DİSK, Halkevleri, ÖDP, TKP, ESP yayımladıkları Newroz mesajlarıyla AKP’ye, faşizme karşı mücadele ve barış, kardeşlik çağrısı yaptı
DİSK, Halkevleri, ÖDP, TKP, ESP yayımladıkları Newroz mesajlarıyla AKP’ye, faşizme karşı mücadele ve barış, kardeşlik çağrısı yaptı
DİSK: Eşitlik, özgürlük, kardeşlik ve barış köprüsü Nevruz kutlu olsun! Newroz Pîroz Be!
DİSK Genel Başkanı Kani Beko’nun Newroz Bayramı mesajı:
Eşitlik, özgürlük, kardeşlik ve barış köprüsü Nevruz kutlu olsun! Newroz Pîroz Be!
Anadolu’da, Ortadoğu’da, Orta Asya’da ve Kafkaslar’da, bölge halkları ‘Kurtuluş Günü’ (baharın gelişi) olarak Nevruz/Newroz’u kutlamaktadır. Bu bayram çok geniş bir coğrafyadaki direnişin karşısında zalimin yenilgisinin sevincini taşır.
Baskıların, yasakların ve her türlü zor yöntemlerinin fütursuzca uygulandığı ülkemizde, özellikle 1 Mayıs ve yüzyıllardır her yıl 21 Mart gününde coşkuyla kutlanan Nevruz/Newroz, yıllardır “tehlikeli” ve “yasak” ilan edilmiştir.
Türkiye’de geçtiğimiz sene milyonların katıldığı kutlamaların ardından yükselen barış umudu, AKP iktidarı tarafından siyasi çıkarlar için kullanılmak ve maniple edilmek istenmiş, ancak barış için hiçbir gerçek adım atılmamıştır. Aksine iktidar Kürt sorunu başta olmak üzere bu ülkenin sorunlarını özgürce tartışmak isteyen herkesi susturmak istemiştir. Roboski’de öldürülen çocukların katillerinin hesabının sorulması bile bizzat AKP iktidarı tarafından engellenmiştir. DİSK’in 9. Genel Kurulundaki yaklaşımı Türkiye’nin bu kritik sorununun çözümü açısından bizim için hâlâ temel referanstır: “Sorunun her türlü yasak, korku, yıldırma ve kısıtlamadan uzak biçimde tartışılması zorunludur.”
Kürt sorununun kalıcı çözüm yolu, halkların gönüllü, özgür, eşit ve kardeşçe birliğidir. Bu nitelikte bir birliğin, tarihten gelen kader birliğimiz çerçevesinde zengin olanakları olduğuna inanıyoruz. İşyerlerinde yan yana çalışarak hayatı birlikte yaratan emekçilerin, sömürüden arınmış bir toplumu ve dünyayı da yine birlikte kuracaklarına inancımız tamdır. AKP iktidarı geçtiğimiz seneden beri sadece barışa değil, bu bayramın içerdiği tüm değerlere, eşitliğe, kardeşliğe, özgürlüğe saldırmaktadır. Ülkemiz, yolsuzluğa batmış iktidarını korumak için halkına ölüm saçmaktan, iç savaş kışkırtıcılığı yapmaktan, komşu ülkelerde kirli savaş çetelerini desteklemekten çekinmeyen bir anlayış tarafından yönetilmektedir.
Ancak bu iktidar karşısında umudumuzu pekiştiren en önemli etmenlerden biri de geçtiğimiz yıldan bu yana, özellikle 1 Mayıs’tan sonra Türkiye’yi saran direnişlerdir. Bu direnişlerde halkımız nasıl bir Türkiye istediğini somut olarak ifade etmiştir.
İnancımız odur ki, Ortadoğu halklarının bilgeliği, emperyalistlerin ve diktatörlerin savaşa ve kitle kıyımına dayalı politikalarından çok daha köklüdür. Bu tarihsel mirasın canlı bir kanıtı olan Newroz’un şenlik ateşleri ve Gezi Direnişi’nin yaktığı isyan ateşi hiç sönmeyecek, halkların kardeşliğinin bir simgesi olarak yanmaya devam edecektir.
