Beden eğitimi olgusunu ve gerçeğini tarihsel fotoğraf ve uygulamalardan yola çıkarak militarist, gerici, faşizan bir eğitim aracı olarak gören sözde ilerici, demokrat meslektaşlar… Sporu ve spor eğitimini şiddetle savunan sözüm ona spor aydınları ve beden eğitimi öğretmenleri… Sporu ve spor eğitimini hayatın her alanına sokma gayretinde olan siyasetçiler… Ve bir insanı ötekinden, bir takımın diğerinden […]
Beden eğitimi olgusunu ve gerçeğini tarihsel fotoğraf ve uygulamalardan yola çıkarak militarist, gerici, faşizan bir eğitim aracı olarak gören sözde ilerici, demokrat meslektaşlar…
Sporu ve spor eğitimini şiddetle savunan sözüm ona spor aydınları ve beden eğitimi öğretmenleri…
Sporu ve spor eğitimini hayatın her alanına sokma gayretinde olan siyasetçiler…
Ve bir insanı ötekinden, bir takımın diğerinden mutlaka üstün olması gerektiğinden hareket eden, fanatik taraftar yaratıcısı spor tüccarları…
Siz spor müşterisi vefası, duyguları, umutları sömürülen sıradan güzel insanlar…
Söyler misiniz lütfen;
Irkçılık denilen insanlık suçu beden eğitiminde mi yaşanmaktadır?
On binlerce çocuğun yola çıkıp, sadece onlarcasının ayakta kalabildiği, kaybedenin ise yok olduğu hayatlar beden eğitiminin ürünü müdür?
Ve şike,
Ve mafya,
Ve uyuşturucu, ve kara para aklama, ve mal gibi alınıp, satılan, ve kapı önüne koyulan insanlar… tüm bu kötülük ve kirlilikler beden eğitiminde mi yaşanmaktadır?
Siyasetin ve siyasetçilerin burnunu çıkarmadığı alan beden eğitimi midir?
Uluslararası ticaret ve finans kuruluşları beden eğitimi yöntemi ile mi bir ülkenin içişlerine müdahale edebilmektedir?
Ya çocuk işçiler, organizasyonların bir parçası haline gelen kadın ticareti… Bunlar da mı beden eğitimi sayesinde hayat bulan rezaletler?
Evet, bu sayılanların hepsi ve daha fazlası spordadır, yarışmacı sporda… Finans kapitalin her türlü kirliliği kılıfına uydurduğu ve bunu fair-play gibi bir aldatmaca ile piyasaya sürdüğü endüstriyel sporun içindedir.
Diğer bir söylemle sporun araç olmaktan çıkarılıp amaç haline getirildiği, sıradan insanların kendisini bunun bir parçasıymış gibi hissettiği yalan dünyadadır.
Bu değil midir şiddetle savunduğunuz, anlata, anlata bitiremediğiniz spor? Spordan, spor eğitiminden söz ederken farkında olarak ya da olmayarak bunlardan söz etmiyor musunuz aslında?
Spor; kazanmanın biricik hedef olduğu, kaybedenin yaşama hakkının olmadığı, modern dünyanın arenası olan stat ve salonlarda, sporcuların ve taraftarların birbirine kudurmuş gibi bakarak saldırdığı gladyatör savaşlarının günümüz versiyonudur. Endüstriyel spor, eğlence ve seyir zevkini ekonomik ranta dönüştüren ve bunun için her türlü kirliliği içinde barındıran küresel bir sömürü alanıdır…
Alın siz bu sporu tepe tepe kullanın.. Bizler böyle bir spora da, bu anlayışla planlanan ilk, orta ve yükseköğrenim düzeyindeki tüm eğitim programlarına da karşıyız.. Biz beden eğitimciler sporu, beden eğitiminin bünyesinde yer alan bir etkinlik olarak görüyoruz. Bizim sporumuz ve spor eğitimimizde oyun var, eğlence var, çocukça bir yarışma var. Bizim sporumuz bedensel etkinlikler yolu sağlıklı ve mutlu olmanın amaç olduğu, kaybeden ile kazananın birbirine üstün olmadığı, toplumsal yaşamın renklendirilmesi ilkesine dayanır. Bizim sporumuz çoğunluğun seyredip azınlığın gerçekleştirdiği bir etkinlik yerine, herkesin rol alabileceği bir etkinliğin olması gerektiği temeli üzerine şekillenir.
İşte biz bunun için beden eğitimciyiz.
Bizler iflah olmaz “beden eğitimciler” olarak, eğitimi günümüz “endüstriyel spor” anlayışına alet edenlerden olmayacağız. Okullarda rekabetçi ve insani olmayan hiçbir yarışmaya izin vermeyeceğiz. Çocuklarımıza, gençlerimize beden eğitiminin temel felsefesi olan “sağlıklı ve mutlu bir yaşam” için sadece kendileriyle yarışmaları gerektiği bilincini ve ahlakını oluşturmaya çalışacağız. Sporun kendileri dışında başkaları ile de hayatı paylaşabilecekleri, naif bir yarışmayı içinde barındırma koşulu ile eğlenerek gerçekleştirebilecekleri “bir eylemlilik hali” olduğunu öğreteceğiz…
Biz beden eğitimciler olarak ülkemiz ve halkımız için yapabileceğiz en güzel şeyin, bedensel etkinlik yapan nüfusumuzun genel nüfusumuza oranını yükseltilmesine katkı sağlamak olduğunu biliyoruz. Bunun için çocukları endüstriyel spora değil, insani olan beden eğitimi amaçlı spora ve spor alışkanlığına yöneltmemiz gereğinin farkındayız…
Yaşasın beden eğitimi,
Yaşasın beden eğitimi ve spor,
Yaşasın sağlıklı ve mutlu bir yaşam için sürdürülebilir spor anlayışı…