Ant olsun unutmayacağız, unutturmayacağız. Bu ülkeden katilleri, işbirlikçileri, diktatör bozuntularını kovmak boynumuzun borcudur
“Ne acımız ne öfkemiz dinecek. Onlarca insanımızı kaybettik. Başta aileleri ve yakınları olmak üzere tüm halklarımızın başı sağolsun. Ant olsun unutmayacağız, unutturmayacağız. Bu ülkeden katilleri, işbirlikçileri, diktatör bozuntularını kovmak boynumuzun borcudur”
Halkevleri, ÖDP ve HTKP’den katliamın hemen ardından sert tepki geldi.
Halkevleri, Ankara’da “Emek, Barış, Demokrasi Mitingi” için topananları hedef alan saldırıyla ilgili bir açıklama yayımladı.
Açıklamada şöyle denildi:
“Barıştan, kardeşlikten, eşitlikten yana binlerce yürek ülkemizin dört bir yanından Ankara’ya aktık. İnsanlarımız iktidarın kirli savaşında ölmesin, evlere genç evlatların cenazeleri girmesin, anneler, babalar kardeşler ağlamasın diye bir yürek olup geldik. Barışa olan inancımızla, umudumuzla, kararlılığımızla geldik. Emekçiler, kadınlar, gençler, yaşlılar, çocuklar, Kürtler, Türkler, Araplar, Aleviler, Sünniler bu ülkenin kardeş halkları olarak geldik.
Katiller binlerce insanın arasına, insanlığa bomba koydular. Ankara Tren Garı Kavşağı’nda binlerce insan bir araya gelirken ve yürüyüş hazırlıklarının tamamlandığı esnada iki ayrı patlama oldu. Şu anki bilgilere göre 50’nin üzerinde insanımız hayatını kaybetti, 150 kişinin üzerinde yaralımız var.
Katliamın sorumlusu ülkemizi Ortadoğu bataklığına sürükleyenlerdir. Yıllardır Suriye topraklarında cihatçı katilleri besleyenlerdir. İŞİD’i ülkemiz topraklarına sokanlardır. Sorumlular Recep Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu ikilisidir, AKP iktidarıdır.
Yaşanan katliamın sorumlularından, diktatörlük özentilerinden hesabı bu ülkenin halkları soracak. Sarayınız, saltanatınız yenilecek, yıkılacak.
Evet, acılıyız, öfkeliyiz! Ne acımız ne öfkemiz dinecek. Onlarca insanımızı kaybettik. Başta aileleri ve yakınları olmak üzere tüm halklarımızın başı sağolsun. Ant olsun unutmayacağız, unutturmayacağız. Bu ülkeden katilleri, işbirlikçileri, diktatör bozuntularını kovmak boynumuzun borcudur.
Halkevleri Merkez Yürütme Kurulu”
Ayrıca Halkevleri, HTKP ve ÖDP genel başkanları İleri Haber’e konuyla ilgili demeç verdi.
“Erdoğan yoksul halklara savaç açtığını gösterdi”
Erkan Baş: “Bugünkü alçakça saldırı Tayyip Erdoğan iktidarının başlattığı savaşı yükselteceğeni açıkça ilan etmesidir. İktidarını korumak için her türlü alçaklığı, katliamı yapabileceğini zaten biliyorduk, acı biçimde yeniden görmüş olduk. Özellikle emek örgütlerinin öncülüğünde barış talebiyle örgütlenen bu mitinge yönelik yapılan saldırı iktidarın bu ülkenin barış yanlısı, emeğin haklarını savunan tüm yoksul halklarına savaş açtığını bir kez daha göstermiştir. Bu ülkenin komünistleri, yurtseverleri, devrimcileri, ne yaparlarsa yapsınlar bu iktidara teslim olmayacak, sonuna kadar mücadele edecektir.
Özellikle vurgulamak gerekli; bu saldırılar halkı sindirmek, korkutmak için yapılıyor. Tutmayacak, başaramayacaklar. Türkiye emekçi halklarına çağrımızdır; örgütlü bir halkı hiçbir kuvvet yenemez. Sinmeyeceğiz, korkmayacağız. Örgütleneceğiz, mücadele edeceğiz ve mutlaka kazanacağız. Türkiye halklarının ve devrimcilerinin başı sağolsun.”
