Siz bu yazıyı okurken, Artık, Dayanışma, Yeterlilik üst başlığı ile ABD menşeiliRethinking Marxism (Marksizmi Yeniden Düşünüş) dergisi ve Association for Economic and Social Analysis (İktisadi ve Sosyal Analiz Birliği) nin ortaklaşa düzenledikleri konferansta olacağım. Sekizincisi, bu kez 19-22 Eylül arası University of Massachussets – Amherst’de yapılan bu konferans katılımcıları bakımından gerçekten uluslararası nitelikte. Türkiye’den hem çok sayıda katılımcı var hem […]
Siz bu yazıyı okurken, Artık, Dayanışma, Yeterlilik üst başlığı ile ABD menşeiliRethinking Marxism (Marksizmi Yeniden Düşünüş) dergisi ve Association for Economic and Social Analysis (İktisadi ve Sosyal Analiz Birliği) nin ortaklaşa düzenledikleri konferansta olacağım. Sekizincisi, bu kez 19-22 Eylül arası University of Massachussets – Amherst’de yapılan bu konferans katılımcıları bakımından gerçekten uluslararası nitelikte. Türkiye’den hem çok sayıda katılımcı var hem de 10 kişilik düzenleme komitesinin 3 üyesi bizden.
Bu yazıyı konferans başlamadan yazıyorum. Dolayısıyla, konferanstaki sunumlara ilişkin izlenimlerimi daha sonraki bir yazıya bırakıyorum. Şimdilik bazı panel başlıklarını aktararak konu çeşitliliği hakkında bir fikir vermekle yetineceğim:Artık Şiddet: Post-Siyasetin Siyaseti; Marksizm, Çevre ve İnsan-dışı Hayvanlar; Rosa Luxemburg’un Sermaye Birikimi: 100 Yıl Sonra; Kooperatif Emek ve Alternatif Ekonomiler; Marx ve Marksizmlerin Derinliği. Gezi ve sonrası da bazı panellerde ele alınacak. Ayrıca, şu sıralar Kahire’deki American University’de öğretim üyeliği yapan Amy Austin Holmes’un çektiği Occupy Turkey belgeseli de gösterilecek.
Bu tür konferanslara gidenler bilir, işin bir yanı da Amerikancadan tercümeyle sosyalizasyondur. Sosyalizasyonun da değişik veçheleri var tabii. Bir yanı, gerçekten bir süredir görüşemediğin dostlarla iki laf etmek, beraber olmak, hasret gidermek. Diğeri de, adını duyduğun, yazılarını okuduğun insanları dinleme, onlarla tanışma imkanı bulmak –yani başkalarını görme ve hatta başkalarına görünme. Biraz da yaşım icabı olsa gerek, epeydir göremediğim eski öğrencileri görmek, doktora yıllarını beraber geçirdiğim arkadaşlarla beraber olmak açıkçası bu konferansın beni çeken yanlarının başında geliyor.
***
Konferansta yeni yayınlanan bazı kitapların yazarlarıyla söyleşi toplantıları da var. Kitapla, şişman dergi arası bir yayın olan ve her yıl yayınlanan Socialist Register’ın bu yıl 50. yılı (2008’den bu yana Yordam Kitap tarafından Türkçeye de çevrilmekte). Ralph Miliband (1985-92 arası çıkarttığımız 11. Tez dergisinin 6. sayısında kendisiyle yaptığımız söyleşiyi de tavsiye edeyim bu arada) ve John Saville tarafından 1964’te başlatılan bu yayın daha sonra Leo Panitch ve arkadaşları tarafından üstlenildi. Bu derlemenin her yıl farklı bir teması oluyor ve ısmarlanmış özgün yazıları içeriyor. 2013 yılının teması Strateji Sorusu; Socialist Register’ın 50. yıl toplantısında da bu tema ele alınıyor.
Strateji Sorusu teması ile tabii ki sosyalist strateji kastediliyor. Stratejinin ne olması gerektiği sorusunun yanı sıra, bizatihi stratejiyi geliştiren, uygulayan sosyal aktörlerin kim olduğu, ne tür örgütlenmeye ihtiyaç duyulduğu, stratejinin ülkeden ülkeye göstereceği özgüllüğü ile evrensel yanı arasındaki ilişkinin mahiyeti de gündemde. Küresel depresyon vesilesiyle kapitalizminin tıkanıklıklarının ayyuka çıktığı, kapitalizme direnişin yepyeni biçimler aldığı bir dönem içinden geçtiğimiz dikkate alınırsa, strateji konusunun ertelenemez bir biçimde kendini dayattığı açık.
Sadece Türkiye’de yaşadığımız olağanüstü ayaklanma “bundan sonra ne yapacağız, nasıl yapacağız, kimle yapacağız?” sorularını dayatmadı. Dünyanın bir çok ülkesi benzer durumda. Güney Avrupa çalkalanıyor, Arap toplumları alt üst, Latin Amerika ülkelerinin bir çoğu kabına sığmıyor. Eskisi ile, yenisi ile sosyalist örgütler, muhalif kümeler bu soruları soruyor. Öyle bir dönem ki, her toplumsal ayaklanmanın bir diğerinden hızla bir şeyler öğrenmesi ve kapitalizm sonrası tahayyülünün tohumlarını bugünden atması gerekiyor. Olandan şikayetin yerini, geleceğin cazibesi almalı.
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.