Nevruz kutlu olsun!
Newroz Pîroz Be!
Emperyalizmle, gericilikle barış olmaz
SOSYALİZM EZİLENLERİN BAYRAMIDIR
Halkevleri: “Kardeşçe ve barış içinde bir ülke için…”
Baskıya, Zulme karşı direnenlerin bayramı Newroz kutlu olsun
Yüzyılllar önce baskıya, zulme karşı zalim Dehak’a karşı Demirci Kawa’nın yaktığı isyan ateşi yanmaya devam ediyor. Halklarımızın barış, özgürlük, eşitlik özlemi halkların kardeşliğinin bayramında, baharın ilk günlerinde yeniden yeşeriyor. Halklarımızın bayramı, Newroz kutlu olsun.
Ülkemizde 30 yıldır süren savaşta otuz bin insanımızı yitirdik, binlerce insanımız sakat kaldı. Binlerce insan faili meçhullerle katledildi. Tutuklamalar, işkenceler, baskı devletin gündelik politikası oldu. Köyler boşaltıldı, insanlarımız sürgün edildi. Diğer yandan da kaderleri, çıkarları aynı olan Türk ve Kürt halkları birbirlerine düşman edilmeye çalışıldı.
30 yıllık savaşın son 11 yılı ise AKP tarafından sürdürüldü. Operasyonlar, katliamlar, baskı ve faşizm dönem dönem devreye sokulan “açılım” politikalarıyla gizlenmeye çalışıldı. Göz boyamayı ve Kürt halkının meşru mücadelesini tasfiye etmeyi amaçlayan AKP her defasında başarısız oldu. Bir yandan çözüm, açılım diyenler diğer yandan binlerce seçilmiş Kürt siyasetçiyi cezaevlerine doldurdular. Ceylan’ı, Uğur katlettiler. Roboski’de insanlarımızın üzerine savaş uçaklarından bombalar yağdırdılar. Katliamın üzerine gidilmedi, hesap sorulmadı, suçlular cezalandırılmadı. Oysa suçlular ortadadır. Sorumlu AKP iktidarıdır.
Kürt halkının barış, eşitlik özlemi AKP tarafından her defasında suistimal edildi. Ancak bütün bu iki yüzlü politika her defasında başarısız oldu.
Şimdi 30 Mart seçimleri yaklaşırken meşruiyetini yitirmiş AKP iktidarı sandıkla gücünü korumaya çalışıyor. 11 yıldır temel haklarımızı gasp eden, Ortadoğu’daki kanlı savaşlara ortaklık eden, yalancı, yağmacı, baskıcı ve hırsız iktidarın bütün politikaları iflas etti. Haziran isyanıyla sokaklara dökülen milyonların isyanının ardından sarsılan iktidar şimdi kendi içinde bir savaş yaşıyor. Yıllardır başta Kürt halkına olmak üzere halka karşı beraber suç işleyenler birbirlerine düşmüş durumdalar. Her türlü çirkin oyunla, işledikleri suçlar rüşvet, yolsuzluk, hırsızlık bir bir ortaya dökülüyor. Sonunun yaklaştığını düşünen başbakan nefretle bütün düşmanlarına ve elbette ki halka saldırıyor. Tayyip Erdoğan seçim meydanlarından nefret kusarken, birçok yerde HDP bürolarına saldırılar tertipleniyor. Her krizli dönemde anti komünizme, Alevi düşmanlığına, Kürt düşmanlığına sarılarak yapılan sağı arkalama siyaseti AKP tarafından uygulanmak isteniyor.
Ancak başaramayacaklar. Çünkü milyonlarca insanın eşitlik, özgürlük, barış ve adalet özlemi ülkemizin her yerinde sokaklarda şimdi. Yıllardır halklarımızın arasına sokulmak istenen şovenizm ve ırkçılık sokakta yürütülen mücadeleyle aşılıyor, aşılacak. Haziran İsyanı’nda evlatlarını kaybeden halklarımız aynı günlerde katledilen Medeni için de meydanları doldurdu. Berkin’i kaybettiğimizde ülkemizin dört bir tarafındaki bütün halklarımız ayaklandı. Artık ülkemizin bütün halklarının kaderinin, çıkarının bir olduğuna olan inanç her geçen gün artmaya devam ediyor.
