Haziran ayı iş cinayetlerinde geçtiğimiz yıllara gören süren artış devam etti, çoğu inşaat, tarım, taşımacılık işkollarında, 6’sı kadın ve 8’i çocuk 147 işçi yaşamını yitirdi
Haziran ayı iş cinayetlerinde geçtiğimiz yıllara gören süren artış devam etti, çoğu inşaat, tarım, taşımacılık işkollarında, 6’sı kadın ve 8’i çocuk 147 işçi yaşamını yitirdi
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi, haziran ayı iş kazaları raporunu açıkladı. Raporun başında 7 Haziran seçimleri ile tek partili hükümet döneminin sona erdiğini belirten ve seçim meydanlarında Soma başta olmak üzere iş cinayetlerinin sona ereceği vaatleriyle oy istendiğini hatırlatan meclis, işçi sağlığı ve güvenliği için temel olan taleplerini çok acil olarak yeni TBMM’ye sıraladı:
2015’in ilk 6 ayında 794 iş cinayeti
Yazılı, görsel, dijital basından takip edilebildiği ve emek-meslek örgütleri ile işçi yakınlarının bildirimleri aracılığıyla edinilen bilgilere göre 2015 yılında ocakta en az 128, şubatta en az 85, martta en 139, nisanda en az 133, mayısta en az 162 ve haziranda en az 167 olmak üzere; ilk 6 ayda en az 794 işçi yaşamını yitirdi.
2012’den bu yana düzenli artış
2012 yılından bugüne bakıldığında ise haziran ayında yaşanan iş cinayetlerinde son iki yılda artış olduğu görüldü. Meclis, işçilerin örgütlenme örgütlülüğü olmadığında ve yasal düzenlemelerde geriye gidildiğinde sermayenin kayıtsız şartsız hareket özgürlüğü doğduğunu belirtti.
Rapora göre Haziran 2012’de en az 59, Haziran 2013’te en az 104, Haziran 2014’te en az 151 ve Haziran 2015’te en az 147 işçi can verdi.
Tarım, inşaat, taşımacılık ve ticaret/büro işkollarında yoğunlaşma
İş kazaları raporunda bu dört işkolunun yoğunluğunun değişmemesine dikkat çeken meclis, AKP iktidarıyla birlikte çılgın projeler ile inşaat, yıkım politikaları sonucu tarım, yağma ve talan düzeninin gelişmesiyle ulaşım, lojistik ve ticaret işkollarında ölümlerin arttığını, öte yandan eğitim, sağlık, büro, diyanet ve sinema işkollarında da ölümlerin öne çıktığını belirtti. Rapora göre dağılım şöyle oldu:
Haziran ayında yaşamını yitiren 147 emekçinin 121’i işçi, memur statüsünde çalışanlardan 24’ü çiftçilerden/küçük toprak sahiplerinden ve 2’si esnaftan olmak üzere 26’sı kendi nam ve hesabına çalışanlardan oluşuyor.
En çok trafik kazaları, ezilme/göçük ve düşme
İş cinayetlerinin nedenleri de hemen hemen aynı oldu. İşçiler servislerde ya da kendi olanaklarıyla ulaşımdayken yollara savruldu. Üzerlerine ağır nesneler düşmesi, göçük oluşması ya da makineye sıkışma sonucu ezilmeler, ağır çalışma sonucu kalp krizleri, baskı politikaları, işsizlik ve borç sonucu intiharlar da önemli sonuçlar oldu.
141 erkek, 6 kadın
İnşaat, madeni, taşımacılık, metal, enerji gibi iş cinayetlerinin sık yaşandığı işkollarında çalışanların hemen hemen hepsinin erkek işçilerden oluşması nedeniyle iş cinayetlerinde ölenlerin de büyük çoğunluğunu erkekler oluşturdu. Haziran ayında ölen 6 kadın işçinin ölümleri ise kayda şöyle girdi:
47 yaşlı, 8 çocuk
Çocuk işçiliğin yaygınlaşması ve 4+4+4 ile çocukların ucuz işgücü olarak kullanılmasıyla birlikte iş cinayetlerinde çocuk ölümlerinin sayısı da her geçen dönem artıyor. 18 yaşından küçük 8 işçi ölürken bunların 2’si 14 yaşının da altındaydı. 18-27 yaş aralığında 24, 28-50 yaş aralığında 58, 51 yaş ve üstünde ise 47 işçi öldü. 10 işçinin ise yaşı tespit edilemedi.
Çocuk ölümleri ise şöyle oldu:
Üç göçmen işçi öldü
Suriye’deki savaş ve AKP’nin savaş politikaları sonucunda herhangi bir statüsü olmadan yaşayan Suriyeli göçmenlerin iş güvencesinden yoksun çalışma koşulları da üç işçinin canını aldı. Suriyeli göçmen ölümleri şöyle yaşandı:
En çok İzmir, İstanbul, Adana ve Antalya’da
Raporda yer alan iş cinayetleri Türkiye’nin 59 kenti ve yurtdışındaki iki ülkede yaşandı. İzmir 9, İstanbul 8, Adana ve Antalya 7’şer cinayetle ilk sıralarda yer aldı.
THY ve Sağlık Bakanlığı, Selda Durmaz’ın ölümünden sorumludur
THY Kabin Amiri Selda Durmaz Nijerya’da yatı görevi yaparken sivrisinek ısırması sonucu sıtmaya yakalandı. İstanbul dönüşünde iki defa gittiği hastanede grip teşhisi konan Durmaz, hastalığı geçmeyince THY Sağlık Birimi’ne başvurdu. Burada sıtma teşhisi kondu ancak çok geç kalındı ve Durmaz 20 Haziran’da yaşamını yitirdi. Üç gün sonra ise THY Kabin Amiri olan Murat Düzer’in Nijerya dönüşü sıtmaya yakalandığı tespit edildi.
