Suriye’de Silahlı Kuvvetler Yasası’na (Title 10) göre açık operasyon yürüten Pentagon’la iletişim içinde olmaları yasak. Ya CIA’den TOW füzesi alacaksınız ya da Pentagon’dan hava desteği. İkisi bir arada olmuyor.”
“ABD Gülen krizi nedeniyle Türkiye’yi tolere ediyor”
Yazıda Amerikalıların operasyona yönelik “olumlu” mesajları ise şu sözlerle Gülen meselesine bağlandı: “Peki başta Başkan Yardımcısı Joe Biden, niye Amerikalılar bu konuda olumlu mesajlar veriyor? Çünkü Fetullah Gülen meselesi iki ülkeyi derin bir krize sürüklerken, Amerikalılar bunun önüne geçmeye çalışıyorlar. Ve Gülen konusundaki kendi yanlış pozisyonlarının yarattığı hasarı, Türkiye’nin Suriye konusundaki pozisyonunu tolere ederek gidermeye çalışıyorlar. Nereye kadar? Cerablus’un doğurabileceği olumsuz sonuçlar ortaya çıkıncaya kadar. Sonra YPG desteği ve duvar yine ön plana çıkacaktır.”
Tanış aynı zamanda yazısında, IŞİD’in taktik değiştirerek Cerablus’ta yaşayan herkesi dışarı çıkarttığını belirtirken, nedenini ise “Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Menbiç’i almasından sonra batıdaki El Bab’a ilerleyip alttan bir kuşak oluşturma ihtimali doğunca kuzeydeki 98 km’lik sınır hattında binlerce IŞİD militanı SDG ve Türkiye arasında sıkışacaktı” ifadeleri ile anlattı.
Cerablus’u terk eden IŞİD militanlarının durumunun Türkiye için oluşturduğu risk yazıda şöyle aktarıldı;
“Bu yüzden, IŞİD önce Öncüpınar’dan Çobanbey’e kadar olan 40 km’lik alanı Suriyeli muhaliflere bıraktı. Operasyona MOM’dan (CIA destekli destek havuzu) silah desteği alan 8 örgüt katıldı. Ve aylardır IŞİD karşısında milim ilerleyemeyen bu gruplar, bir haftada Ar Rai’nin karşısındaki Çobanbey’e kadar geldi. Sonra da aynı şey Cerablus’ta yaşandı. Peki bu IŞİD militanları buharlaşmadığına göre nereye gitti? İşte Türkiye için en büyük risk bu. Belli değil. Ve vahim olan, El Kaide uzantısı Nusra nasıl isim değiştirdiyse şimdi onların da bazı yerlerde aynı şeyi deneyebileceği bilgisi var. Hatta Elbeyli’nin 4 km güneyindeki sınır karakolu Çobanbey’e gittiğinizde bunun şimdiden başladığını fark ediyorsunuz. Sivilleri boşalttıklarından bölgede kimin kim olduğunu bilen insan da kalmayınca kolayca kimlik değiştirebiliyorlar.”
“Fotoğraflar ne düşünülerek çektiriliyor?”
Tanış’ın yazısındaki bir diğer vurgusu ise Türk Generallerin Sunni gruplarla çektirdiği fotoğraflara ilişkindi, Tanış bu grupların temsilcilerinin Türkiye sınırı içinde Antakya’da militanları için yardım kovalayanlar olduğunu belirtti: İranlı istihbarat şefi Kasım Süleymani, Suriye’de nasıl Şii milislerle fotoğraflar çektirdiyse, şimdi Türk generaller de Sünnilerle aynısını yapıyor. Ancak fark, İran bunu yaparken arada tampon bölge Irak var. Ayrıca bu milisler Suriye’deler, sahadalar. Bölgede birçok Suriyeli muhalif grubun temsilcisiyle görüştüm. Bunların arasında MOM birliği (toplam 15 taneler) olanlar da vardı, Amerikalılardan destek alamayanlar da. Antakya’da kentin her yerindeki apartman altı ofislerinde oturuyor, sayıları 1500 5 bin arasında değişen militanları için yardım kovalıyorlardı. Sorun, IŞİD karşısında şimdiye kadar bir varlık gösteremediler. Ve Türkiye’yle yakın görüntü içinde olarak varlıklarıyla ülke için risk oluşturmaya devam ediyorlar. O fotoğraflar ne düşünülerek çektiriliyor, ben sınırda bu sorunun cevabını bulamadım.
Tanış yazısında sınır geçişleri için örülen duvarın Çobanbey’den 30 km. doğudaki Akçakoyunlu’da bittiğini belirtirken ” Ve Cerablus operasyonu da başladığı için şimdi duvarın kalan kısmının bitirilmesi öncelik olmaktan çıkıyor. Böylece IŞİD bölgede MIŞİD’e dönüşürken Akçakoyunlu’dan Karkamış’a 30 km’lik hat, geçişlere açık kalmaya devam ediyor” dedi.
Sendika.Org