Reyhanlı Katliamı’nda 27 Mart’ta ortaya çıkan tapede ismi geçen 5 kişinin sorumluluğunun olduğu gerekçesiyle Halkevleri Hukuk Dairesi, Hatay Halkevi adına savcılığa suç duyurusunda bulundu
AKP’nin savaş planlarının ses kaydının ortaya çıkmasının ardından, Reyhanlı’da 53 kişinin ölümünde Recep Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu, Hakan Fidan, Feridun Sinirlioğlu ve Yaşar Güler’in sorumluluğunun olduğu gerekçesiyle Halkevleri Hukuk Dairesi, Hatay Halkevi adına savcılığa suç duyurusunda bulundu
AKP’nin savaş planlarının ses kaydının ortaya çıkmasının ardından, Reyhanlı’da 53 kişinin ölümünde Recep Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu, Hakan Fidan, Feridun Sinirlioğlu ve Yaşar Güler’in sorumluluğunun olduğu gerekçesiyle Halkevleri Hukuk Dairesi, Hatay Halkevi adına savcılığa suç duyurusunda bulundu.
27 Mart’ta ortaya çıkan ses kayıtlarının üzerine, Hatay Halkevi adına bugün (28 Mart) “Recep Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu, Hakan Fidan, Feridun Sinirlioğlu ve Yaşar Güler hakkında silahlı çatışmaları desteklemeleri, bombalı saldırılarla ölüm ve yaralanmalara sebebiyet verilen Reyhanlı katliamındaki sorumlulukları ve savaş çıkarmaya yönelik diğer tüm faaliyetleri nedeniyle soruşturma başlatılması” talebiyle Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunuldu.
“Siyasi iktidar savaş çıkartmaya çalışarak binlerce insanı ölüme sürüklemektedir”
Suç duyurusunda, 27 Mart’ta ortaya çıkan ses kayıtlarıyla ilgili şu sözlere yer verildi:
“Söz konusu kayıtlar, iktidar tarafından El-Kaide ve benzeri radikal İslamcı terör gruplarının açık bir şekilde desteklendiğini ve bu örgütler kanalıyla Türkiye’nin de Suriye’deki iç savaşa dahil edilmesinin planlandığını göstermektedir. Siyasi iktidar savaş çıkartmaya çalışarak Türkiye ve Suriye halklarının kaderiyle oynamakta, binlerce insanı ölüme sürüklemektedir.”
“Suriye politikalarıyla bombalı saldırıya neden olan AKP iktidarıdır”
Suç duyurusunda, Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde meydana gelen bombalı saldırıya ilişkin hazırlanan iddianamede patlamadan birkaç gün önce olayın ihbar edildiği ve buna dayanılarak telefon dinlemeleri yapıldığı, ihbara rağmen hiçbir önlem alınmadığı ve neticesinde de patlamanın gerçekleştiği ifadeleri yer aldı.
Reyhanlı Katliamı’nın hemen ardından iktidar temsilcileri tarafından yapılan açıklamalara dikkat çekilerek, “Olaya ilişkin manipülatif açıklamalar yapmış ve adli sürecin olayı hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde aydınlatmasını engellemişlerdir” denildi.
Suç duyurusunun Reyhanlı Katliamı’na ilişkin açıklama kısmında son olarak şu sözlere yer verildi:
“Bu davada Suriye politikalarıyla bombalı saldırıya neden olan AKP iktidarı; yine aynı politikaların sonucu olarak ortada ihbar, teknik ve fiziki takip olmasına rağmen saldırıya göz yuman mülki kadrolar ve kolluk yetkilileri yargılanmamaktadır. Örneğin İddianame’de ‘tüm çalışmalara ve önlemlere rağmen’ bombalı saldırının önlenemediği iddia edilmekte, ancak nasıl önlenmediği ya da önlenemediği anlaşılamamaktadır. Ses kayıtlarının ortaya çıkmasının ardından bu saldırının ilgili devlet birimlerinin bilgisi dışında gerçekleştiğini düşünmek mümkün değildir. Kaldı ki, kamuoyuna ve bütün dünya basınına yansıyan ses kayıtlarının varlığı Dışişleri Bakanlığı tarafından doğrulanmış böylece işlenen suç ikrar edilmiştir.
Dolayısıyla söz konusu İddianame’nin gerçek sorumluları açığa çıkarmak amacıyla değil, gizlemek amacıyla hazırlandığı kanısına varılmaktadır.”
Suç duyurusunun tamamını okumak için tıklayınız.!
Sendika.Org