Bizler Kürt halkının ve ülkemizde yaşayan bütün halkların eşit haklara sahip olduğu, kardeşçe ve barış içinde yaşadığı bir ülke için mücadele ediyoruz. Bu inanç ve kararlılıkla halklarımızın Newroz’u kutlu olsun.
Newroz Piroz be!
Yaşasın Halkların Kardeşliği
Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy
“ÖDP: Barış ve kardeşlik AKP’ye karşı mücadeleyle kazanılacaktır!”
Barışa ve Kardeşliğe…
Newroz’a silahların sustuğu, çatışmasızlığın sürdüğü bir ortamda giriyoruz.
Ancak bugün daha önemlisi bu çatışmasızlık ortamının sürdürülebilmesi ve kalıcı bir barışa doğru geliştirilebilmesidir.
Kürt sorununun demokratik çözüm yolu bellidir, Kürt halkının tüm hakları yasal güvence altına alınmalıdır.
AKP, oyalama taktiklerinin ötesinde çözüm için hiçbir somut adım atmadı. Gerçekten barışı kazanmak bir yana, halkın barış umudunu kendi iktidarının kalkanı haline getirmeye çalışıyor.
Barış ve kardeşlik boğazına kadar battığı pisliğin içinde ayakta durmak için, her tür zorbalığı deneyen AKP’ye karşı mücadeleyle kazanılacaktır.
Özgürlüğün müjdecisi Newroz, halkların barış iradesinin güçlendirecek yeni bir adım olsun.
Alper Taş & Bilge Seçkin Çetinkaya (ÖDP Eş Genel Başkanları)
TKP: “Sosyalizm ezilenlerin bayramıdır”
Kardeşler,
Bugün Newroz. Bu coğrafyada birçok halkın bayramı. Ülkemizde ise Newroz, Kürtlerin eşitlik ve özgürlük taleplerinin yükseldiği bir güne dönüştü.
Halklar arasındaki eşitsizliklerin, bir halkın diline, kültürüne dönük yasaklamaların kabul edilir tarafı yok. Adaletsizlik, eşitsizlik, zorbalık varsa bunlara karşı mücadele de olacaktır.
Önemli olan bu mücadelenin hangi araç ve hedeflerle verileceğidir.
Türkiye Komünist Partisi, bir işçi sınıfı partisi olarak, kendi üyelerini etnik kökenleriyle tasnif etmez. Bununla beraber, kardeşliğin ancak ve ancak birlikte mücadeleden geçtiğinin bilincinde olarak, Kürt emekçileri ve aydınları içindeki örgütlenmesini güçlendirmeye ve Kürt sorununu emperyalizme, gericiliğe ve sömürüye karşı mücadele eksenine yerleştirmeye çalışmaktadır.
AKP iktidarı, Kürt sorununun nasıl çözülemeyeceğini açık bir biçimde göstermiştir. Kürt kitleleri aldatılmış, düşmanlık tohumları atılmaya devam edilmiştir.
Türkiye Komünist Partisi, yeni bir cumhuriyet demektedir. Hep birlikte, eşitlik içinde, özgürce yaşayacağımız, emperyalizme ve gericiliğe prim vermeyeceğimiz, sömürü denen illetten nihai olarak kurtulacağımız bir ülke istiyoruz.
Bugün acil görevimiz, halkları birbirine düşüren Erdoğan’dan kurtulmaktır.
Erdoğan’dan kurtulmanın yolu, Türklerle Kürtlerin birbirlerine düşman olmalarından geçmez. Tersine!
Türkiye’nin diktatör bozuntusundan kurtulmasını istiyoruz. Bunun için halkın kol kola girmesi gerekiyor. Birbirine düşmesi değil.
