Mayınlar nedeniyle ‘ölümün sınırında’ olan Nusaybinli çocuklar, “Bizim mayın ve sınıra ihtiyacımız yok” diyerek mayınların temizlenmesi çağrısı yaptı
Nusaybin ile Qamişlo kentleri arasında oluşturulan mayınlı boş araziler özellikle çocukların yaşamlarını yitirmesine neden oluyor. Mayınlardan dolayı devamlı ‘ölümün sınırında’ olan Nusaybinli çocuklar, ‘Mayınlı arazinin bulunduğu yeri park, oyun alanı olarak görüyoruz. Ama maalesef bu alan bizim ölümümüze neden oluyor. Bizim bu mayın ve sınırlara ihtiyacımız yok’ sözleriyle devlete mayınları temizleme çağrısı yaptı
1958’den bu yana Nusaybin ile Qamişlo sınırı arasında yerleştiren mayınlar nedeniyle de bugüne kadar onlarca patlama yaşanırken birçok yurttaş da bu sebeple yaşamını yitirdi. Boş arazilere yerleştiren mayınlar, başta çocuklar olmak üzere Nusaybin’deki yurttaşların hayatını tehdit ve tehlike altında bırakmış durumda.
Ne tel var ne uyarı levhası
İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) verilerine göre son 15 yılda Rojava ve Mardin sınırında 60 mayın vakası yaşandığı belirtirken, son olarak da 13 Mayıs’ta Nusaybin ilçesinde Qamişlo sınırıyla bitişik olan Yenişehir Mahallesi’nde, Muhammet Mustafa Boğa (7) isimli çocuk arkadaşıyla oyun oynarken yerde bulduğu metal bir cismin elinde patlaması sonucu ağır yaralandı.
Küçük Muhammet’in yaralandığı mayınlı bölgede, mayınlı alan olduğuna dair herhangi bir uyarı levhası görünmezken, alanın etrafında bulunan sınır tellerinin ise sadece direklerinin ayakta kaldığı görülüyor. Uyarı tabelalarının bulunmadığı bölge, Nusaybinli çocukların oyun ve hayvanları otlatma alanı olarak kullanılıyor. Yaşamları sürekli tehlike içinde bulunan sınırın yanında yaşayan Nusaybinli çocuklar, kendilerini ve arkadaşlarını yaralayan mayınlı alanın temizlenmesi çağrısı yaptı.
‘Devlet arazilerini temizlesin’
Çok sayıda arkadaşlarının mayınlı arazide oynadığı ve hayvanlarını otladığı esnada mayınlara basarak yaralandıklarını ve yaşamını yitirdiklerini belirten Haci Demir (13) adlı çocuk, “Buradan devlete sesleniyorum; gelsin bu mayınlarını temizleyip kaldırsınlar veya ciddi bir önlem alsınlar. Yaşanan patlamalar sonucunda arkadaşlarımız engelli kalıyor ve okula gidemiyorlar. Devletin ihmali sonucu arkadaşlarımız yaşamını yitiriyor veya engelli kalıyor” diye anlattı.
‘Alanı park olarak görüyoruz ama ölümümüze neden oluyor’
Hikmet Ak (13) adlı çocuk ise “Devlete çağrımız odur ki; Nusaybin ve Qamişlo arasındaki sınır ve mayınlar kaldırılsın. Mayınlı arazinin bulunduğu yeri oynadığımız park yeri olarak görüyoruz. Ama maalesef bu alan bizim ölümümüze neden oluyor. Bizim bu mayın ve sınırlara ihtiyacımız yok” dedi.
Mayınlara karşı tepkisini dile getiren 15 yaşındaki Servet Altay adlı çocuk da, mayınların yıllardır yaşamlarına zarar verdiğini söyleyerek, “Bu mayınların yaşamlarımıza daha fazla zarar vermeden, acilen kaldırılması gerekiyor. Daha birkaç önce gün önce bir kardeşimiz burada ağır yaralandı. Arkadaşımızın yaralanması bizi çok etkiledi. Devlet ekipleri gelsinler burada araştırmalara yapsın ve mayınlarını kaldırsınlar. Bu mayınların çevreye ve yaşama ne kadar zarar verdiğini herkes çok iyi bilmelidir. Yerleştiren mayınlar sözde yaşamı koruyacak şekilde düşünülmüş ama savunmamız için değil ölümümüz için yerleştirmiş” ifadelerini kullandı.
‘Devletin elinde mayın arşivi yok’
1958’den bu yana Rojava ve Kuzey Kürdistan arasına mayınlar yerleştirildiğini hatırlatan İHD Mardin Şube Başkanı Erdal Kuzu ise, o tarihten bu yana yerleştirilen mayınların sürekli insanların ölümüne sebebiyet verdiğini belirtti. 1958’den bu yana mayınlar yerleştirilmesine rağmen devletin elinde bu mayınlı alanla ilgili herhangi bir arşiv bulunmadığını ifade eden Kuzu, “Dolayısıyla başıboş serseri durumda her an için can alabilecek çok ciddi bir durumla karşı karşıyayız. En son Nusaybin’deki çocuğun yaralanmasına neden olan olayda da göründüğü gibi, sürekli olarak insan yaşamını tehdit eden bir alan bulunmaktadır. Buna ilişkin alınan herhangi bir tedbir yok. Hatta daha da ötesi insanların ölümüne göz yumduğunu da söyleyebiliriz. Çünkü her yıl bir iki ölümle veya ciddi yaralanmayla sonuçlanan vakalara rağmen, devletin bu konuda tedbir alma gibi bir niyet yok” dedi.
Kaynak: DİHA