Bu düzenlemeyle, İşsizlik Sigortası Fonu gelirlerinden yapılan vergi kesintileri için dava açılamayacağı yasal kılıf altına alınmakla kalmıyor; hukuk devletinin en temel ilkelerinden “hak arama özgürlüğü” de tarihe gömülüyor 12 Temmuz 2012 tarihli Resmi Gazete’de yer alan bir torba kanun, AKP’yle ve AKP’nin şirazesi arasındaki ilişkiyi yeniden gözler önüne serdi. 6353 sayılı “Bazı Kanun ve Kanun […]
Bu düzenlemeyle, İşsizlik Sigortası Fonu gelirlerinden yapılan vergi kesintileri için dava açılamayacağı yasal kılıf altına alınmakla kalmıyor; hukuk devletinin en temel ilkelerinden “hak arama özgürlüğü” de tarihe gömülüyor
12 Temmuz 2012 tarihli Resmi Gazete’de yer alan bir torba kanun, AKP’yle ve AKP’nin şirazesi arasındaki ilişkiyi yeniden gözler önüne serdi.
6353 sayılı “Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un geçici 2.maddesinde yaptığı bir düzenlemeyle AKP, “15/6/2012 tarihinden önce 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesi uyarınca İşsizlik Sigortası Fonu gelirlerinden yapılan vergi kesintileri için dava açılmayacağı“nı belirtiyor.
Bu düzenlemeyle, İşsizlik Sigortası Fonu gelirlerinden yapılan vergi kesintileri için dava açılamayacağı yasal kılıf altına alınmakla kalmıyor; hukuk devletinin en temel ilkelerinden “hak arama özgürlüğü” de tarihe gömülüyor. Oysa kendi anayasalarının “hak arama hürriyeti”ni düzenleyen 36.maddesinde aynen şöyle yazar: “Herkes, meşrû vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz.”
Çokça söylendi, AKP kendi koyduğu kurallara bile uymuyor. O yüzden bunda şaşıracak bir şey yok. Zaten sınıfsal niteliği de belli, emekçiler lehine düzenleme yapılacak değil ya! Daha birkaç gün önce “aktüel gündem”de yazıldı: “AKP’li bakanların neredeyse her biri kendi icraatlarından dolayı bir dizi cinayetten, katliamdan sorumlu haldeler.”
Ancak düzenlemenin devamı var. Diyor ki hemen arkasından “görülmekte olan davalarda davayı gören mahkemece, karar temyiz edilmiş ise Danıştayca karar verilmesine yer olmadığına ve vekalet ücretine hükmedilmeksizin tarafların yaptıkları masrafların üzerlerinde bırakılmasına karar verilir ve bu davalara ilişkin olarak bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra taraflara tebliğ edilen kararlar uyarınca işlem yapılmaz.”
Nicedir AKP, demokrat görünür olma çabasını bile gerekli görmüyor. İşi ifrada vardırması da sık karşılaşılan bir durum. Bu da benzerlerinden. Büyük bir aymazlıkla mahkemelerin ne karar vereceğini bile hüküm altına alıyorlar artık. Dolayısıyla insanın da içinden, politik analiz yapmak değil, sadece “çüş” demek geliyor.