MKE fabrikasındaki patlamayla ilgili davada mahkeme yeni bilirkişi raporu istedi. Yeni raporda fabrikadaki iş güvenliği koşullarına girilmedi, işçiler suçlandı. Şüpheliler tutuklanmadı
MKE fabrikasındaki patlamayla ilgili davada mahkeme yeni bilirkişi raporu istedi. Yeni raporda fabrikadaki iş güvenliği koşullarına girilmedi, işçiler suçlandı. Şüpheliler tutuklanmadı
Makine Kimya Endüstrisi’ye (MKE) ait Barutsan Roket ve Patlayıcı Fabrikası’nda 20 Mart 2013’te yaşanan ve iki işçinin yaşamını yitirmesiyle sonuçlanan patlamanın bilirkişi raporu hazırlandı. Radikal’in haberine göre, patlamadan sonra yapılan incelemede ölen iki işçinin çuvallardan çıkan son barut kalıntılarını temizledikleri sırada barutun aniden parladığı ve yangın çıktığı saptandı.
İlk bilirkişi raporunda ise işverenin olayda sorumlu olduğu açıkça dillendirildi. Raporun ilgili bölümünde “NGL bölümünde iş güvenliği ve işçi sağlığı tedbirlerinin alınmasında bir dizi eksik ve hatalar bulunduğu, günlük üretim miktarından çok fazla barut hammaddesi olan ham kitlenin istif edildiği, barutun bünyesindeki niklogliserin buharlaştığından yoğun buharın çıktığı, bu buharların kolaylıkla ortamda ısı bulabildiği, atölyede istif edilmiş büyük miktardaki barut hammaddesinin çok ani ve hızlı yanma ile olaya sebep olduğu” ifadelerine yer verildi.
Fabrika sahibi İlhan Bozkurt, üretimden sorumlu müdür yardımcısı Onur Büyükutku, patlayıcı üretim müdürü Ali Rıza Ateş ve teknik emniyet müdürü Reyhan Demirel’in asli kusurlu olduğunun tespit edildiği raporda, postbaşı İlhan Karayel, patlayıcı üretim mühendisi Çiğdem Karahalil ve üretim teknikeri Ali Dinçel ise tali kusurlu bulundu.
Yeni bilirkişi heyeti işçileri suçladı
Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde şüphelilerin 3 yıldan 15 yıla kadar hapsinin istendiği davanın işleyişi ise farklı oldu. Şüphelilerin tamamı kendilerinin değil, ölen işçilerin suçlu olduğunu söyledi. Mahkeme ise dosyayı bir kez daha bilirkişiye gönderme kararı aldı.
İkinci bilirkişi heyeti ise 17 Eylül 2014’te sunduğu raporda işçilerden Hakan Akbaş’a ait, kısmen yanmış bir cep telefonu bulunduğunu saptadı. İki işçinin sigara içmediğine, Akbaş’ın telefonu 12.15’ten sonra herhangi bir şekilde kullanmadığını belirten heyet, buna karşın Akbaş’ın telefonu elinden yere düşürerek yanmaya yol açabileceğini dile getirdi. İşçiler de parlayıcı madde üretimi yapılan atölyeye cep telefonuyla girmeleri üzerinden suçlandı.
Kusurlarda yok yok
Ailelerin avukatı Osman Salman, raporun objektif olmasını savunarak kusurun işletmeye ait olduğunu söyledi. İşyerinde eğitim verilmediğini, risk değerlendirmesi yapılmadığını, işe girişte denetim uygulanmadığını, yangın elbisesi verilmediğini, yangına sebep olacak materyallerin sabitlenmediğini, yangın söndürücülerin çalıştırılamaz halde olduğunu, ayıklama işine ilişkin bir talimat olmadığını söyledi.
Sendika.Org