TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz 1 Mayıs açıklaması yaptı
TÜSİAD’dan yapılan yazılı açıklamada “1 Mayıs’ların gerginlik içinde beklenen bir gün olmaktan çıkartılması” istendi
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, 1 Mayıs’la ilgili bir mesaj yayınladı.
“1 Mayıs’ların gerginlik içinde beklenen bir gün olmaktan çıkartılması, kutlamaların özgürce ve güven içinde yaşanmasının sağlanması demokrasimizin gelişmesi açısından büyük önem taşımaktadır” diyen Yılmaz, Taksim ve Kızılay gibi meydanların yasaklanmasına ilişkin görüş bildirmedi.
Yılmaz’ın açıklaması:
TÜSİAD Yönetim Kurulu adına tüm çalışanların 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutlarım.
Emeğe ve çalışan haklarına saygı demokratik kültürün, çalışma hayatının daha iyi standartlara kavuşturulması toplumsal refahın vazgeçilmez bir unsurudur. İş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması, kayıt dışılık ile mücadele edilmesi, kadın istihdamının artırılması ve sosyal diyalog esas alınarak çalışma yaşamının geliştirilmesi devlet, işçi ve işveren kesimlerinin işbirliği yapması gereken en önemli konulardır.
1 Mayıs 1977’de Taksim’de yaşanan menfur olayın halen aydınlığa kavuşturulmamış olması vicdanlarda açık bir yaradır. Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi, bu sene de bu olayın ve tüm faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması dileğimizi tekrarlıyoruz.
Geçmişte yaşanan toplumsal acılar, hafızalarda derin izler bırakmıştır Bugün daha çok dayanışmaya ve daha çok uzlaşıya ihtiyacımız vardır. 1 Mayıs’ların gerginlik içinde beklenen bir gün olmaktan çıkartılması, kutlamaların özgürce ve güven içinde yaşanmasının sağlanması demokrasimizin gelişmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Bu anlamda 1 Mayıs kutlamalarının tüm ülkemizde günün önemine ve anlamına yakışır, bayram havasında geçmesini dileriz.”
İşçiler Yılmaz’ın samimiyetinden kuşkulu
Yılmaz’ın açıklamasındaki “Emeğe ve çalışan haklarına saygı demokratik kültürün, çalışma hayatının daha iyi standartlara kavuşturulması toplumsal refahın vazgeçilmez bir unsurudur” ayrıca dikkat çekici.
Çünkü Yılmaz, demokrasi beyanlarına rağmen kendi fabrikalarında işçi haklarına saygı duymamakla eleştiriliyor. Yılmaz’a ait Sütaş Fabrikaları’nda sendikal örgütlenme faaliyeti yürüten Tekgıda-İş Sendikası, işverenin sendikayı engellemeye çalıştığını, hatta sendikalaşmayı kırmak için işçilere cumhuriyet altını dağıttığını belirtiyor.
Sendika.Org