THY ise kokpit ve kabin ekipleri uçuş saatlerini doldurduklarında dinlenmek için gittikleri ülkelerdeki konaklama hakkın sıtma olaylarından sonra kaldırdı.
Raporda bu duruma ilişkin şu değerlendirme yapıldı:
THY, işveren olarak Selda Durmaz’ın ölümünden sorumludur. Çünkü işveren çalışanlarının meslek hastalığına yakalanmaması için gerekli koruyucu önlemleri almak ve bu önlemlerin denetimini yapmakla yükümlüdür. Diğer yandan titizlikle çalışanlarına bu konuda gerekli eğitimi vermek zorundadır. THY Sağlık Birimi de çalışanlarının sağlığını düzenli olarak takip etmek zorundadır.
Sağlık Bakanlığı, devletin ilgili birimi olarak Selda Durmaz’ın ölümünden sorumludur. Çünkü sağlıkta dönüşüm programı sonrası koruyucu ve önleyici mekanizmalar tamamen tasfiye edilmiş, tıp eğitimi niteliksizleştirilmiştir. Meslek hastalıklarında sıtmada olduğu gibi tanı bile konulamayacak hale gelinmiştir. Gündelik yaşamımızın her alanını denetleyen devlet (ki bunu kontrol altında tutmak baskı uygulamak için yapıyor) en temel görevi olan sağlık hizmetini yapsa Nijerya’ya giden Selda Durmaz’da sıtma kolaylıkla tespit edilebilirdi. Sağlık Bakanlığı, bu duruma tanı koymak, sonrasında da aile hekimine durumu bildirerek her gün hastanın bir hemşire tarafından ziyaret edilmesini sağlamak ve ilacını içirmekle yükümlüdür.
2015 / Haziran ayında iş cinayetlerinde yaşamını yitiren Mehmet Akdan, Memik Altunbaş, Sefer Ertağ, İsmail Yıldırım, Yıldırım Öz, Yaşar Özcan, Şaban Torun, Nihat Özkan, Mehmet Mercan Kızılkaya, İsmail Bakıcılar, Bahattin İlet, Duran Sonkur, Remziye Uysal, Hüseyin Ali Durmaz, Ali Çalık, Hanifi Altun, Sefa İbiş, Nevzat Yılmaz, Mirhaç Taş, Mustafa Öter, Tayfur Norman, Güler Norman, Halil İbrahim Esen, İbrahim Güçlütürk, Ömer Abdullah, Muhsin Dündar, İhsan Dündar, Ekrem Parlar, Durmuş Mustak, Gökhan Yüksek, Ali Oğuz, Mehmet Soylu, Faruk Aras, Haci Ara, Rahmi Çekiç, Fatma Kaçmaz, Ahmet Ural, Fatih Gül, Şakir Çiçek, Mehmet Burku, Ali İbrahim, Sefa Gök, Turgut Yılmaz, Deniz Üzel, Ekrem Önal, Durmuş Cengiz, Zeki Ese, Ali Çetin, Güven Aktulum, İbrahim Karaoğlu, Sultan Yağlı, Talat Yılmaz, Ali Celal Hoş, İsmet Başkan, Fatih Karakoç, Selma Koşan, Oktay Çakmak, İsmail Basut, Halil Kılıçaslan, K.B., Abuzer Akın, Ömer Yaka, Masum Gezen, Ahmet Turan Sözeri, Burak Aslan, Emrah Kundur, Yılmaz Şimşek, Mahir Tüzer, Nafi Motor, Muhammet Yaldız, Ramazan Kahraman, Oruç Şola, Hakkı Doğanay, Necati Ay, İ.D., Tahir Şentürk, Ahmet Kılçık, İbrahim Dikyol, Emrah Altındağ, Yunus Aküzüm, Ali Kocabaş, Şenol Ateş, İslam Bayat, Fatih Gürkan, Rauf Okalin, Osman Top, Şerafettin Esen, Mahmut Akgündüz, Abdullah Şeker, Kemal Topuz, Abdulcelil Aslancı, Kemal Balcı, Mehmet Emin Kaya, Mustafa Yalçın, Mehmet Abay, Cengiz Kılıç, Çetin Yıltay, Nuri Tunç, Ramazan Kartal, Umut Özlü, Hacı İlhan, İsmail Çatal, Recep Cavga, Kahraman Oruç, Salih Demir, Fatih Gürbüz, Hasan Özdemirci, Halil Ak, Mahir Er, Behçet Turunç, Hakan Çetim, Mustafa Taze, Selda Durmaz, Ahmet Koç, Salim Kamçı, Eyüp Kaçan, Sabri Türkoğlu, Ahmet Çıldır, Sunay Yaman, Mehmet Demir, Durdu Ceyhan, Ahmet Bardakçı, Aziz Demirsapan, Sefer Karayer, Halim Fişekçi, Yunus Emre Solmaz, İlkay Mavidemir, Sadık Gürler, Şiyar Kalender, İsmail Çetin, Sedat Güzel, İmam Güler, Muhammed Emin Köseceli, Şenol Kart, Ali Şeyh Alio, Cengiz Çekmezler, Durmuş Mutlu, Seyit Alan, Hayati Gökcan, Selim Durken, D.E., Hakan Bozkurt, Oğuz Uysal, Mahmut Bulut, Mehmet Çulcu, Hamit Bay ve ismini öğrenemediğimiz bir işçiyi saygıyla anıyoruz!
Sendika.Org