“Birlikte top oynadığım, çalıştığım, kahvede oturduğum arkadaşlarımı kardeşlerimi kaybettim” Soma’da işçi katliamının yaşandığı madende 2,5 yıldır çalışan Engin Dağlı yaşadıklarını Sendika.Org’a anlattı. ‘Bu mesleğin fıtratında var’ diyen Başbakan’a ‘On katlı binanın tepesine çıkıp atlamak kader mi olur?’ diye seslendi Soma’da 13 Mayıs günü madende yaşanan katliamın üzerinden 2 gün geçti. Maden içerisinde hala çıkarılmayan işçiler […]
“Birlikte top oynadığım, çalıştığım, kahvede oturduğum arkadaşlarımı kardeşlerimi kaybettim”
Soma’da işçi katliamının yaşandığı madende 2,5 yıldır çalışan Engin Dağlı yaşadıklarını Sendika.Org’a anlattı. ‘Bu mesleğin fıtratında var’ diyen Başbakan’a ‘On katlı binanın tepesine çıkıp atlamak kader mi olur?’ diye seslendi
Soma’da 13 Mayıs günü madende yaşanan katliamın üzerinden 2 gün geçti. Maden içerisinde hala çıkarılmayan işçiler var. Ölen işçilerin cenazeleri bugün kaldırılmaya başlandı. Soğuk hava depolarında tutulan cenazeler ailelere teker teker teslim edilirken, Kınık’da yaşayan ve bütün gün arkadaşlarının, akrabalarının cenazelerini defneden Engin Dağlı ile görüştük. Engin Dağlı 2,5 yıldır, katliamın yaşandığı Soma madeninde çalışıyor.
İş güvenliği eğitimleri göstermelik
Madenin içinde kalan, yaşamını yitiren işçiler hakkında birçok farklı bilgi var. Ne şirket ne de iktidar sözcüleri halka doğru bilgi vermiyor. Şirketin sorumluluğu gündeme getirilmiyor. Taşeronluk ilişkileri de. Siz bilgi verir misiniz? Kaç yıldır bu madende çalışıyorsunuz? Madende çalışan toplam işçi sayısı kaç ve taşeron şirketler hangileri?
6 yıllık maden işçisiyim, 2 buçuk yıldır Soma Maden’de makine ustası olarak çalışıyorum. Madende iki vardiyada yaklaşık olarak 1400 işçi çalışıyor. Taşeron şirket sayısı ise 10’u aşkın. Bunlardan bazıları GEMA, Ermiş ve Celal Tetik gibi şirketler. Madende iş güvenliği uzmanları var ama ben 2,5 yıldır orada çalışıyorum, işe girdiğimde sadece bir gün eğitim aldım. Bir sonraki 1 buçuk yıl sonra. Onda da gidip imza atıyorsun, eğitimi almışsın almamışsın fark etmiyor. Zaten eğitimler de göstermelik yapılıyor.
‘Fanı durdurmadılar, duman ocağa yayıldı’
Maden katliamı yaşandığında neredeydiniz? Yaşananları anlatır mısınız?
Dağlı: Ben ikinci vardiyadayım. Vardiya değiştirmek için madene gittiğimde, aşağıda panonun patladığını ve girmememizi söylediler. Ama ben içeri girip arkadaşlarıma yardım ettim. 17.30 gibi “Havayı ters çevireceğiz” dediler. Ters çevirmek yerine yerüstünde ocak girişinde bulunan emici fanı durdursalardı. Bütün dumanın ocağa yayılmasını engelleyebilirlerdi. Madende 3 ocak girişi var, bir temiz hava girişi ve bir de giren havayı çeken emici fan var. İşçiler emici fan havayı çektiği için hem içeride hava kalmıyor, hem de işçiler kaçamıyor. İşçiler kaçarken emici fan nedeniyle duman da peşlerinden gitti. Yeraltından çıkan bir kişi bana “Başımızdaki çavuşlar ve amirler hiçbir açıklama yapmadan bizi bir yere toplayıp beklettiler” dedi. Vardiyaların değişim anıydı, karışık olduğundan içeride 800, 900 kişi olmalı ama 500 kişi oradan sağ kurtulamadı.
‘Katliam işçi güvenliğinin olmamasından’
Katliam bence basit bir trafo patlamasından değil iş güvenliğinin olmamasından ötürü oldu. Kömürün oksijenle karşılaşması sonucu madende korlar oluşuyor, orada bulunan korların açıkta duran kabloların üzerine düşmesi sonucu yangın çıktı.