Kürdüyle Türküyle, ve her kökenden, her kültürden, her inançtan insanlarımızla… Bütün halkın 21 Mart’ını, Newroz’unu kutluyoruz.
Newroz pîroz be!
Türkiye Komünist Partisi
ESP: “Birleşik halk direnişi için Newroz’a”
Halklarımızın direniş sembolü Newroz, son bir yıl içerisinde hem üst düzeyde direnişi, hem de kararlı ve kitlesel olarak barışı haykırdığı bir süreçte kutlanıyor. Geçen yıl Amed Newroz’unda Kürt halk önderi Abdullah Öcalan’ın mesajıyla bir süreç başlatıldı. Kürt halk dinamikleri ve örgütlü güçleri bu niyet beyanına uygun biçimde konumlanarak barış mücadelesini güçlendirmek için alan açmışlardır. Ancak devletin geçen bir yıl içerisinde hiçbir adım atmadan sürdürmek istediği bekletme ve oyalama politikası Kürt halkında büyük öfke yaratmaktadır.
Devletin AKP eliyle yürüttüğü bu oyalama siyaseti, Rojava’da katliam siyasetiyle buluşmuştur. Katliamcı çetelerin Suriye savaşında aldıkları rol Türkiye Devletinin lojistik desteğiyle Rojava’da yaşanan Özerkliğe karşı katliamlarla birleşerek devletin barış ve çözüm konusundaki samimiyetini test etmiştir.
Kürt sorununun barışçıl çözümüne hiçbir katkı yapmayarak sadece süreci kendi iktidarlarını sürdürme aracına çevirmekle durumu idare eden AKP iktidarı, Çözüm yolunda yapılması gereken çalışmaları ve atılması gereken adımları atmamakta ısrar ediyor. Halklarımızın en demokratik haklarını bile kullanmalarına engel olan Terörle Mücadele Yasası kaldırılmıyor, Hapishanelerdeki Kürt siyasetçiler ve sosyalistler serbest bırakılmıyor, dün ergenekon kapsamında darbe suçlarıyla tutukladıkları generalleri serbest bırakarak halkların vicdanında yeni yaralar açıyor. Bütün yasal düzenlemelerden faydalanma hakları ellerinden alınarak KCK davasından ve sosyalist tutsakların tutuklulukları devam ediyor.
AKP iktidarının Kürt sorununun çözümü için ne iradesi var ne de niyeti. Barış, AKP’ye karşı halklarımızın ortak ve birleşik mücadelesi ile elde edilecektir. Barışın muhatabı Türk işçi ve emekçileridir. Bu nedenle Newroz, Batı’daki tüm ilerici, barıştan yana olan herkesi birlikte hareket etmeye ve omuz omuza olmaya çağırıyor.
Gezi isyanına ve sonrasında gelişen halk mücadelesine vahşice saldırarak, insanların nefes alacakları en küçük alan bırakmayacak şekilde ölümler pahasına polis terörü uygulayarak yolun sonuna gelen AKP iktidarı, kirli politikasını daha fazla sürdüremeyecektir. Newroz, bu vesileyle de halklarımızın ortak, birleşik mücadelesine sahne oluyor/olacaktır. Kürt halkının ulusal haklarının tanınması, dil, kültür ve özerklik taleplerinin karşılanması ile tüm halkların ortak kültürel, sosyal ve siyasal birlikteliğini sağlamayı taahhüt etmeyen hiçbir iktidar, meşru olmayacaktır.
Newroz ateşinin etrafında birleşen Kürt halkı ile, Gezi İsyanında kardeşleşen tüm halklar, bu çürümüş, kokuşmuş faşist düzenden hesap soracak, barış, özgürlük ve eşitliği kendi elleriyle getirecektir.
Newroz, halkların barış ve kardeşlik mücadelesi çağrısıdır. Newroz, Rojava devrimiyle enternasyonal dayanışma çağrısıdır.
Tüm bölge halklarının Newroz’u kutlu olsun.
Newroz Pîroz Be!
Bijî Newroz, Bijî Sosyalizm
Sendika.Org