Akkuyu NGS’nin Mersin’de yapmayı planladığı nükleer santralin yeni ÇED raporundan santrale güzelleme çıktı: Balıkların ve fokların gelişimine katkı sunacak
Akkuyu NGS’nin Mersin’de yapmayı planladığı nükleer santralin yeni ÇED raporundan santrale güzelleme çıktı: Balıkların ve fokların gelişimine katkı sunacak
Akkuyu NGS, Mersin’de yapmayı planladığı Türkiye’nin ilk nükleer santraline ilişkin hazırladığı ÇED raporunu, 9 Temmuz 2013 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sunmuş ancak Bakanlık, raporu şekil ve içerik yönünden eksik bularak şirkete iade etmişti. Yeni ÇED raporunu geçtiğimiz Nisan ayında Bakanlığa verdiğini açıklayan şirket, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarının da görüşlerini dikkate aldıklarını iddia etmişti. Şirketin yeni ÇED raporundan santrale güzelleme çıktı.
Su sıcaklığı artacak ama canlıları etkilemeyecek!
Yeni ÇED raporuna eklenen iki rapora göre deniz suyundaki sıcaklık artışının canlılar üzerinde ciddi bir etkisi olmayacak, üstelik Akdeniz fokları ve balıklar korunacak. Bianet’ten Nilay Vardar’ın haberine göre, Akkuyu’da kurulacak nükleer santralle ilgili yeni ÇED’e eklenen iki rapora göre, deniz suyundaki sıcaklık artışının canlılar üzerinde ciddi bir etkisi olmayacak, üstelik Akdeniz fokları ve balıklar korunacak.
Ocak 2014 tarihli Yrd. Doç. Dr. Nihal Yılmaz ve Prof. Dr. Lale Balas’ın hazırladığı rapora göre üç boyutlu hidrodinamik taşınım modeli ile suyun sıcaklık dağılımının simülasyonu yapıldı. Buna göre, “esen rüzgarların etkisiyle uzak alan seyrelmesi sonucu su yüzeyinde, en kötü durum senaryosunda, deşarj noktasının yaklaşık 1000 m ilerisinden sonra sıcaklık artışı +0.1 C’nin altına düşecek” deniyor. Bunun anlamı santralden çıkan sıcak su 1000 metre ileride normal sıcaklığa dönecek.
Balıklar ve foklar gelişecek!
Mart 2014 tarihli Prof. Tuncer Kurtağan imzalı rapor ise bu sıcaklık artışının deniz canlıların yaşamına etkisini inceliyor. Kuratağan raporda, su sıcaklığındaki azami 1 derecelik artışın planktonlardan balık ve memelilere kadar besin zincirinin her seviyesindeki canlılar üzerinde ciddi bir etki yaratmasının beklenmediğini söylüyor. Ayrıca tehlike altındaki ve dünyada sadece 600 tane kalan Akdeniz fokunun da bundan etkilenmeyeceğini, deniz kaplumbağalarının ise zaten kıyıda yavrulamadığını ekliyor. Üstelik santral ile kıyının balıkçılığa kapatılmasının ilk başta olumsuz gibi görülse de aslında balıkların ve fokların gelişimine katkı sunacağını belirtiyor.
Mersin Üniversitesi: Ismarlama raporlar
Mersin Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nden Prof. Dr. Mustafa Kalay, santral nedeniyle deniz canlılarının doğrudan ve dolaylı olarak etkilenmemesinin mümkün olmadığını belirterek raporun “ısmarlama” olarak yaptırıldığını söyledi. “Birkaç derecelik ısı değişiminden bahsediliyor. Bu kıyıda binlerce omurgasız tür var. Bunların larva, embriyo ve erişkinlik dönemlerinin bu sıcaklıktan etkilenmemesi mümkün değil. Bunun canlının gelişimini, yaşamda kalmasını ne düzeyde olacağını şu anda hiç kimse kesin olarak öngöremez” diyen Kalay, deniz kaplumbağalarının deniz kıyısına o bölgede çıkmamalarının oralarda beslenmedikleri ve gezmedikleri anlamına gelmediğini de belitti.
Mersin Üniversitesi Biyoloji Bölümü de bir önceki ÇED’e karşı hazırladığı itiraz yazısında nükleer santralin soğutma için kullanıp geri bırakacağı deniz suyundaki sıcaklık artışına değinerek “Su sıcaklığındaki 1-2 derecelik değişim kaplumbağalar ile Akdeniz fokunun neslini tehlikeye atacaktır” demişti.
Sendika.Org