‘Türkiye’nin en büyük madeni ama arama kurtarma ekibi de yaşam hücresi de yok’
Arama kurtarma çalışmaları ne boyuttaydı? İşçilerin kurtarılmayı beklerken sığınabilecekleri bir yer var mıydı?
Olay gecesi AFAD ekipleri kurtarma için madene geldi ancak maden deneyimleri olmadığı için 10 ile 50 metre arasında gittiler. O da çevre madenlerden gelenlerin kurtardığı işçileri sedyeyle taşımaktan başka bir şey yapmadılar. Üstüne üstlük ölenlerin ağızlarına oksijen maskesi takarak, yaralı gibi gösterdiler. Arama kurtarma işlerinin çoğunu yine biz ve çevre madenlerden gelen işçiler yaptı. Hatta İmbat’taki madenden kurtarma için gelen işçilerden bir kaçı içeride gaza maruz kalarak hayatını kaybetti. Burası sözde Türkiye’nin en büyük madeni ama bir arama kurtarma ekibi dahi yok. 2,5 yıldır burada çalışıyorum, hiç yaşam hücresi görmedim.
‘Denetçiler haberli geliyordu’
Madende düzenli denetleme oluyor muydu? Denetlemeler nasıl yapılıyordu? En son denetleme ne zaman oldu?
Madende en son denetleme 1 ay önce oldu. Düzenli denetlemeler de oluyordu ancak muhtemelen denetleme için gelecekler şirketi arayıp haber veriyordu. Çünkü denetlemeden önce şirket yetkilileri madene gelerek bize etrafı temizlememizi söylüyorlardı. Yerlerdeki suları kurutmamızı söylüyorlardı. Denetlemeye gelenlerde en fazla 1 saat duruyor, 1 buçuk kilometre içeriye giriyor. Zaten üstünkörü yapılan denetlemelerde patronlar, denetçileri galerilerden (madenin içerisindeki bölümlerden her biri) en düzgün olanına götürüyor.
‘AKP’nin dağıttığı kömürleri veren şirket’
Madenin asıl sahibi olan Soma İnşaat özellikle korunuyor? Sebebi nedir?
Dağlı: Bunun tek bir sebebi var. Madenin idari işler müdürü ve aynı zamanda genel müdürün eşi olan Melike Doğru 30 Mart seçimlerinde AKP’nin il meclis üyesi adayıydı. Aynı zamanda firma AKP’nin dağıttığı kömürleri veren şirkettir.
Cenazeleri nasıl alıyorsunuz?
Cenazeler soğuk hava depolarından tek tek veriliyor. Şuan depolarda 250’den fazla insan var ve resmi olarak teslim edilen cenaze sayısı 217. Artık yeraltında kalan işçilerin cansız bedenlerine dahi ulaşmamız zor çünkü panoya (linyit damarında bir veya iki kat arasında kalan damar) çoktan su dolmuştur.
‘Yüzünü görmek istemiyorum’
Başbakan’ın sözleri hakkında ne söylemek istersiniz?
Başbakan’ın geldiği anda orada değildim. Zaten geldiğini duyar duymaz oradan uzaklaştım. Yüzünü dahi görmek istemiyorum. Ancak dedi ya “Bu işin kaderinde var” diye, bir insanın on katlı bir binanın tepesine çıkıp atlaması kader olur mu? Bir de çıkmış, Çin’den Fransa’dan örnekler veriyor.
Ayrıca gazetecilere de iki çift lafım var. Kaza gecesi benim yüzlerce kardeşim içeride, onlardan haber bekliyoruz. Gazeteciler Bakan Taner Yıldız gelir gelmez başına üşüşüyor. Taner Yıldız ne bilir orayı? Onun buraya ikinci gelişi bir açılışına geldi, bir de o gün.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Sendikaya da kızgınız. Sendika toplu sözleşme süreçlerinde de diğer süreçlerde de patronun sendikası olduğunu açıkça gösteriyor. Türk-İş’e bağlı Maden-İş sendikasına zorla üye yapıldık ve sendika seçimlerinde onların gösterdikleri adaya oy vermediğimiz takdirde işten çıkarılmakla tehdit ediliyoruz. Sendikanın başına en son getirdikleri başkan bir güvenlik görevlisi, yeraltıyla uzaktan yakından hiçbir ilgisi yok.
Sendika.Org