Özgür Gündem’e yönelik saldırıya karşı Ankaralılar, “Özgür Gündem yalnız değildir” diyerek dayanışmayı büyüttü. OHAL’in emek ve demokrasi güçlerine saldırıya dönüştüğünü belirtildi
Özgür Gündem’in kapatılmasına ve emekçilerinin gözaltına alınmasına karşı Ankaralılar, “Özgür Gündem yalnız değildir” diyerek dayanışmayı büyüttü. OHAL’in emek ve demokrasi güçlerine saldırıya dönüştüğünü belirten Ankaralılar, “Boyun eğmeyeceğiz” dedi
Ankara Aydın Sanatçı Girişimi, kapatılıp polis tarafından basılan ve emekçileri darp edilerek gözaltına alınan Özgür Gündem gazetesiyle dayanışma için Yüksek Caddesi’nde basın açıklaması gerçekleştirdi. Ankara Özgür Haber Platformu ile çok sayıda gazeteci, yazar, parti, demokratik kitle örgütü, emek ve meslek örgütü temsilcisinin katıldığı açıklamaya, HDP Milletvekili Mithat Sancar da katıldı.
Bugün (17 Temmuz) “Boyun eğmeyeceğiz” manşetiyle çıkan Özgür Gündem gazetesinin taşındığı eylemde açıklamayı girişim adına Şair Ahmet Telli yaptı. Darbe girişiminin ardından alınan önlemlerin, emek ve demokrasi güçlerine saldırı olarak ilerleyeceğine dair kaygılarının gerçekleştiğini belirten Telli, şunları söyledi:
15 Temmuz darbe girişiminden hemen sonra alınan önlemler ve uygulamalar karşısında bizim de sorularımız çoğaldı. Darbeye karşı alınan önlemlerin giderek kapsamının genişleyeceğini, emek ve demokrasi güçlerinin saldırı tehdidi altında olduğuna ilişkin kaygımız ne yazık ki gerçekleşiyor.
16 Ağustos 2016 tarihinde Özgür Gündem gazetesi mahkeme kararıyla kapatıldı. Gazete binası basılarak, 24 basın emekçisi darp edilerek gözaltına alındı.
Gerçeklerin karanlıkta kalmaması için canını dişine takarak haberlerini halka ulaştıran Özgür Gündem gazetesine yönelik bu düşmanca tutumu protesto ediyoruz.
Özgür Gündem gazetesine yönelik saldırı darbenin başka biçimiyle sürdüğünün de kanıtıdır.
Basın özgürlüğüne yönelik bu saldırı gündelik hayatlarımızı da tehdit etmektedir. Basının özgür olmadığı bir ülkede demokrasinin kırıntısından bile söz edemeyiz.
“Gerçeği biliyoruz, susmayacağız”
Askeri ya da sivil tüm darbelerin basını susturmaya çalıştığını belirten Telli, şöyle devam etti:
Darbe devam ediyor!
İster askeri ister sivil olsun tüm darbeler öncelikle basını susturmak, kapatmak, sansürlemek ya da etkisizleştirmek isterler.
Çünkü iktidarlarının sürekliliği için gerçeklerin açığa çıkmasına değil karanlıkta kalmasına ihtiyaçları vardır.
Gerçek inatçıdır, biz gerçeği biliyoruz, susmayacağız.
“Darbelere karşı tek yol demokrasiyi, özgürlüğü savunmak”
Özgür Gündem’in 50 kez kapatıldığını ve 26 yıldır susmadığını belirten HDP Milletvekili Mithat Sancar, “89 çalışanı katledildi. Tüm bunlara rağmen özgür basın çalışanları boyun eğmedi. Neden baskıları onlara yapıyorlar çünkü hakikatin yazılmasından korkuyorlar. Biz özgür basını sonuna kadar savunuyoruz. Darbe karşıtlığı üzerinden iktidarını sürdürmek için özgür basını susturmaya çalışıyorlar. Bu gün dayanışma günüdür. Darbelere, baskılara karşı tek yol demokrasiyi, özgürlüğü savunmak. Bunun yolu da dayanışmadan geçer” dedi.
“Yurtsever-ilerici-devrimci basın emekçileri ezilenlerden taraf olmaya devam edecek”
Sancar’ın ardından Ankara Özgür Haber Platformu adına açıklamayı Ulaş Akyol yaptı. Özgür Gündem’in kapatılmasının ve polis tarafından basılmasının; Kürt halkına yönelik imha planının dolaysız yansıması ve OHAL ile yaratılan, Türkiye’yi daha karanlık bir döneme sürükleyen “yeni demokrasinin” vahim bir tablosu olduğu belirtildi. Özgür Gündem’in bugün Kürt halkı şahsında tüm ezilen halkların ve direnenlerin sesini taşıdığı için saldırı altında olduğunu belirten Akyol, şunları söyledi:
Düşüncesi, kalemi ve kamerası özgür olan basın emekçileri olarak kendi özgürlüğümüzün içinde yaşadığımız toplumun özgürlüğünden asla bağımsız olmadığını biliyoruz. Bu nedenle kameramız yoksa bile gözlerimizle, kalemimiz yoksa bile hafızamızla Özgür Gündem’de sesini kısmaya çalıştığınız hangi haber varsa onları kayıt altına almaya ve gerçeklerin sesini duyurmaya devam edeceğiz! Gönüllü muhabirlik ve haber nöbetleri başta olmak Özgür Gündem ile örülecek fiili ve aktif dayanışmanın bir parçası olduğumuzu deklare ediyoruz. Özgür Gündem’in yayınını sürdürebilmesi için var gücümüzle çorbaya bir tuz da biz atacağız. Saldırılara karşı yanıtımız her zaman baskıya uğrayan yoldaşlarımız ve meslektaşlarımız ile dayanışma ve direniş olacak!
Tüm yurtsever-ilerici-devrimci basın emekçileri, yurttaş habercileri ve gönüllü muhabirler olarak “iktidarın değil halkın” safını, “sermayenin değil emeğin” safını, “işkencenin değil insanlık onurunun” safını tutmaya ve ezilenlerden taraf olmaya devam edeceğiz! Kameralarımızı kırabilirsiniz, bugün bizleri de tutuklayabilirsiniz, ancak bilincimizi ve vicdanımızı asla teslim alamazsınız! Umutlarımız kırılmadı, faşizme ve barbarlığa karşı zafer zılgıtlarının sesi Rojava’dan, Kobanê’den, Mınbiç’ten ulaşıyor. Yakındır kazanacağımız günler, yakındır bugün kapatılan Özgür Gündem’in yarın nihai zafer manşetleriyle özgürce basılacağı günler!
Özgür Gündem’e yönelik kapatma kararı geri çekilsin! Gözaltılar serbest bırakılsın!
Özgür Gündem yalnız değildir! Özgür basın susturulamaz!
Yaşasın halkın kayıt, kanıt ve haber alma hakkı! Yaşasın devrimci dayanışma!
Açıklamaların ardından söz alan emek ve meslek örgütleri, demokratik kitle örgütleri ve parti temsilcileri de, darbe uygulamalarına karşı duracaklarını belirterek, “Özgür Gündem’in yanındayız” dedi. Eylem, “Özgür Gündem yalnız değildir” sloganlarıyla son buldu.
Sendika.Org/ Ankara