“Sokakları terk etmeyeceğiz”
Oya Ersoy: “Şu an garın önündeyiz. Antakya Savaşa Karşı Yaşam Hakkı Meclisi’nden biri kadın biri erkek 2 arkadaşımızın ölüsünün yanındayız. Bu bombanın patlamasından ‘milli ve yerli’ 400 vekil isteyen, ‘huzurumuz kaçmasın’ diyenler sorumludur. Bu kaçıncı bomba? Bütün Türkiye’de yaşatılan katliamların hesabını verecekler. Bu bomba halkların barış ve demokrasi talebine atılmış bir bombadır. Sokakları terk etmeyeceğiz.”
“Barışa ve kardeşliğe saldırdılar”
Alper Taş: “Bugün barış için, akan kanın durması için toplandık. Son derece iyi bir miting olacaktı. Bir arada ve birlikte yaşamı savunmak için yurdun dört bir yanından ‘Artık Yeter’ demek için geldik. Güçlü ve etkili bir miting olacaktı. Fakat bu mitingin güçlü ve etkili olmasını istemeyenler, barışı istemeyenler, memleketteki kanın akmasından yana olanlar barışı kana bulayarak barışa fırsat vermeyeceklerini, izin vermeyeceklerini, bizi bombalayarak bir mesaj verdiler. Yaralılarımız var, şu an yaralarımızı sarıyoruz. Onlarla ilgileniyoruz. Barış talebini daha yüksek sesle dile getireceğiz. Barışi kardeşlik mücadelesini yükselteceğiz. Çünkü barış, kardeşlik mücadelesine yönelik bir saldırı bu. Çünkü hepimizin elinde barış talepleri vardı. Türklerle Kürtler iç içe eşit, özgür bir Türkiye talebi vardı. Bu talep dışında bir talebimiz yoktu. Bu talebe saldırdılar. Barışa, kardeşliğe saldırdılar.
Biz de yılmayacağız, yılgınlığa kapılmayacağız, yaralarımızı sarıp, barış, eşitlik ve kardeşlik taleplerimizi yine gür bir sesle sokaklarda yaymaya devam edeceğiz. Çünkü sokaklardan koparmak için bu saldırılar. Sokağa çıkmamamız için, sesimizi çıkarmamamız için, evimizde oturmamız için, topluma muhalefete gözdağı veriyorlar. Baskı ve terörle sindirmeyi amaçlıyorlar. Olay bu. Hepimizin başlığı sağolsun, geçmiş olsun.”
Kadınlar olarak “Sana savaş yaptırmayacağız”
Sosyalist Kadın Meclisleri’nden yapılan açıklama:
“Ankara’da barış, kardeşlik için biraraya gelen binlerce insanın ortasında bomba patladı. Biz onları Suruç’tan, Amed’den, Cizre’den tanıyoruz. Katilleri bellidir hiç uzakta aramaya gerek yoktur. Ankara’da sarayda saltanatının devamı için gözünü kan bürüyen Erdoğan ve AKP’dir.
Kadınlar olarak “sana savaş yaptırmayacağız” şiarını sokaklarda, meydanlarda ve Kürdistan topraklarında örgütlemeye çalıştık. Ekin Van’ın bedeni üzerinden savaşın onursuzluğunu yaşayan biz kadınlar bugünde Ankara’da savaşın onursuzluğunu gördük. Kadınlar olarak sokaklarda bu savaşın ve katliamın hesabını soracağız. Aldığımız her nefeste anaların ağlamaması, kanın durması için her yerde inadına barış, inadına direniş diye haykıracağız.
Saray da şunu çok iyi bilsin ki: Bizler halkız. Öldürmekle tükenmeyiz. Bekle bizi kardeşlik, bekle bizi barış geliyoruz. Dayanışmayı ve direnişi büyütmek için sokağa… Halkımızın başısağolsun. Yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.”
“Katliamın sorumlusu ülkeyi kan gölüne çeviren Savaş hükümeti ve Saray iktidarıdır”
Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan yaptığı açıklamada “Bu katliamın sorumlusu bir süredir ülkeyi kan gölüne çevirmek için elinden geleni ardına koymayan iktidardaki savaş hükümeti ve Saray iktidarıdır. Hükümet ve dayandığı güçler şimdiye dek Suriye’de bir savaş çıkarmak için elinden geleni ardına koymamıştır” dedi.
Sendika.Org