Anadolu Ajansı’nda yaşanan baskı iddiaları üzerine Türkiye Gazeteciler Sendikası ve Medya-İş arasındaki tartışma sürüyor. Medya-İş Genel Başkanı Gürsel Eser’in yalan, iftira, beceriksizlik ve başarısızlıkla suçladığı Türkiye Gazeteciler Sendikası’ndan yanıt geldi

Anadolu Ajansı’ndaki örgütlenme ve baskı tartışmalarında Medya-İş Genel Başkanı Gürsel Eser’in Türkiye Gazeteciler Sendikası’nı (TGS) yalan, iftira, beceriksizlik ve başarısızlıkla suçlayan açıklamalarına TGS’den yanıt geldi.

‘Sendika değil, sahibinin sesi’
TGS Genel Başkan Yardımcısı Mete Öztürk tarafından “Sahibinin sesi” başlığıyla yapılan açıklamada Medya-İş’in Anadolu Ajansı yöneticileri tarafından kurulan sözde bir alternatif sendika olduğu vurgulandı. “Patron talimatıyla çalışanların üzerinde baskı kurarak, onları tehditlerle, tacizlerle yıldırarak faaliyet gösteren ve kendisine ‘sendika’ adını veren her tüzel kişiliğin ‘sendika’ olmadığını çok iyi biliyoruz” diyen Öztürk, baskı politikalarından çok sayıda örnek de verdi.

TGS’den istifa eden ve Medya-İş’e üye olan yaklaşık 400 çalışanın noter masrafının Gürsel Eser’in ağabeyinden bulduğu parayla olmasının ikna edici olmadığını ifade eden Öztürk, TGS’den ayrılan işçilere hakları için mücadele eden sendikaya geri dönme çağrısında bulundu.

Sendika sözcüğünün sözlükte “İşçilerin veya işverenlerin iş, kazanç, toplumsal ve kültürel konular bakımından çıkarlarını korumak ve daha da geliştirmek için aralarında kurdukları birlik” şekliyle yer aldığına dikkat çeken Öztürk, “Siz, işverenin, kendi çıkarlarını korumak için işbirlikçilerine kurdurduğu bu örgütün, sizin haklarınızı savunacağına ikna olduysanız diyecek tek sözümüz yok” dedi.

Sendika.Org