Davutoğlu, Erdoğan’ın “Esad’lı geçiş” açıklamasına ters düştü, ülke içindeki savaş sürecinde Kürt halkının askeri operasyonlarını desteklediğini iddia etti, HDP’nin barajı aşmasından dert yandı
BM toplantısı için New York’ta bulunan Ahmet Davutoğlu, Tayyip Erdoğan’ın “Esad’lı geçiş” açıklamasına ters düştü, kanaatlerinin değişmediğini söyledi. Davutoğlu, ülke içindeki savaş sürecinde Kürt halkının askeri operasyonlarını desteklediği başta olmak üzere birbirinden ilginç iddialar dillendirdi, oylarının arttığını ancak meselenin Meclis’e dört parti girmesi olduğunu ifade etti
Birleşmiş Milletler (BM) 70. Dönem Genel Kurulu toplantıları için New York’ta bulunan Ahmet Davutoğlu, beraberindeki gazeteci heyetinin sorularını yanıtladı. Hürriyet’ten Akif Beki’nin aktardığına göre Davutoğlu, Tayyip Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştükten sonra dillendirdiği “Suriye’de Esad’lı geçiş süreci”ne aksi yönde bir açıklama yaptı, “Geçiş yönetiminde Esad’ın işbaşında olmasının geçiş yönetimini geçiş yönetimi olmaktan çıkaracağı kanaatindeyiz. Bu konuda kanaatimiz değişmedi” dedi.
‘PYD Gezi’den sonra değişti’
BM’deki ilk temaslarında Filistin bayrağının BM’de çekilecek olması ve Avrupa’daki mülteci krizi gibi konularda temaslarda bulunduklarını söyleyen Davutoğlu, ABD’nin PYD ile ilgili açıklamaları üzerine bir PYD değerlendirmesi yaptı. Suriye Savaşı’nın ilk sürecinde PYD’ye Suriye rejimiyle ilişkilerini kesme ve Suriye muhalefetine katılma önerisinde bulunduklarını, PYD’nin ilk yaklaşımının da bu yönde olduğunu söyleyen Davutoğlu şöyle devam etti:
Fakat PYD, Gezi olayları başlayınca AKP hükümeti geçiciymiş gibi düşündü. Bir de kimyasal silah kullanımında rejimin cezalandırılmaması yüzünden Suriye rejiminin kalıcı olduğunu düşündü. Terör saldırılarından sonra bizim için tablo açık bir şekilde değişti. PYD nihai kertede gücünü Kandil’den alıyor, aralarında irtibat var. Kürt siyasi hareketi anlamında Barzani ile rekabet halinde, bir kuşak oluşturma gayreti var.
AKP’nin 23 Temmuz’daki operasyonlarıyla AKP ve IŞİD’i aynılaştıran anlayışı kırdığını iddia eden Davutoğlu, PYD’nin tavrı değişmedikçe PKK ile aynı görmeyi sürdüreceklerini söyledi. Davutoğlu, ABD’nin de ilkesel tavır almasını beklediklerini sözlerine ekledi.
Kürt halkı operasyonları desteklemiş!
23 Temmuz’da başlatılan operasyonlarda PKK’nin Kuzey Irak’taki kamplarını, kentlerdeki, kent çevrelerindeki ve kırsal kesimdeki unsurlarını hedef aldıklarını ve hedeflediklerini sonuçları elde ettiklerini ileri süren Davutoğlu, daha sonrasında birbirinden ilginç iddialar savundu:
Ama en önemlisi ve PKK’yı en fazla şaşırtan şey, halk harekete geçmedi. Terör örgütü bekledi ki halk kendilerine destek olacak, kitlesel destek verecek. Aksine halk bu operasyonlara hem açık bir şekilde, hem de zımni olarak susarak destek verdi. Bizim için en önemli gösterge bu. Sokağa çıkması için kitleleri tahrik ediyorlardı fakat birkaç yüz kişi dışında sokağa çıkan olmadı.
‘Oyumuz artıyor ama esas mesele dört parti olması’
1 Kasım seçimleriyle ilgili yaptırdıkları anketlerde kayan oyların kendilerine geri döndüğünü ve oy oranlarının yüzde 43’ün altına inmediğini öne süren Davutoğlu, esas meselenin ise Meclis’e dört partinin girmesi olduğunu dile getirerek tek başına iktidar olmalarının yolunun HDP’nin baraj altında kalması olduğu mesajını verdi.
‘Kanaatimiz değişmedi, Esad’lı çözüm olmaz’
Davutoğlu daha sonra Suriye Savaşı ile ilgili soruları yanıtladı. Rusya ile görüşme sonrasında Tayyip Erdoğan’ın “Esad’lı geçiş”ten söz etmesi hatırlatılan Davutoğlu, Erdoğan’ın ifadeleri ile karşıt sözler sarf etti.
“Biz Esad’lı bir çözümün yürüyemeyeceğine karar verdik ve şu anda da kanaatimizi koruyoruz” diyen Davutoğlu, IŞİD’in Esad’ı meşrulaştırdığını, Rusya’nın desteğinin kaygı verici olduğunu, mülteci sorunu ve demokratik çözüm gibi seçeneklerin olanaksızlaştığını dile getirdi ve “Geçiş yönetiminde Esad’ın işbaşında olmasının geçiş yönetimini geçiş yönetimi olmaktan çıkaracağı kanaatindeyiz. Bu konuda kanaatimiz değişmedi” dedi.
Davutoğlu, güvenli bölge konusunda da çaba sarf ettiklerini ifade etti, “ılımlı” diye tarif ettiği cihatçılara verdikleri destekle IŞİD’i Cerablus-Azez hattına sıkıştırdıklarını ileri sürdü.
Sendika.Org